İsrailli uzmanlar Rusya'nın Beşar Esed rejmine S-300 verme kararının İsrail'in Suriye topraklarına yapacağı muhtemel saldırı planlarını zora sokacağı görüşünde birleşiyor.
Abone olSuriye'de geçen hafta vurulan ve 15 Rus askerinin hayatına mal olan uçak olayından sonra Moskova'nın, Esed rejimine S-300 verme kararının ardından İsrail yönetiminin nasıl bir yol izleyeceği merak ediliyor.
İsrail uçaklarının Suriye üzerindeki hareket özgürlüğünü kısıtlayacak
Rusya'nın Suriye'deki Beşşar Esed rejimine S-300 hava savunma sistemi vereceğini açıklamasının ardından Haaretz gazetesinde Amos Harel imzasıyla yayımlanan makalede, Rusya'nın Esed'e vereceği S-300 füze sisteminin, İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarına karşı tam bir engel oluşturmadığı ancak İsrail savaş uçaklarının Suriye üzerindeki hareket özgürlüğünü önemli ölçüde kısıtlayacağı ifade edildi.
S-300 hava savunma sisteminin yerleştirilmesi Moskova'nın S-300 hava savunma sistemini askeri üslerinin bulunduğu Suriye'nin kuzeyine yerleştirmesinin beklendiği belirtilen makalede, bu nedenle söz konusu hava savunma sisteminin İsrail jetlerinin olası Suriye saldırılarına tam olarak engel teşkil etmeyeceğine dikkati çekildi.
İsrail riski azaltmanın yolunu arıyor
S-300 hava savunma sisteminin 250 kilometre mesafeye kadar etkili olduğu bu nedenle de İsrail saldırılarına karşı Suriye'nin güneyini koruyamayacağı aktarılan makalesinde Harel, 2015'te yabancı basında çıkan ve üst düzey bir kaynağa dayandırılan haberdeki İsrail Hava Kuvvetlerinin S-300'e sahip Yunanistan ile gerçekleştirdiği askeri tatbikatta jetlerini bu hava savunma sistemlerinin hedefi olmaktan kurtarmak için pilotlarını eğittiği yönündeki iddiayı hatırlatarak, İsrail'in bu hava savunma sistemine karşı riski azaltmanın yolunu bulduğu varsaymanın mantık dışı olmadığını yazdı.
İsrail'in yenilmez bir süper güç olmadığını ifade eden Harel, Tel Aviv'in Suriye'ye yönelik saldırıları planlarken artık iki defa düşünmek zorunda olduğunu kaydetti.
Rusya krizi istismar ediyor
"Ynet" gazetesinde Alex Fishman tarafından kaleme alınan makalede ise Rusya'nın askeri uçağının vurulmasının ardından ortaya çıkan krizi "istismar" ettiği görüşüne yer verildi.
İsrail'in Moskova ziyareti etki bırakmadı
Uçağının vurulması sebebiyle Moskova ile Tel Aviv arasında ciddi bir çatlak oluştuğu kaydedilen makalede, Rusya'nın olaya ilişkin İsrail'in yürüttüğü soruşturmayı dikkate almadığı ve İsrail Hava Kuvvetlerinden bir heyetin geçen hafta Moskova'ya yaptığı ziyaretin Rus yetkililer üzerinde herhangi bir etki bırakmadığı dile getirildi.
Olayın ardından Moskova yönetiminin Tel Aviv'e Suriye'ye yönelik düzenlediği saldırılarına devam etmesini istemedikleri mesajını verdiğini belirten Fishman, uçağın düşürülmesinin Ruslar için İsrail'in Suriye'deki saldırıları konusundaki mevcut bakışını değiştirmesi için bir fırsat olduğunu ifade etti.
İsrail'in "İran'ın Suriye'ye yerleşmesini önlemek için" saldırılarına devam etme ve Moskova ile olan ilişkileri konusunda karar vermek zorunda olduğunu belirten Fishman, Tel Aviv yönetiminin iki ülke arasındaki krizin ortak çıkarların korunması için zamanla aşılacağına inandığını kaydetti.
Fishman, İsrail'in Suriye topraklarına yapacağı bir sonraki muhtemel saldırının iki ülke için test niteliğinde olacağını kaydederek, "Eğer İsrail bir hedefi vurmayı seçerse, sinirli Rus ayısını uyarmak amacıyla güvenlik bilgilerini riske atsa dahi her şeyi erkenden ve Ruslarla koordineli bir şekilde yapacaktır." cümlelerini kullandı.
Rus İl-20 askeri uçağı, 17 Eylül'de, Suriye rejimine ait S-200 hava savunma sistemi tarafından düşürülmüş ve Rusya, İsrail'e ait F-16 savaş uçaklarının, İl-20 uçağını kalkan olarak kullandığı için uçağın füzelere maruz kaldığını öne sürmüştü.
İsrail yönetimi ise uçağın Esed rejimine ait hava savunma sistemi tarafından vurulduğu ve uçağın düşürülmesinde Suriye rejiminin sorumlu olduğunu söyleyerek Rusya'nın suçlamalarını reddettmişti.
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, dün yaptığı açıklamada Suriye'ye iki hafta içinde modern S-300 hava savunma füze sistemi vereceklerini açıklamıştı.
Netenyahu tepki göstermişti
Bu açıklamanın ardından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesinde Rusya'nın Esed'e S-300 verme kararına ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Gelişmiş silahların sorumsuz kişilerin eline geçmesi bölgedeki tehlikeyi artırır." demişti.