İrlanda Katolik Kilisesi'nin lideri Kardinal Sean Brady pedofil bir rahip tarafından taciz edilen çocukları polise bildirmediğinin ortaya çıkmasına rağmen istifa etmeyi düşünmediğini söyledi.
Abone olİrlanda Katolik Kilisesi'nin lideri Kardinal Sean Brady pedofil bir rahip tarafından taciz edilen çocukları polise bildirmediğinin ortaya çıkmasına rağmen istifa etmeyi düşünmediğini söyledi.
Kardinal'in 1975 yılında pedofil rahip Brendan Smyth tarafından tacize uğrayan çocukların isim ve adreslerini elinde bulundurduğu ancak bu listeyi polisle ya da çocukların aileleriyle paylaşmadığı BBC'de yayınlanan bir programda ortaya çıkmıştı.
Brady ''Kilise'de Brendan Smyth'in yaptıklarını engelleme imkanı olan ancak bunu yapmayanları kınıyorum. Ve benim verdiğim kanıtları gerekli makamlara ulaştırmayanlar tarafından da ihanete uğradığımı düşünüyorum'' dedi.
Kardinal ayrıca pedofil rahibin yaptıklarının kendisini şoka uğrattığını ve midesini bulandırdığını söyledi.
Brady ayrıca BBC'yi olaydaki sorumluluğunu abartmakla suçladı.
Kardinal ''Programda şu anki görevim nedeniyle Brady'i durdurabilecek tek kişiymişim gibi bir hava yaratılmış. Oysa ki taciz olayı 1975'te gerçekleşti. O zaman elimden birşey gelmezdi. Ayrıca taciz mağdurlarını bilen tek kişi de ben değildim'' dedi.
Kardinal bu konudaki prosedürleri değiştirmek için sıkı çalıştığını ve gelecekte de bu çalışmalarına devam etmeyi planladığını söyledi.
Kıdemli Vatikan Savcısı Monsignor Charles Scicluna'da Kardinal Brady'i savundu.
Savcı ''İlk olarak söylemeliyim ki 1975 yılında Brady'nin hiç bir yetkisi yoktu. Yapması gereken herşeyi yaptı ve eline geçen bilgiyi üstlerine iletti'' dedi.
Scicluna sözlerine ''İrlanda Kilisesi'nin çıkarları doğrultusunda Kardinal'in görevine devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. O çocuk tacizi konusunda yeni prosedürler getirmek için çok çalıştı. Katolik Kilisesi'nin böyle liderlere ihtiyacı var'' diyerek devam etti.
Tacizin tarihçesi
BBC'nin araştırması 1975 yılında gerçekleşen gizli bir kilise soruşturması üzerineydi. Bu tarihte 14 yaşında bir oğlan çocuğu taciz ile ilgili sorgulandı.
Yıllar sonra Rahip Brendan Smyth'in söz konusu çocuğu ve daha nicelerini İrlanda'nın farklı bölgelerinde taciz etmiş olduğu ortaya çıktı.
1975 yılında Kardinal Brady İrlanda Cumhuriyeti'nin Cavan bölgesinde bir rahip ve öğretmendi.
Psikoposu onu taciz iddialarını araştırmakla görevlendirdi.
Soruşturmaya konu olan Smyth'in daha sonra İrlanda'nın gördüğü en kötü pedofili vakalarından biri olduğu ortaya çıktı.
Eski rahip 1997 yılında 12 yıl hapis cezası aldı ancak hapse girdikten bir ay sonra öldü.
Smyth'in tacizlerini ailesine anlatan ilk çocuk 14 yaşındaki Brendan Boland olmuştu.
1975'de bu soruşturmayı gizli bir biçimde yürüyen Brady yıllar sonra yükseldi ve İrlanda kilisesinin başına geçti.
Sean Brady'nin araştırmadaki rolü 2010 yılında ortaya çıktı.
Kardinal, soruşturmada tek rolünün not almak olduğunu ve çocuğun babasının daima yanlarında olduğunu iddia etti.
Ancak BBC Kardinal Brady'nin bu dönemde tuttuğu notlara ulaşmayı başardı.
Notlara göre çocuğun babası soruşturma sırasında odada değildi ve çocuğa soruşturmanın başında gizlilik yemini ettirildi.
Kardinal gizlilik yemini ettirdi
Kardinal Brady'nın 2010 yılında olay patladığında açıklamadığı bir başka gerçek ise taciz kurbanı Brendan Boland'ın tacize uğrayan diğer çocuklarla ilgili de detaylı bilgiler vermiş oluşuydu.
Kardinal'in daha sonra bu çocuklardan biriyle görüştüğü ve ona da gizlilik yemini ettirdiği ortaya çıktı.
BBC daha sonra listede adı geçen çocuklarla konuştu.
Hiç birinin ailelerinin pedofil rahip ile ilgili uyarılmadığı ortaya çıktı.
Bu çocuklardan dördü Smyth tarafından taciz edilmişti.
İki tanesi Kardinal'in de parçası olduğu 1975 soruşturmasından sonra da taciz edilmeye devam etti.
Bu çocuklardan biri BBC'ye 1975 yılından sonra tam bir yıl daha tacize uğradığını söyledi.
Aynı kişi kız kardeşinin de dört yıl boyunca rahip tarafından taciz edildiğini, dört daha küçük yaştaki kuzeninin ise 1988 yılına kadar sapık rahibin tacizine uğradığını açıkladı.
Kardinal Brady soruşturmadaki rolü ortaya çıkınca istifa etmeyi düşünmüştü.
Kilise sorumluluk kabul etmiyor
Katolik Kilisesi skandalla ilgili olarak hatalı olmadıklarını iddia etti.
Çocuklara kendi güvenlikleri için gizlilik yemini ettirildiğini söyledi.
Ayrıca Kilise o tarihte İrlanda Kilisesi'nde çocuk tacizi ile ilgili bir düzenleme bulunmadığını ve rahiplerin ne yapmaları gerektiğini bilemediklerini söyledi.
İrlanda Adalet Bakanı Alan Shatter ise BBC araştırması ile ortaya çıkan gerçekleri rahatsız edici bulduğunu söyledi.
Taciz kurbanları ile çalışan Marie Collins Kardinal'in istifa etmesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.
Collins ''Piskoposların Kardinal'in istifasını istememiş olmalarını şaşırtıcı buluyorum'' dedi.
Collins ''Din uzmanları ve rahipler Vatikan tarafından susturuluyor. Bu insanlar liberal görüşlülere karşı seslerini çıkarmayı biliyor ama iş çocuk tacizcilerine gelince susmayı seçiyorlar'' dedi.
Collins ''Eğer Kardinal çıkıp kadınların da papaz olabilmeleri gerekir deseydi şimdiye dek çoktan istifa etmeye zorlanmıştı'' diye konuştu.
İrlanda Katolik Gazetesi editörü Gary O'Sullivan Kardinal Brady'nin cevaplaması gereken sorular olduğunu söyledi.
O'Sullivan ''Tacize uğrayan bir çocuk diğer çocukları kurtarmak için bazı bilgiler vermeyi akıl edebiliyorsa nasıl olur da rahipler, din adamları aynı bilince sahip olamaz ve olayı örtbas eder'' dedi.