BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL  /  YEREL

İSKİ Baltalimanı biyolojik atık su arıtma tesisini açtı

İBB’nin köklü kurumu İSKİ, ‘150 Günde 150 Proje’ maratonu 6 ilçede yaşayan 2,4 milyon vatandaşa hizmet verecek Baltalimanı Ön Atık Su Arıtma Tesisi’ni, yaklaşık 1,9 milyar liralık yatırımla hizmete açtı.

Abone ol

Baltalimanı Ön Atık Su Arıtma Tesisi; Beşiktaş, Beyoğlu, Eyüpsultan, Kâğıthane, Sarıyer ve Şişli ilçelerinden kaynaklanan atık suların arıtımını gerçekleştirmek amacıyla, İSKİ tarafından 1997 yılında devreye alındı.

Sonraki süreçte, toplam atık su arıtma kapasitesi 625.000 m3/gün olan mevcut tesisin yanına, Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi eklenmesi kararı aldı. Ekrem İmamoğlu Başkanlığındaki İBB yönetimi, yer teslimi 2 Ekim 2017 tarihinde yapılan Baltalimanı Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi inşaatını, 2019 Haziran’ında yüzde 21 tamamlanma oranıyla teslim aldı.

6 ilçede yaşayan yaklaşık 2,4 milyonluk bir nüfusa hizmet edecek 600.000 m3/gün kapasiteli tesis, yaklaşık 2,5 yılda tesisi kullanıma hazır hale getirildi. Baltalimanı Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi açılış töreni CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Onursal Adıgüzel ile İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi. Törende sırasıyla; İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, İmamoğlu, Adıgüzel ve Torun birer konuşma yaptı. Eski İBB Başkanı Nurettin Sözen de açılışta yer aldı.

“ÇOK BEREKETLİ BİR YIL GEÇTİ İBB ADINA”

Baltalimanı Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi’ni, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’ncü yılına girdiğimiz günde açmanın mutluluğunu yaşadığını belirten İmamoğlu, vatandaşların yeni yıllarını kutladı. “Vatandaşın değerinin bilindiği, emeğinin hakkını alabildiği adaletli bir ülkede, nice nice nice yıllara ulaşmamızı diliyorum” diyen İmamoğlu, “Geçtiğimiz yıl çok bereketli bir yıl geçti İBB adına. Özellikle, son dönemde ki finalini yapmaya doğru gittiğimiz, ‘150 Günde 150 Projey’le özetlediğimiz hizmet maratonu içerisinde, İstanbul'umuzun dört bir yanına hizmetler taşıdık. Çok farklı sorunlara, çözümler ürettik. Çok farklı ihtiyaçları, arkadaşlarımla birlikte karşılamanın gururunu yaşadık. Bizden önce bu konuda hiç fark edilmemiş ya da hiç önemsenmemiş alanlarda çok yoğun işler ürettik” dedi. Kreşlerden öğrenci yurtlarına kadar farklı alanlardan örnekler veren İmamoğlu, “Bütün bu hiç ellenmemiş ya da hiç ilgilenilmemiş hususlara önem vermenin arkasında yatan bir gerçeklik var: İnsanını dert eden ve insanına çözüm üreten anlayış” şeklinde konuştu. 

“HİÇBİR İŞE, RANT VE ÇIKAR AMAÇLI YAKLAŞMIYORUZ”

