IŞİD militanlarının Irak'ın Suriye ve Ürdün sınır kapılarını ele geçirdiği sanılıyor. Anbar vilayetinin önemli bir kısmını hakimiyeti altına alan örgütün, Telafer'de stratejik öneme sahip bir havaalanını ele geçirdiği iddia ediliyor.
Abone olIrak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanlarının Irak'ın Suriye ve Ürdün sınır kapılarını ele geçirdiği bildiriliyor. Irak hükümetinin, ülkenin batı sınırlarındaki hakimiyetini kaybettiği sanılıyor.
Yetkililer, Pazar günü yaptıkları açıklamada, militanların Anbar vilayetinin önemli bölgelerini ele geçirdiğini söylemişlerdi.
IŞİD, bir gün önce de Suriye sınırındaki Kaim kasabasını işgal etmişti.
Ayrıca Telafer'daki stratejik öneme sahip havaalanının da IŞİD kontrolüne geçtiği belirtildi.
Musul'un işgali ilerlemeyi kolaylaştırdı
Örgüt, Haziran ayı başlarında Musul'u hakimiyeti altına aldı. Musul işgali, kentin batı ve kuzeyine doğru ilerlemelerini ve önemli zaferler kazanmalarını kolaylaştırdı.
IŞİD, bir süredir Irak'ın çeşitli bölgelerini işgal ederek ilerliyor.
Militanlar, Anbar vilayetine bağlı, Kaim ve Rutba'nın da içinde yer aldığı dört kasabanın kontrolünü, geçtiğimiz iki gün içinde ele geçirdi.
Bunun üzerine devlet güvenlik güçleri geri çekildi.
Ardından Suriye sınırındaki El Velid ve Ürdün sınırındaki Turaibil sınır noktalarının hakimiyeti de örgüte geçti.
Uzmanlar, son gelişmeler sonucu IŞİD'in farklı savaş noktalarına silah götürebileceği yorumunu yapıyor.
'Bağdat için tehlike çanları'
BBC Orta Doğu muhabiri Jim Muir, son gelişmeleri şöyle değerlendirdi:
"Bağdat'ın kuzey ve kuzeydoğusundaki 70 kilometrelik alandaki küçük çatışmaların ve kısa bir aranın ardından Sünni militanlar yine harekete geçmiş görünüyor.
Örgütün, ağırlıklı olarak Sünni nüfusun yaşadığı Anbar vilayetine göz diktiği anlaşılıyor. Bağdat'ın batısında kalan bu vilayette, aşiretlerin çok güçlü olduğu biliniyor.
Suriye ve Ürdün sınırlarının örgütün eline geçmesi, Irak hükümetinin batı sınırındaki tüm hakimiyetini kaybettiğini gösteriyor. Anbar vilayetinden bir aşiret ağası, vilayetin yüzde doksanının IŞİD militanlarının kontrolünde olduğunu söyledi.
IŞİD krizi başlamadan önce de, Bağdat'ın 30 kilometre ilerisindeki Felluce kenti ve Anbar vilayetinin başkenti Ramadi'nin neredeyse yarısı, Ocak ayından bu yana IŞİD militanlarının elindeydi.
Pek çok bölgede güvenlik güçlerinin ve polisin, örgütün sağladığı güvenli koridorları kullanarak çatışma alanlarını terk ettiği belirtiliyor. Telafer'deki stratejik öneme sahip havaalanının da IŞİD kontrolüne geçtiği doğrulanırsa, Bağdat hükümeti için tehlike çanları çalabilir. Çünkü örgüt havaalanını, Bağdat'ı ele geçirmek için kullanabilir."
'İran-ABD işbirliği ihtimali zayıf'
İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, Irak'a yapılacak her türlü ABD müdahalesine karşı olduğunu söyledi. Hamaney, ABD'yi "Kendi hegemonyası altında bir Irak istemek" ve "ABD maşalarıyla Irak'ı yönetmeye çalışmak" ile suçladı.
Hamaney konuşmasına şöyle devam etti:
"Irak'ta gerçek çatışma ABD yanlısı olanlar ve bağımsız bir Irak isteyenler arasında yaşanıyor" dedi.
Mısır başkenti Kahire'de konuşan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ise, Iraklı liderleri "Mezhepler üstü bir yönetim oluşturmaya ve tüm Iraklıların ihtiyaçlarını dinleyecek ve karşılayacak bir şekilde birleşmeye" davet etti.
Kritik zamanlardan geçildiğini belirten Kerry, IŞİD'in baskı ve şiddet içeren ideolojisinin yalnızca Irak'ı değil, tüm bölgeyi tehdit ettiğini söyledi.
BBC Farsça'dan Bozorgmehr Sharafedin, ABD'nin IŞİD'e müdahale etmeden önce Irak Başbakanı Nuri El Maliki'nin gitmesini istediği yorumunu yapıyor.
Ancak Sharafedin' göre İran, ne müdahale ne de Irak'ta yeni bir hükümet fikrine sıcak bakmıyor.
Dini lider Hamaney'in yaptığı açıklamayı değerlendiren BBC muhabiri, bir İran-ABD işbirliği ihtimalini zayıflattığını belirtiyor.
Buna göre, İran'ın Irak konusunda eli yükseltmesi ve bu sorunu Iraklılar, Irak hükümeti ve Şii aşiretlerle çözmeye çalışması bekleniyor.