Başbakan’ın üç çocuk isteği bir çok aile tarafından hayal dahi edilemezken, Bursa’da bu istek Akyol ailesi tarafından adeta üçe katlandı.
Abone olİkiz kardeşi ile babadan kalma iki odalı evi bölüp tek odada 5 çocuğu ile yaşam mücadelesi veren işsiz baba, hesapta olmayan üçüzlerle darboğaza girdi.
TAZMİNAT ÖDEMEDEN ÇIKARMIŞLAR
Ancak ne var ki, bu defa da 8 çocuklu aile tek odalı evde yaşam mücadelesi veriyor. Bunun üstüne bir de asgari ücretle bir fabrikada çalışan babanın üç hafta önce tazminat dahi ödenmeden işten çıkarılması aileyi tam bir çıkmaza sürüklemiş.
Ramazanda hayırseverlerin verdiği yardım ve fitrelerle geçinmeye çalışan ailenin elektrik ve su faturaları ile birlikte son üçüz çocuklarının bez, mama ve süt giderleri komşu eczanelerde borç olarak birikmeye başlamış bile.
8 çocukları ile tek odada yaşam mücadelesi veren Akyol ailesinin tek isteği ise üç odalı bir ev. Başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere yetkililere seslenen aile, kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor. Yaklaşık 35 dereceyi bulan sıcakta tek beşikte yatmaya çalışan üçüzler, büyük zorluklara rağmen ailenin mutluluk kaynağı olmuş. 5 kızı olan Cemil ve Nurhan Akyol çifti, hastanede tesadüfen öğrendikleri biri kız üçüz çocukları ile şimdilerde adeta bütün zorluklara meydan okuyor.
TEK İSTEĞİMİZ ÜÇ ODALI BİR EV
Sürpriz şekilde doğan üçüzleri ile tam bir darboğaza girdiklerini anlatan baba Cemil Akyol, “Benim 5 kız çocuğum vardı bunun ardından üçüz çocuklarımız oldu. Toplam 8 çocuğumuzla tek odalı evde yaşam mücadelesi veriyoruz. Bizde toplam 4 kardeşiz. Ben de İkiz kardeşimle babadan kalma bu iki odalı evi ikiye bölerek birer odada yaşıyoruz. Yaklaşık 9 senedir bu tek odalı evde 7 kişi kalıyoruz. Bu üç çocukla birlikte toplam on kişi.” diyor.
Bütün çocuklarının okuduğunu anlatan Akyol, “Bu zamana kadar asgari ücretle çalışıyordum. Yaklaşık 2,5 yıldır çalıştığım fabrikada da beni 3 hafta önce çıkarıp tazminatımı dahi vermedi. İşten çıkıncı çok üzülüp ağladım. Çünkü ben on nüfusa bu asgari ücretle bakıyordum. Benim ekmek kapımdı ve bakmakla yükümlü olduğum bir ailem ve çocuklarım vardı. Beni işten çıkarınca 24 saat çocuklarımın yüzüne bakamadım.” şeklinde anlattı.
Akraba ve hayırseverlerin yaptığı küçük çaplı yardımlarla geçindiklerini anlatan baba Cemil Akyol, şunları söyledi: “5 kız çocuktan sonra bu üçüz çocukları duyunca biraz sevindik, birazda endişelendik. Bu zor günlerde bu çocuklara nasıl bakacağımı düşündük ama Allahın izni ile bu zamana kadar getirdik. Şu anda üç aylık mücevher gibi çocuklarım var. Allah’a şükrediyorum.” dedi.
Üçüzlerin isimlerini ise; Yusuf Hamza, Hasan Hüseyin ve Zeynep koyduklarını anlatan Akyol, “Başta Sayın Başbakanımızdan bize destek olmasını istiyoruz. Şu an en büyük sıkıntımız evimiz yok. 9 sendir bu tek odada oturuyoruz. 7 nüfusla burada oturuyorduk. Şimdi bu üç çocukla sayı ona çıktı. Çok zor durumdayız. Çocuklarımız okuyor, kendilerine ait odaları yok. Ben 18 yaşındaki kızımla aynı odada kalıyorum.” dedi.
İş konusunda da destek isteyen Cemil Akyol, şöyle devam etti: “Şu anda çocuklarımın bakımında zorlanıyorum. Tedavi süreçleri devam ediyor Uludağ Üniversitesinde oraya gidip geliyoruz. Çocukların bezi, maması, sütü gibi giderlerde bizi çok zorluyor. Şu anda tanıdık bir eczaneden çocukların ihtiyaçlarını borç yazdırıyorum, ama nereye kadar. Elektrik ve su faturaları birikti.” dedi.
ÖNCE ALDIRALIM DEDİĞİM İÇİN ÇOK PİŞMANIM
Anne Nurhan Akyol ise, rahatsızlanıp hastaneye gittiğinde üçüz çocuklarının haberini aldığını belirterek, “Önce ağlayıp üzüldüm, çünkü beş çocuktan sonra istemiyordum. Ayrıca maddi durumumuz çok zordu, çocuklar okuyordu. Eşime söyledim; ‘aldıralım’ diye ama eşim; ‘Allahın verdiği çocukları aldıramayız, her çocuk kendi rızkı ile gelir’ deyip karşı çıktı. Çevremiz ise bize destek ve moral verdi. Şu anda çocuklar dünyaya geldi ve ben söylediklerimden dolayı pişman oldum, çok güzel bir duygu. Çokta seviniyorum. Allahıma binlerce kez şükrediyorum bu çocukları bana nasip ettiği için.” dedi.
Başbakan’dan ev isteğinde bulunan anne Akyol, “Yerimiz yok, çocuklar iç içe yatıyor. Bebekler tek bir beşikte iç içe yattığı için birbirini çok rahatsız ediyor. Ramazanda bazı hayırseverler yardımda bulundu ve fitrelerini verdi. Herkesten Allah razı olsun. Bizim tek istediğimiz 3 odalı bir ev.” şeklinde temennide bulundu.
Üçüzlerin en büyük ablası Fatma Akyol ise kendisinin lise ikide okuduğunu belirterek, “Ben okumak istiyorum ama bu yaşıma kadar bir odam dahi olmadı. Bana destek versinler okuyayım. Ayrıca üçüz kardeşlerimiz olduğu için çok mutluyuz. Hepsini çok seviyoruz, çok tatlılar, iyi ki varlar, seve seve bakıyoruz. Çok güzel bir duygu.”şeklinde konuştu.
Evin diğer küçük kızları da üçüz kardeşlerini çok sevdiklerini belirtti. Kendilerine yardım yapılmasını isteyen üçüzlerin ablaları, yaklaşan bayram öncesi bayramlıklarının olmadığından yakınıyor.