BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,00
ALTIN 3.005,97
HABER /  GÜNCEL

İstanbul bronşiti’ne dikkat!

Küçükusta, hastalığın özellikle büyük şehirlerde göründüğü için bu ismi verdiğini söyledi.

Abone ol

“İstanbul bronşiti”ni 7 sene önce kendisinin tanımladığını dile getiren Prof. Dr. Küçükusta, hastalığa, büyük şehirlerde daha fazla görüldüğü için “İstanbul bronşiti” adının verildiğini söyledi.

Prof. Dr. Küçükusta, “Hastalık, sadece öksürükle belirti veren bir çeşit astım türüdür. Hastalık, en çok çocuklarda görülmekle beraber erişkin yaşta kadınlarda da rastlanır” dedi. Prof. Dr. Küçükusta, “Öksürük, geceleri artan, çocuklarda kusmaya, hanımlarda ise idrar kaçırmaya sebep olabiliyor. Gülme, hatta konuşma, öksürük krizlerini başlatabiliyor. Telefonla konuşurken ortaya çıkan öksürük nöbetleri, “İstanbul bronşiti”nin tipik özelliğidir. Sigara dumanı, çeşitli boya, cila kokuları, hava kirliliği de öksürüğün başlamasına sebep olan faktörlerdir.”

Çocuklarda aşırı terleme

Hastalığın sebebinin bronşların aşırı duyarlılığı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Küçükusta, “Küçük çocuklardaki ilginç bulgulardan biri de, geceleri saç dipleri ve boynun terlemesidir” diye konuştu. “İstanbul bronşiti”nin astım ve diğer bronşitlerden farkının “hırıltı ve nefes darlığı şikayetlerine yol açmaması” olduğunu anlatan Prof. Dr. Küçükusta, bu hastaların akciğer röntgenleri, solunum fonksiyon testleri ve alerjik deri testlerinde de herhangi bir bulguya ve ateş, halsizlik, iştahsızlık benzeri belirtilere rastlanmadığına da dikkati çekti.

Sebep kirlilik

Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hastalığa, büyük şehirlerimizdeki yoğun trafik ve şehirleşmeden kaynaklanan dış hava kirliliğinin, ev, okul ve iş yerlerindeki iç ortam hava kirliliğinin ve katkı maddesi içeren hazır gıdaların tüketilmesinin önemli rolleri olduğu düşünülmektedir. “İstanbul bronşiti”nin daha çok dış ve iç ortam hava kirliliklerinin daha yoğun olduğu kış aylarında ortaya çıkması, hastaların yazın ve İstanbul’dan uzaklaştıklarında şikayetlerinin tümünün kısa sürede kaybolması, bu görüşü desteklemektedir.”

Metropol hastalığı

Prof. Dr. Küçükusta, “İstanbul bronşiti”nin temel tedavisinin sprey şeklindeki kortizon ve ağız yoluyla alınan yeni kuşak antihistaminikler olduğunu ifade ederek, bu ilaçların, hastalık belirtileri tamamen geçmiş olsa bile en az 2-3 ay süreyle kullanılması gerektiğini söyledi. Uygun tedavinin geç başlandığı durumlarda hastalığın kronik bir seyir gösterdiğini ve belirtilerin çok uzun süre, bazen yıllarca devam edebildiğini vurgulayan Prof. Dr. Küçükusta, hastalığın tedavisinde antibiyotiklerin yerinin olmadığını bildirdi.