“Hiçbir işe, rant ve çıkar amaçlı yaklaşmıyoruz” diyen İmamoğlu, “Halkın parasını, halk için harcarken, araya başka ellerin girmesine, asla ve asla izin vermiyoruz. Bizim bütçemiz, tabiri caizse, el değmeden, hijyenik koşullarda hazırlanıp, kullanılıyor. Bütçe, yöneticiye emanet edilen paradır. Vatandaşımızın helal parasıdır. Söz konusu emanet olunca, işte biz tam orada kişiydi, aileydi, dernekti, vakıftı, siyasi partiydi; tanımayız. Halkın emanetine gözümüzün nuru gibi bakarız. İşte bu sebeple diyoruz ki: Bizim bütçemiz, çok daha bereketlidir. 4 yılda neredeyse kendi dönemlerinin tamamında üretilmiş işlerle yarışacak düzeyde iş üretmemizin telaşı sardı bugünün karşımızdaki İstanbul'un muhalefeti, Türkiye'nin bugünkü iktidarı olsa da yakın zamanda Türkiye'nin ana muhalefeti bile olamayacak siyasi partisine. Onun için zamana karşı yarışıyoruz. Her gün yeni bir icraat ve yeni bir çözüm üretiyoruz” ifadelerini kullandı. 

“MERDİVEN ALTINA ‘İMAMOĞLU'NA SORUŞTURMA İMALATHANESİ’ KURDULAR”

“Biz zamana karşı yarışıyoruz, ama nedense bizimle sürekli başka türlü rekabet eden bir rakibimiz var” diyen İmamoğlu, şunları söyledi: 

“Fakat bu rekabet, öyle kurallara uygun değil. Mertçe, centilmence bir rekabet değil. Oyunun kurallarını sürekli değiştiren bir rekabet. Kazanmak için, her türlü kötülüğü yapmaktan geri durmayacak bir anlayış. Her türlü hukuksuzluğu yapmaya hazır bir rakibimiz var bizim. Örneğin; biz, ‘150 Günde 150 Proje’ diyerek canla, başla icraat yapıyoruz, ama rakibimiz özenli bir çalışmayla, ‘150 Günde 150 Soruşturma’ hedefiyle hareket ediyor. Yaptıkları soruşturmalara bakışları; ‘Biri tutmazsa acaba öbüründe tutturabilir miyiz?’ İşi gücü bıraktılar, aleyhimize inceleme, soruşturma, dava gibi bir sürü şey imal ediyorlar. Ama halk dilinde bildiğimiz gibi, tam bir ‘merdiven altı imalat.’ Onu söyleyeyim. Ankara'da, henüz yerini tespit edemediğimiz -çünkü ruhsatlı değil- ‘İmamoğlu'na soruşturma imalathanesi’ kurdular. Ve böyle bir mekanlarında harıl harıl çalışıyorlar. İmar mevzuatına aykırı bir yapı olduğunun farkındayız. Çünkü yerini henüz tespit edemedik. Seri üretime geçtiklerini de görüyorum. Açıkçası artık neyi dava ediyorlar, neyi soruşturuyorlar; ben ve arkadaşlarım artık takip edemiyoruz. Hızlarına yetişemiyoruz. Son olarak Fatih Sultan Mehmet Han'ın portresini İstanbul'a, Türkiye'ye kazandırdık diye, bir soruşturma daha başlattılar. Allah akıl fikir versin.”

“‘İMAMOĞLU SORUŞTURMA İMALATHANESİ’NİN BAŞ SORUMLUSU…”

İstanbul Valiliği’nin daha önce aynı soruşturma talebine, “Soruşturmaya gerek yoktur” kararı verdiğini hatırlatan İmamoğlu, “Buna rağmen, bu akıl dışı merdiven altı ‘İmamoğlu soruşturma imalathanesi’nin baş sorumlusu, AK Parti militanı olan başmüfettişin başında olduğu bir soruşturmayla, bir portreyi soruşturma sürecini başlatma becerisini ortaya koydular. Fatih Sultan Mehmet'in kim olduğuna baksalar, aslında böyle girişimleri yapmazlar. Toprakları değil, gönülleri fethetmeye yönelik bir prensibe sahip olan Fatih Sultan Mehmet, çok özel bir padişahtı. Biraz ondan ders alsalar, feyz alsalar, bugün bu yaptıkları işleri yapmazlardı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni fethetmeye niyetiniz var ise, önce İstanbul halkının gönlünü fethedeceksiniz, gönlünü. Ama İstanbullunun gönlünü fethedecek ne güçleri var, ne cesaretleri var, ne de yetenekleri var. Açtığınız her soruşturmayla, sadece 16 milyon İstanbullunun değil, 85 milyon milletimizin gönlünden fersah fersah uzaklaşıyorsunuz. Açıkçası, yaptığınız her türlü kasti faul, şike girişimi, anlamsız baskılar, belden aşağı saldırılar 85 milyon insanımızın gönlünden sizi uzaklaştırıyor. Uyarıyorum. Kendinize gelin. Aklınızı başınıza alın. Milletle inatlaşmayı mutlaka bırakın. 150 günde 150 soruşturma açanlar, ne yapsalar yapsınlar, icraatımızın hızına yetişemeyecekler. Sizlere söz veriyorum” dedi. 

