12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası cezaevlerinde işkenceleri Tabip Binbaşı Selim Kaptanoğlu anlattı
Abone ol12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası cezaevlerinde yapılan işkencelere şahit olan Tabip Binbaşı Selim Kaptanoğlu, cezaevinde iki kişinin kalacağı hücrelere dört kişinin konulduğunu belirterek "Tutuklulardan ikisi yatağında yatarken biri tuvalette diğeri de ayakta bekliyordu." dedi.
İşkence görenlerin rapor istemediğini dile getiren Kaptanoğlu, bu raporu alanların tekrar işkence gördüğünü kaydetti. 12 Eylül 1980 askeri darbesini gerçekleştirenlerden dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanması devam ederken; döneme ilişkin işkence soruşturması da sürüyor.
Eski Mamak Askeri Cezaevi Müdürü Raci Tetik başta olmak üzere cezaevlerinde işkence yapanlar hakkındaki suç duyuruları işleme konulmaya başlandı. Suç duyurusunda bulunanlar arasında darbe döneminde Mamak Askeri Cezaevi'nde yatan Yılma Durak ile Osman Başer de yer alıyor.
Ankara'daki soruşturmayı Savcı Murat Demir yürütüyor. Savcı Demir, işkencelere tanık olanların ifadesine başvurdu. Tabip Binbaşı Selim Kaptanoğlu, darbe yapıldıktan bir gün sonra Ankara Askeri Mevki Hastanesinde Ortopedi Uzmanı olarak atamasının yapıldığını söyledi. 1985 yılına kadar bu hastanede çalıştığını dile getiren Kaptanoğlu, Mamak Askeri Ceza ve Tutukevi'nin kendilerine bağlı olduğunu ifade etti.
ÇOK AĞIR İŞKENCELERDEN GEÇTİ
Tutuklu ve hükümlülerin tedavisi ve bakımının burada yapıldığını dile getiren Kaptanoğlu, zaman zaman hasta muayenesi için Mamak Cezaevine çağrıldığını belirterek "Cezaevinde iki kişinin bulunabileceği hücrelerde dört hükümlünün konulduğuna şahit oldum. Tutuklulardan ikisi yatağında yatarken biri tuvalette diğeri de ayakta beklemek zorunda kalıyordu. Cezaevinde bulunan Yılma Durak Mevki Hastanesi'ne defalarca getirildi. İlk getirildiğinde İstanbul'da işkence gördüğü için tedavi edilmişti. Kendisinin makatına şişe sokulduğunu bana ifade etmişti. Buna ilişkin bulgular da mevcuttu. Yılma Beyin işkence gördüğünü rahatlıkla söyleyebilirim. Psikolojisi uzun süre düzelmedi. Çok ağır işkencelerden geçtiğini anladım. Osman Başer, Mamak Cezaevinde bulunduğu dönemde gördüğü işkencelerden dolayı yaklaşık 1,5 ay hastanede yatarak tedavi gördü. Mehmet Gül, Recep Küçükizsiz, Erdoğan Turan, Kadir Mahir Damatlar isimli tutuklular da ağır işkencelerden dolayı benim bulunduğum ortopedi servisinde tedavi edildiler." diye konuştu.
İŞKENCELERE SES ÇIKARAMIYORDU
Mamak'ta tutuklu ve hükümlülere ağır işkenceler yapıldığını herkesin duyduğunu anlatan Kaptanoğlu, işkencenin başındaki kişinin de cezaevi komutanı Raci Tetik olduğunu ifade etti. Tetik'in koğuşlara köpeklerle girdiğini ve ağır işkenceler yaptığını dile getiren Kaptanoğlu, sıkıyönetim şartlarından dolayı kimsenin buna ses çıkaramadığını vurguladı.
Tutuklu servisinden sorumlu doktor olarak görev yaptığını belirten Kaptanoğlu, birçok olaya şahit olduğunu söyledi. Mağdur ve müştekilerin büyük bir kısmını hatırlayamadığını vurgulayan Kaptanoğlu, birçok kişinin işkenceden dolayı tedavi gördüğünü ve 1983 yılına kadar işkencelerin devam ettiğini kaydetti.
İŞKENCE RAPORU İSTEYEMİYORLARDI
Aynı dönemde cezaevi doktoru Mehmet Yıldız adlı üsteğmen ile yaptıkları sohbeti de aktaran Kaptanoğlu, şöyle devam etti: "Bana cezaevinde işkence yapıldığını, kendisinin buna karşı olduğunu ancak komutanın ve diğer askerlerin yaptıklarına engel olamadığını söylüyordu. Mehmet Yıldız'ın herhangi bir işkenceye katılması mümkün değildir. Ayrıca o dönemde işkence görenler dahi işkence raporu istemiyorlardı. Tam tersi bu tür bir rapor tanzim etmemizi istemiyorlardı. Çünkü bu rapordan sonra tekrar işkence gördüklerini söylüyorlardı."
İnzibat Çavuşu Gazi Salla ise askeri tutukluların tedavi gördüğü yerde nöbet tuttuklarını ifade etti. Osman Başer başta olmak üzere çok sayıda kişinin işkenceden dolayı tedavi amaçlı hastaneye getirildiğini aktardı. O dönem Emniyet'te bekçi olan Necat Şimşek de gördüğü işkenceleri anlattı.