Zonguldak'ta 30 işçi hayatını kaybetti. Bakan işçilerin ailelerine ilk etapta 10 bin lira yardım bağlanacağını söyledi.
Abone olKaradon maden ocağındaki göçükte hayatını kaybeden işçilerin yakınlarına, ilk ihtiyaçlarını karşılamaları için 10'ar bin liralık yardım yapılacağı bildirdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Başbakanlık Acil Durum Fon Yönetiminin, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessesesi Müdürlüğü maden ocağındaki göçükte hayatını kaybeden işçilerin yakınlarına, ilk ihtiyaçlarını karşılamaları için 10'ar bin liralık yardım yapacağını bildirdi.
Dinçer, işçilerin tamamının sigortalı olduğunu, bunlardan da 23'ünün emekliliği hak ettiğini bildirdi. Emekliliği hak edenlerin tamamının ailelerine ölüm aylığı bağlanacağını açıklayan Dinçer, emeklilik için yeteri kadar prim yatırmamış işçilerin hak sahiplerine ise ömürleri boyunca, işbaşında vefat etmeleri sebebiyle, emekli aylığının yüzde 70'i düzeyinde olan ''sürekli iş göremezlik ölüm geliri'' bağlanacağını ifade etti.
Bütün ailelerin her halükarda bir emekli aylığına hak kazanacağını kaydeden Dinçer, ''SGK zaten bütün sigortalıların cenaze masrafları için küçük de olsa bir yardım yapıyor. O masrafları karşılayacağız. Ayrıca Başbakanlık Acil Durum Fon Yönetimi ölen işçilerin yakınlarına ilk ihtiyaçlarını karşılamaları için 10'ar bin liralık yardım yapacak. Bu yardımlar bugün Zonguldak Valiliğine aktarıldı, oradan da ailelere iletilecek'' dedi.
Bir gazetecinin ''Şöyle bir eleştiri bugün gazetelerde yer aldı: Özel firmalara burada yetki veriliyor. Bu firmalar içlerinde bir denetçi barındırmak zorunda ama denetim ücreti de aynı firmaca ödeniyor. Bu yüzden o denetçilerin yaptığı denetimler sağlıklı olabilir mi? Bu eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki soruya Dinçer, şu yanıtı verdi:
''Bu, bizim kaza sebebiyle konuşmamız gereken bir soru değil. Bu soru bizim denetim sistemimizle alakalı olarak tartışabileceğimiz bir sorudur. Bu eleştirilerin haklı ve haksız boyutları var. Temelde şöyle bir varsayımdan hareketle eleştiriler yapılmaktadır: 'Bu tip kurumlarda mutlaka bir iş güvenliği uzmanı çalışmak zorunda. Bu uzman maaşını işverenden alırsa acaba orada görevini yapmakta bir ihmal ortaya çıkar mı?' Bu endişe ile eleştiriler yapılmaktadır. Olabilir, olmayabilir de. Ama zaten Türkiye'deki iş güvenliği sistemini değiştirmeye çalışan bir hazırlık yapıyoruz. Kendi içimizde tartıştığımız konulardan biri de bu. Eğer bahsedildiği gibi mahsurlu bir boyutunu da görürsek değiştirmeyi de düşünürüz.''
Dinçer, şçilerin patlama anında gaz zehirlenmesinden hayatını kaybettiğini söyledi.
Dinçer, dört kişinin kimlik tespitinin yapılamadığı için ulaşılamayan işçilerin kimler olduğunun bilinemediğini söyledi.
Defin işlemleriyle ilgili bir soru üzerine Dinçer, ''Bugün mümkün olduğunca ailelere teslim etmeye uğraşıyoruz. Aileleri nasıl karar verirlerse defin işlemleri ona göre tamamlanacak diye bekliyoruz'' şeklinde konuştu.
''Dört gün gibi bir sürede göçüğe ulaşılması gibi bir zaman telaffuz edilmişti. Sabah erken saatlerde cenaze haberleri gelmeye başladı. Ne değişti?'' şeklindeki bir soru üzerine Dinçer, şöyle konuştu:
''Şunu söyleyeyim. Aslında değişikliğin özü gece orada çalışan arkadaşlarımızın gerçekleştirdiği mucize. Başka bir izahı yok. Çünkü orada 550 metreye kadar zaten riskli de olsa inme imkanımız vardı bizim, onu yapıyorduk. Kurtarma kafesi, 360 metreden sonraki bölümde inmekte zorlanıyordu ve platform üzerinde dağılmıştı. Bu açıdan da biz hiç kimsenin hayatını riske etmeyi düşünmediğimiz için tedbirli davranıyorduk. Mümkün olduğu kadar yedek kafesi sabitlemeden inmeyi düşünmemiştik. Ama arkadaşlarımız, dün geceden itibaren burayı tamir etmeye başlamışlardı. Sabaha karşı tamiratları bitti. Biraz riskli olmasına rağmen kafesi oraya yerleştirmeyi başardılar.
Doğrusu, ben buradan o arkadaşlarımızın bir mucize yaptığını düşünüyorum. Hepsine teşekkür ediyoruz. Platformu oraya indirdikten sonra kurtarmak için arkadaşlarımızı gönderme şansımız doğdu. Zaten o bölge bütünüyle betonla kaplı olduğu için orada çöküntünün olma ihtimalinin zayıf olduğunu biz biliyorduk. Çöküntü yok şimdi orada. Oraya gittiğimiz zaman arkadaşlarımızı topluca belli bir yerde bulduk.''
Bütün işçilerin aynı yerde bulunup bulunmadığı yönündeki soru üzerine Dinçer, 19 kişiyi bir yerde, dokuz kişiyi başka yerde bulduklarını, iki kişinin ise nerede olduğunun bilinmediğini söyledi.
Dinçer, 540 metrede bir platform olduğunu kurtarma çalışması yapanların oradan indiğini belirterek, ''Muhtemeldir ki yine çöküntünün olduğu yerde bulunuyorlar. Biz onların çalıştıkları yerleri tahmin ederek ulaşmaya çalışıyoruz'' diye konuştu.