Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ,YSK’nın Erdoğan’ın adaylığını reddetmesi gerektiğine ilişkin açıkl...
Abone olBaşbakan Yardımcısı Emrullah İşler, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ,YSK’nın Erdoğan’ın adaylığını reddetmesi gerektiğine ilişkin açıklamalarına tepki göstererek, “Yeni bir 367 garabeti yaşatılmak isteniyor. Eski Türkiye’de olsak böyle bir karar çıkardı. Yeni Türkiye’de böyle bir karar çıkacağına ihtimal vermiyorum”dedi.
Kanal-24 Televizyonunda soruları cevaplandıran İşler, Başbakan’ın aday olduktan sonra istifa etmesi gerektiğine yönelik tartışmaları değerlendirirken, “Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu çok açık ortada. Bu kanunda kimlerin istifa etmesi gerektiği çok açık net olarak yazıyor. Seçilmişler için böyle bir şey söz konusu değil. Sayın Başbakanımızın Başbakan iken Cumhurbaşanı adayı olmasında hukuken hiçbir engel yok. Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu’ndaki bu maddeyi CHP Anayasa Mahkemesi’ne götürdü ve Anayasa Mahkemesi reddetti “ifadesini kullandı.
"TEK PARTİ DÖNEMİNİN ÖZLEMİ"
Bahçeli’nin, YSK’nın Erdoğan’ın adaylığını reddetmesi gerektiğine ilişkin açıklamasının sorulması üzerine İşler, “Sayın Bahçeli’nin yapmış olduğu açıklama talihsiz bir açıklama. Türkiye hukuk devleti ve hukuk devletinin gereği olarak Başbakanın cumhurbaşkanlığı adaylığı tabii ki kabul edilmeli ve geçerli olmalı. Aksi bir durum hukuk devletine indirilmiş bir darbe olur. Kaldı ki hem Sayın Başbakanın adaylığı reddedilsin hem Demirtaş’ın adaylığı reddedilsin, sonra tek adayla ‘çatı’ denilen adayla seçime gidilsin. Bu neyin özlemi? Biz o günleri çok geride bıraktık. Bu tek parti döneminin özlemi. Çok garip. Bu teklif CHP’den gelse belki anlamı olurdu ama Milliyetçi Hareket Partisinin Genel Başkanından böyle bir teklifin gelmesi doğrusu çok manidar. CHP’nin vagonu olmuşlardı ama onun da ötesine geçtiler. Bu talepleri ile CHP ile özdeşleştiklerini görüyoruz” diye konuştu.
"367 GARABETİ YAŞATILMAK İSTENİYOR"
İşler, 2007 yılında cumhurbaşkanı seçimi öncesinde yaşayan olayları hatırlatırken “Gerçekten talihsiz bir açıklama. YSK tarafından dikkate alınmayacak. Hukukun gereği neyse o yapılacak. Allah göstermesin aksi durumda ciddi sıkıntılar olur. Bu aynı zamanda eski Türkiye’ye dönmenin özlemi. Biz 2007 yılında 367 garabetini yaşadık. Erken seçim kararı aldık. Parlementoda 367 garabetine son veren Bahçeli oldu. Grubunu aldı ve Meclis’e soktu, Sayın Cumhurbaşkanı’nın seçilmesine katkı sağladı. O zaman bu tavrı halkımız tarafından alkışlandı. Bugün böyle bir açıklama yapmasını yadırgıyorum, talihsiz bir açıklama olarak görüyorum. Yeni bir 367 garabeti yaşatılmak isteniyor. Eski Türkiye’de olsak böyle bir karar çıkardı. Yeni Türkiye’de böyle bir karar çıkacağına ihtimal vermiyorum”şeklinde konuştu.
KILIÇDAROĞLU İSTİFA ETTİ Mİ?
Seçilmişlerin başka bir göreve aday olduğu zaman görevlerini bırakmadığına dikkat çeken İşler, şunları dedi:
“Kılıçdaroğlu 2009’da milletvekili olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday oldu, istifa etti mi? Etmedi. Mevcut parlamentodan birkaç milletvekili belediye başkanlıklarına aday oldu, istifa ettiler mi? Etmediler. Sayın Başbakan genel seçime gittiği zaman Başbakanlıktan istifa mı ediyor?Kaldı ki kanunda istifa etmesini gerektiren durum yok.”
