İsrail Savunma Bakanı Avigdor Liberman, '2007 yılında Suriye'de nükleer reaktör yok ettik' iddiasının ilk kez resmen açıklanmasına izin verdiği için 'pişmanlık' belirtti. Liberman, 'İran'ın değerli istihbarat elde ettiğini ve İsrail'in güvenliğinin zarar gördüğünü' söyledi.
Abone olİsrail ordusunun Eylül 2007'de Suriye'ye düzenlenen saldırıyla ilgili ayrıntılı açıklama yapıp ''Nükleer reaktör yok ettik'' iddiasını resmen dile getirmesinin üzerinden 24 saat geçmeden Savunma Bakanı Avigdor Liberman 'pişman' oldu.
Böyle bir açıklama yapılmasına izin vermekten ötürü pişmanlık ifade eden Liberman, bu başarıyı kendilerine mal etmek için istihbari, askeri ve siyasi yetkililer arasında rekabet 'savaşı' çıktığını söyledi. ''Niyetimiz bu değildi''dedi.
'ESKİ GENERALLER ARASINDA İBLİSLER DANSI'
Afrika ziyareti sırasında İsrailli gazetecilere konuşan bakan, ''İzin verdiğimden beri eski generaller arasındaki iblisler dansı ve karşılıklı karalama dalgası en basit ifadeyle sorumsuzluktur'' dedi.
'BU YÜZDEN GELECEKTE LAZIM OLACAK BİLGİLER İFŞA OLDU'
Savunma Bakanı ''Operasyonun başarısından sorumlu olan askerler, pilotlar ve istihbaratçılara sahneyi bırakmak yerine çeşit çeşit kişiler kendileriyle böbürlenmek için bunu kullanıyor ve bu süreçte gelecekte yararlanmamız gerekebilecek operasyonel hususları ve hatta çalışma yöntemleri ile durum değerlendirmelerini ifşa ediyorlar'' diye yakındı.
'MEDYA GÜLÜNÇ DURUMA DÜŞÜRDÜ'
İsrail medyasının da bunu bir sirke çevirdiğinden ve 2007 operasyonunu gülünç duruma düşürdüğünden söz eden Liberman, böylelikle 'reaktör hakkında istihbaratı toplayan dış istihbarat servisi Mossad ile askeri istihbarat servisine ve operasyonu gerçekleştiren pilotlara haksızlık yapıldığını' ileri sürdü.
'HER TÜRLÜ SINIR AŞILDI'
''İnsanlar her türlü sınırı aştı ve bazısı İsrail'in güvenliğine zarar verebilecek istihbaratı serbestçe dolaşıma soktu'' diye devam eden Liberman, ''Bu sayede İran istihbaratı değerli enformasyon elde etti ve İsrail'in güvenliği zarar gördü'' çıkarımında bulundu.
''2007 yılında Suriye'de nükleer reaktör yok ettik'' açıklaması üzerinden en büyük kapışma dönemin Mossad Başkanı Tamir Pardo ile dönemin Askeri İstihbarat (Aman) Başkanı, emekli general Amos Yadlin arasında yaşanıyor.
''İsrail, Suriye'deki reaktörden haberdar olmasını Mossad'a borçlu''diyen Pardo, 'tamamlanma aşamasındayken, yani çok geç saptanmasının feci bir istihbarat başarısızlığı olduğunu' söylerken Askeri İstihbarat Servisi'nin hatasına işaret etti.
Bu arada ABD'nin New Yorker dergisi şu iddialara yer verdi: ''Mossad ajanları Suriye Atom Enerjisi Komisyonu Başkanı'nın Viyana'daki evine girip bilgisayarından enformasyon çaldı. Bunlar arasında reaktörün fotoğrafları da vardı.''
İstihbarat başarısızlığı suçlamalarını reddeden Yadlin ise kendilerinin 2006 yılının sonunda Suriye'de nükleer programı ihtimaline işaret ettiklerini savundu.
Dönemin Savunma Bakanı Ehud Barak'ın dönemin Başbakanı Ehud Olmert'in karar aşaması toplantılarında 'kıyametvari' hava estirdiğine dair açıklamalarını da reddeden Yadlin, profesyonel ve sakin bir havada karar alındığını savundu.