IŞİD'in Irak'ta klor gazı ile saldırılar düzenlediği yönünde iddialar gelmeye başladı. Ayrıca örgütün Saddam döneminden kalma kimyasal silahları bulduğuna dair iddialar da var. BBC'den Frank Gardner bu iddiaların ne derece doğru olabileceğini inceledi.
Abone olHer şeyden önce bir konuyu netleştirmek gerek. Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ya da sadece İslam Devleti olarak bilinen örgütün elinde kitlesel imha silahı olduğuna dair elle tutulur hiçbir kanıt yok. Yakın gelecekte de örgütün bu tür silahlara sahip olması beklenmiyor.
Peki ya kimyasal silahlar? Bu sorunun yanıtı kimyasal silhaları nasıl tanımladığınıza bağlı.
Ellerinde Suriye hükümetinin geçen yıl siviller üzerinde kullandığı ve korkunç sonuçlara yol açan sinir gazı silahları yok.
Peki ya hardal gazı olarak da bilinen VX gazı silahları? Çok büyük ihtimalle IŞİD buna da sahip değil. Kaldı ki bu tür silahları ellerine geçirseler de etkili bir şekilde kullanacak bilgiye sahip değiller.
Klor gazı iddiaları
Klor gazına gelince burada şüpheler artıyor. Klor diğer kimyasal silahlarda kullanılan materyaller gibi yasaklı bir ürün değil. Günlük hayatta sıkça kullanılan özellikle de suyun temizlenmesinde sıkça başvurulan bir malzeme.
Her ne kadar doğrulanmamış olsa da IŞİD'in Irak'ta klor gazı kullandığına dair birçok iddia ortaya çıkmaya başladı.
Bu iddialardan en önemlilerinden birisi IŞİD'in 16 Eylül'de Selahaddin bölgesinde gerçekleştirdiği saldırıydı. O günkü saldırıda 12 Irak askerinin klor gazından etkilenerek öldüğü ileri sürülmüştü.
Bir diğer iddia ise Eylül sonunda 15 IŞİD militanının roketleri kimyasallarla doldurmaya çalışırken öldüğü yönündeydi.
Birkaç hafta önce İngiliz, Fransız ve Alman yetkililer ortak bir kanıya vardı ve IŞİD'in elinde kloer gazı bulundurduğu ve bu silahı Irak'ta kullandığı konusunun 'kuvvetle muhtemel' olduğu sonucuna vardı. Ancak elde somut bir kanıt yoktu.
Klor, boğucu gazlar sınıfında sayılıyor. Aşırı derecede klor gazı solunması halinde akciğerler yanıyor.
Kesinlikle sinir gazları kadar ölümcül değil. Klor gazından ölüm için kişinin akciğerlerinin yüzde 50 oranında yanmış olması gerekiyor. Ancak yine de bu silah kitleleri paniğe sevkedebilecek güce sahip.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstütüsü (SIPRI) "Klor gazının savaşta kullanılması, Kimyasal Silahlar Sözleşmesi (CWC) uyarınca kimyasal silah kullanımıdır" diyor.
Varil bombaları
Kimyasal silah uzmanı Hamiş de Bretton-Gordon "IŞİD'in kimyasal silah üretip kullanma riski giderek artıyor. Suriye'de [Beşar] Esad rejiminin bu silahı varil bombalarıyla ne kadar etkili kullandığını görmüşlerdi" diyor.
"Bu silahın bir amacı karşı tarafın moralini sıfırlamaktır" diyen Bretton-Gordon, kısa bir süre önce Suriye'de doktorları olası bir kimyasal silah saldırısı ihtimaline karşı eğitiyordu.
IŞİD militanları gerçekten de klor gazını kullanmış olsalar dahi, bu girişimleri Beşar Esad'ın güçlerinin geniş kitleler üzerinde kullandığı silahların yanında oldukça sınırlı etki yaratacak cinste olmuş gibi gözküyor.
Uluslararası gözlemcialer Suriye ordusunun son olarak 28 Ağustos'ta isyancı mevzilerine 50 ila 100 litre klorin gazıyla dolu varil bombaları attığını söylüyor.
Geçtiğimiz yıl Şam yakınlarındaki isyancı mevzilerine düzenlenen kimyasal saldırıda ise yüzlerce erkek, kadın ve çocuk yaşamını yitirmiş ve uluslararası güçler Esad rejimini sorumlu tutmuştu. Esad ise, saldırıyı isyancıların düzenlediğini iddia etmeye devam ediyor.
O dönemde Batılı güçler Suriye'ye yönelik hava saldırılarını ciddi ciddi düşünmeye başlamıştı. Ancak Rusya'nın aracılık ettiği bir planla Esad rejimi elindeki kimyasal silahları Birleşmiş Milletler gözlemcilerine teslim etmeyi kabul etti.
Şimdiki spekülasyonlar ise IŞİD'in Irak'ın El Muthanna bölgesindeki eski kimyasal silah depolarını ele geçirdiği yönünde.
1991 Körfez savaşından önce Irak bu depolarda sinir gazıyla dolu bataryalarını tutuyordu.
Ancak uzmanlar, aradan geçen onca yılın ardından bu silahlar gerçekten bulunmuş olsa dahi artık kullanılmaz hale geldiğini düşünüyor.