"NE YAPTIKLARININ FARKINDA DEĞİLLER"
İşler, muhalefetin neden böyle bir tutum sergilediğine ilişkin soru üzerine şunları kaydetti:
“Muhalefet partileri 30 Mart seçimlerinde ağır bir yenilgi aldı. 30 Mart seçimleri öncesinde biz dedik ki ‘Siz paralelcilerin, Pensilvanyanın arkasına takıldınız. Gelin bunlarla birlikte mücadele edelim. Bu ülkenin beka mücadelesidir’ dedik. Orada bizi yalnız bıraktılar. Biz milleti arkamıza aldık. Seçimlerde Osmanlı şamarı yediler. Hala o şamarın etkisindeler. Ne yaptıklarının farkında değiller. Onlarda şöyle bir takıntı olmuş ‘AK Parti olmasın, Recep Tayyip olmasın ne olursa gerekirse ülke batsın’ diyorlar. “
"GEZİ PARKI’NDA GEZİYOR"
CHP ve MHP’nin çatı adayına tepki gösteren İşler, “Muhalefet aday açıklarken dahi aday ortada yoktu. Adayın bugüne kadar kamuoyuna deklare ettiği herhangi bir şey yok. Sadece Gezi Parkında geziyor. Sayın Başbakanımız Samsun’da başladı, Erzurum’a gitti. Bütün büyükşehirlere gidecek. Milletimiz farkı görüyor. Adaylar ortada. Adaylar arasındaki farkı milletimiz görüyor. Şimdiden yenilen pehlivan güreşe doymaz misali veya mızıkçılık yaparak birtakım şeyler bahane ederek çıkışlar yapma gereği hissettiler. Oynanan oyunlar milletin gözü önünde oluyor”dedi.
"ABBAS YOLCU"
İşler, CHP ve MHP’nin çatı aday göstererek yanlış yaptığını savunurken, şöyle devam etti:
“Muhalefet partileri bu çatı aday meselesine girerek, özellikle Kılıçdaroğlu ve Bahçeli siyaseten intihar ettiler. 10 Ağustos’ta milletten darbe yedikleri zaman kendi siyasi gelecekleri çok ciddi şekilde bundan etkilenecek. Kılıçdaroğlu, Sayın Başbakanımızla ilgili ,yapmış olduğu ileri geri konuşmalardan birinde, Başbakan Erdoğan için ’Abbas yolcu’ gibi ifadeler kullanıyordu. Ben de ’30 Mart’tan sonra bir Abbas yolcu olacak ama bu Abbas Kılıçdaroğlu olacak’ demiştim. Sayın Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığı ’meselesinde çatı adayla acaba zevahiri kurtarabilir miyim’ girişiminde bulundu. Ama partisine de baktığımız zaman 20 küsur milletvekili imza vermedi. Çok ciddi bazı çıkışlar yapanlar oldu. Şimdi onlar10 Ağustos’u bekliyorlar. 10 Ağustos’tan sonra CHP’de ciddi manada bir hesaplaşma söz konusu. MHP de ister istemez etkilenecek, kendini bir şekilde sorgulayacak ama bu seçimin kazananı Allah’ın izniyle AK Parti olacak."
"AK PARTİ İLKESİZLEŞTİRİLEMEYECEK"
Erdoğan’dan sonra 3 dönem yasağının kalkıp kalkmayacağına ilişkin soru üzerine İşler, "Biz AK Parti olarak diğer partilerden farklıyız. Ben AK Parti’yi bir ilke partisi olarak görüyorum. Kurulurken bu konu tartışıldı ve böyle bir karar alındı. Tayyip Erdoğan’ı Tayyip Erdoğan yapan nedir? Birileri gibi bugün konuştuğunun yarın tersini yaparsa bugün söylediğini yarın yalanlarsa farklı tavırlar, gelgitler yaşayan bir insan olsa Türk milleti ona da itibar etmezdi. AK Parti’nin kurumsal kimliği, ortak aklı yine devreye girecek ve AK Parti Başbakanımızdan sonra da ilkesizleştirilemeyecek. AK Parti’yi AK Parti yapan ilkelerine bağlı olmasıdır. Bu bağlılığın ben ilelebet devam edeceğini düşünüyorum. Eğer biz bu konuda taviz vermiş olsaydık diğer partilerden farkımız kalmazdı" cevabını verdi.
"PARALEL YAPI BOŞ DURMAYACAK"
İşler, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sayın Başbakanımızın cumhurbaşkanı çıkışını engellemek için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Bu çevrelerin A ve B planı olabilir. Biz bunu görüyoruz. 17 Aralık’ta bir paralel yapı ortaya çıktı, Pensilvanya faktörü var. Dolayısıyla elbetteki boş durmayacaklar. 30 Mart’ın rövanşını almak isteyecekler. Biz cumhurbaşkanlığı seçimine odaklandık. 10 Ağustos milli irade bayramına dönüşecek. Milletin seçeceği ilk cumhurbaşkanı olmak Sayın Başbakanımıza yakışır. Yeni Türkiye’nin banisi olarak halkın seçeceği cumhurbaşkanı olmak en çok ona yakışır.”
(İHA)
ÖNCEKİ HABERLER