“DUDULLU-BOSTANCI METROSU AÇILIŞI İÇİN ALTILI MASA LİDERLERİNE DAVET YOLLADIK”

İSKİ Baltalimanı Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi’nin, 150 günde hayata geçirdikleri 188’nci proje olduğu bilgisini paylaşan İmamoğlu, yeni yılın ilk günlerinde de Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey metro hattının Fulya-Yıldız istasyonları ile Dudullu-Bostancı metro hattını hizmete açacakları müjdesini tekrarladı. Dudullu-Bostancı metro hattının açılışına, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Altılı Masa’nın tüm liderlerini davet edeceklerinin altını çizen İmamoğlu, yeni yılla birlikte yeni proje maratonlarıyla yollarına devam edeceklerini duyurdu. “Biz, işimizle anılacağız, iş yapacağız; siz, kötülüklerinizle, davalarınızla, soruşturmalarınızla anılacaksınız” diyen İmamoğlu, yapılan hiçbir projenin bir kişiye ya da siyasi partiye mal edilemeyeceğine vurgu yaptı. Baltalimanı’ndaki atık su tesisinin temelinin Sözen döneminde atıldığını ve 1997’de açıldığını hatırlatan İmamoğlu, “Biz de başlanmış bir projeyi devraldık. Evet, 2 senede yüzde 20’sini bitirmişlerdi. Biz aldık, yaklaşık 3,5 senede yüzde 80’ini de yaptık. Hem de bütün zorluklara rağmen, tarife zorluklarından tutun da birçok zorluklara rağmen, kredi, borçlanma gibi birçok imkandan geri tutulmamıza rağmen, devletimizin bu tür tesislere imkan sunduğu kurumlarından bir kuruş bile alamamasına rağmen bitirip, teslim etmenin gururunu yaşıyoruz. Peki biz ne yapacağız? Dönüp, yapılan işlere, hizmetlere teşekkür edeceğiz. Peki onların iki yılda yüzde 20’sini başarabildikleri, bizim 3,5 yılda yüzde 80’ini yakalayabildiğimiz başarı nereden geliyor? İsrafı ortadan kaldırdık. Tasarrufu önceledik. Akılcı işler yaptık” ifadelerini kullandı. 

“İKİ AK PARTİLİ BELEDİYE BAŞKANI BANA SÖYLEDİLER…”

Baltalimanı ile birlikte, Yenikapı’daki arıtma tesisinin, şu an için kentin Avrupa yakasının ihtiyacına karşılık verdiğine vurgu yapan İmamoğlu, “Güncellediğimi tesislerimiz sayesinde, ihtiyaç olmadığına karar verdiğimiz Silahtarağa’ya başlasaydık, bugün burası da bitmezdi ve yanlış bir iş yapmış olurduk. Peki Silahtarağa’da ne yaptık Haliç kıyısında? 250 bin metrekare arıtma tesisi kuracakları yerde, biblo gibi, dünya güzeli bir park alanını bitirdik, yeşil alanı bitirdik. Muazzam bir yer oldu. Dolayısıyla İstanbul'a genel ve bütüncül bakışın devamlılılığın ve sürdürülebilirliğin esas olduğu bir anlayışla, aklın ve bilimin rehber olduğu bir anlayışla hareket ediyoruz. Örneğin; oradaki iki AK Partili Belediye Başkanı da ‘Bunun burada olması yanlıştır’ diye bana odalarında söylediler. Sonra çıkıp, milletin huzurunda söyleyemediler ama; olsun. Yani ben, onların sözünü dinledim. Peki iyi mi yaptın? İyi yaptın. Bana doğru uyarıda mı bulundular? Evet, doğru bir uyarıda bulundular. Onlara da mı hizmet ettik? Ettik. 39 ilçeye eşit hizmet ettik” dedi. 

