İsrail ve Filistin'i ziyaret eden Dışişleri Bakanı Abdullah Gül izlenimlerini NTV'de değerlendirdi. Arabuluculuğa soyunan Gül, iki ülkenin tekliflerini değerlendirmeye aldı
Abone olDışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türkiye'nin bundan sonra Ortadoğu barış sürecine daha çok katkı sağlayacağını, bölgede ''daha görünür'' olacağını söyledi. Gül, NTV'ye verdiği demeçte, Türkiye'nin Ortadoğu sorununun çözümüne nasıl bir katkı sağlayacağının sorulması üzerine, sorunun ''çok büyük, kronik ve derin bir sorun'' olduğunu belirtti. ''Bugün Ortadoğu'da eskiye göre farklı bir hava var'' diyen Gül, Yaser Arafat'ın ölümünün ardından Filistin'de büyük bir değişikliğin söz konusu olduğu, İsrail'de İşçi Partisi lideri Şimon Peres'in hükümete katılma kararı aldığı ve ABD'de de ikinci kez başkan seçilen George Bush'un bu soruna artık daha çok vakit ayırabileceği noktalarına işaret etti. Gül, bölgeye yaptığı ziyaretin zamanlamasının bu nedenle çok önemli ve uygun olduğunu, Türkiye'nin İsrail ile ilişkilerinin geçmişte zaman zaman tenkit edildiğini, ancak şu anda gerek Araplar, gerekse Filistinlilerin bunu büyük bir imkan olarak gördüğünü bildirdi. Türkiye'nin yapabileceği katkıyı iki tarafla da derinlemesine konuştuklarını kaydeden Gül, tarafların da Türkiye'nin katkısını beklediklerini söyledi. Gül, bu katkının detaylarının ise şu aşamada açıkça konuşulamayacağını, ancak Türkiye'nin katkıyı prestij ya da alkış için değil, tam tersine manevi sorumluluk hissettiği için sağlamak istediğini kaydetti. Dışişleri Bakanlığı olarak bundan sonra sorun üzerinde daha da yoğunlaşacaklarını, gerekirse teknik ve siyasi düzeyde ziyaret ve toplantılar yapılabileceğini bildiren Gül, süreç içinde Türkiye'nin farklı görevler almasının da söz konusu olabileceğini kaydetti. Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bölgeye yapması planlanan ziyaretin yakın bir zamanda olmayacağını, tarihin henüz saptanmadığını bildirdi. Abdullah Gül, Türkiye ve Mısır'ın Ortadoğu sorununun çözümü noktasında bir rekabet içinde olup olmadığının sorulması üzerine de, iki ülke arasında ''Onun yerini ben alayım'' gibi bir düşüncenin söz konusu olmadığını ifade etti. Filistin Yönetimi'nin, davalarını daha güçlü bir şekilde sürdürmek için 9 Ocak seçimlerinden daha kuvvetli çıkması gerektiğini belirten Gül, Filistinli yöneticilerin, artık intihar saldırılarının kendilerine kazandırdığı bir şey olmadığını söylediklerini belirtti. Gül, ''Bir çocuğun tankın önünde durmasının verdiği güçle, intihar saldırısının verdiği zararı mukayese ederseniz, ikincisi Filistin'e bir şey kazandırmıyor'' diye konuştu. Gül, Filistin ve İsrail taraflarının Türkiye'de bir araya gelmesinin söz konusu olup olmadığı sorusuna da, ''Neden olmasın, olabilir'' yanıtını verdi. Türkiye'nin bölgede üstlenebileceği roller için her iki taraftan birçok teklif bulunduğunu kaydeden Gül, bu tekliflerin değerlendirileceğini, kimisinin uygun, kimisinin uygun bulunmayabileceğini söyledi. İsrail ile Türkiye arasında bir dönem yaşanan gerginliğin hatırlatılması üzerine Gül, ''Artık yeni bir iklimden bahsediyoruz. O günlerde tüm dünyada bir gerginlik vardı. Ortadoğu'da zehirli bir hava vardı'' dedi. Bakan Gül, Türkiye'nin Suriye ile İsrail arasında arabuluculuk yaptığına ilişkin haberlerin hatırlatılması üzerine, Ortadoğu'da kalıcı bir çözüm için Suriye ve Lübnan'ın da sürece dahil olması gerektiğini kaydetti.