“BU HAYSİYET MÜCADELESİNİ HEP BİRLİKTE KAZANACAĞIZ”

İBB’nin Sarıyer özelindeki çalışmalarına detaylı örnekler veren İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle noktaladı: 

“Cumhuriyet’imizin 100’ncü yılında özgürlük, eşitlik, adalet ideallerini eksiksiz hayata geçirmek için çalışacağız. Cumhuriyet’i, demokrasiyle daha çok refahla taçlandırmak için çok çalışacağız. Zor günlerden geçiyoruz. İşimiz kolay değil. Ama vakti gelmiş bir değişimin önünde hiçbir güç duramaz değerli arkadaşlar. Gücünü halkın vicdanından alıyorsa o değişim, milletin azim ve kararının sonucuysa, hiç kimse o değişimin önünde duramaz. Geçenlerde vatandaşımızın arasına girdiğimde, evet üzgünler, evet alınganlık gösterdiler, kırıldılar. Adaletsizlik konusunda çok üzgünler. Ama hem dualarını hem de desteklerini hem de umutlarını en yüksekte tutuyorlar. Onun için göreceksiniz hem bu değişim olacak hem de bu haysiyet mücadelesini, hep birlikte kazanacağız. Bazı kelimeleri önümüzdeki dönemde hiç unutmayın: İsraftan uzak bir memleket ve devlet. Tasarrufu yapan bir memleket. Bereketi bol bütçesi olan bir memleket. Haysiyet, mücadelelerine gerek kalmayan hak, hukuk, adaletin önde durduğu bir memleket. Cumhuriyet’in demokrasiyle, taçlandığı bir memleket. Mustafa Kemal Atatürk'ün izinden giden bir memleket. Hep birlikte çok umutluyuz. Çok cesaretliyiz. İnanıyorum ki, 1923 çok güzeldi. Ama 2023, göreceksiniz çok ama çok daha güzel olacak.”

 ADIGÜZEL: “AKLINIZDAN BİLE GEÇİRMEYİN”

Açılış kurdelesi kesimi öncesinde konuşan Adıgüzel de konuşmasında, “Ekrem Başkanımızın ‘adil ve yeşil İstanbul’ vizyonuna uygun bir tesisi bugün burada açıyoruz. Şöyle hızlıca hafızanızı tazelersem; 31 Mart 2019’da İstanbul'u kazandığımızda, önce ‘Kazanamadılar’ dediler. Kazandığımızı tekrar ispatladık. ‘Yönetemezler’ dediler. Ne kadar iyi yönettiğimizi gösterdik. Ki, 150 günde 180 küsur projeyle onları çıldırttığımızı gördük. Şimdi de başka bir noktaya geçtiler. Soruşturmalarla aslında doğaya, insana, tarihe saygısı olmayanlar, çevreye saygısı olmayanlar gösteriyorlar ki; milli iradeye de saygıları yok. ‘Biz kazanmak için her şeyi yaparız’ diyebilecek kadar kötü bir anlayışla karşı karşıyayız. Ama biz de buradan, İstanbul'dan diyoruz ki; ‘Aklınızdan bile geçirmeyin.’ İstanbul kararını verdi. Belediye Başkanını, 31 Mart'ta ve 23 Haziran'da iki defa seçti. ‘Bugün o gün yediğiniz tokatlardan çok daha büyük bir tokat yersiniz’ diyoruz. Bu yıl, bizim zafer yılımız olacak değerli arkadaşlar ve emin olun öyle bir kazanacağız ki Millet İttifakı olarak; İstanbul'da olduğu gibi Türkiye'nin diğer belediyelerinde olduğu gibi, hiç kimse kaybetmeyecek. Herkesin kazandığı bir zaferi hep birlikte başaracağız” ifadelerini kullandı. 

TORUN: “İYİ Kİ VARSIN EKREM BAŞKAN”

Adıgüzel’in ardından konuşan Torun da duygularını, “İBB ve Ekrem İmamoğlu durmuyor ve süratle yoluna devam ediyor. Her şeye rağmen, her türlü ön kesmeye, engellemeye, baskıya, tehdide, hukuksuzluğa rağmen yoluna devam ediyor. Hiçbir kamu kaynağının kendisine sağlanmamasına rağmen, kaynaklarını doğru yerde kullanarak, israf etmeden, 16 milyon İstanbullunun hakkını 16 milyon İstanbulluya vererek, hizmetlerine devam ediyor, devam edecekler. Ocakla mayıs arasında da en az 150 açılışa tanık olacağız. İstanbul'un her köşesinde, 39 ilçesinde, hiçbir ilçeyi de ayırt etmeden, dışlamadan sorunları teker teker çözüyorlar. Yani tıkır tıkır çalışıyorlar, teker teker de sorunları çözüyorlar. Ve İstanbul halkı mutlu. Hepimiz mutluyuz. İyi ki varsın Ekrem Başkan” sözleriyle dile getirdi. 

Konuşmaların ardından Torun, Adıgüzel, İmamoğlu, Sözen, Genç, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, CHP milletvekilleri Gökan Zeybek, Emine Gülizar Emecan ve İBB İYİ Parti Grup Başkanvekili İbrahim Özkan tarafından kesilen kurdele ile Baltalimanı Ön Atık Su Arıtma Tesisi resmen hizmete girmiş oldu. 

BAŞA: “İLERİ BİYOLOJİK NİTELİKTEKİ ARITMA ORANI YÜZDE 58’E YÜKSELDİ”

İSKİ Genel   Müdürü Başa’nın verdiği bilgilere göre; yaklaşık 1,9 milyar TL’ye mal olan son teknoloji ürünü tesiste başlıca şu üniteler yer aldı: Taş tutucu, kaba ızgara ve giriş terfi ünitesi. İnce ızgara, kum tutucu ünitesi ve perfore ızgara. Havalandırma havuzları. Çöktürme havuzları. Çamur çürütme tankları. Biyogaz depolama tankları. Çamur kurutma ünitesi. Kojenerasyon ünitesi. Mevcut tesis, sadece ön arıtma prosesi olarak hizmet verirken, yeni yapılan tesis, atık suları biyolojik olarak arıtacak. Çürütme tankları, Türkiye’de ilk defa uygulanan sistemle, 42 metre yüksekliğinde, 25 metre çapında yumurta kesitli 6 adet betonarme yapı şeklinde olarak inşa edildi. Çürütme tankları ile tesiste, günde 44 bin Nm3 biyogaz üretilecek. Biyogazdan elde edilen elektrik, tesisin toplam enerji ihtiyacının yüzde 60'ını karşılayacak. Tesiste, senelik yüzde 90 oranda yaklaşık 70.000 ton çamur bertaraf edilecek. Baltalimanı Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’nin devreye girmesiyle, İstanbul’daki biyolojik ve ileri biyolojik nitelikteki arıtma oranı yüzde 58 seviyesine yükselecek. Atık suların biyolojik arıtım sonrası, -70 metreden İstanbul Boğazı dip akıntısına verilmesiyle, çevre ve halk sağlığının korunmasına önemli derecede katkı sağlanmış olacak.