Irkçılık en fazla İngiltere'de

Avrupa Birliği'ne (AB) bağlı Avrupa Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı İzleme Merkezi'nin yayımladığı 2005 yılı raporuna göre en fazla ırk ayrımı İngiltere'de yapıldı.

Avrupa Birliği'ne (AB) bağlı Avrupa Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı İzleme Merkezi'nin yayımladığı 2005 yılı raporunda, birlik ülkeleri arasında en fazla ırk ayrımının İngiltere ve Almanya'da yapıldığı belirtildi. Yunanistan'daki Türklerin "Müslüman azınlık" olarak isimlendirildiği raporda, milli kimliklerin ise yazılmadığı kaydedildi. AB'ye bağlı Avrupa Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı İzleme Merkezi tarafından yayımlanan 2005 yılı raporunu göre, birlik ülkeleri arasında en fazla ırkçılık olayları İngiltere'de yaşanırken, bu ülkeyi Türklerin de çoğunlukta bulunduğu Almanya izliyor. Raporda, 2003-2004 yılları arasında İngiltere'de 52 bin 694 ırkçılık olayının meydana geldiği ifade edilirken, Almanya'da ise 2004 yılının ilk 10 ayında 6 bin 474 saldırının gerçekleştiği yer alıyor. Özellikle son aylarda banliyölerindeki isyanlarıyla adını dünyaya sıkça duyuran Fransa'da ise, 2004 yılında bin 565 ırkçı saldırı kayıtlara geçerken, AB içinde ırkçı saldırılara en çok maruz kalan kesimler ise Müslümanlar, Yahudiler, Kuzey Afrikalılar, eski SSCB ve Yugoslavya vatandaşları, sığınmacı ve mülteciler ile çingeneler olarak sıralanıyor. Rapor, ırkçılığa milli kimlikleri nedeniyle maruz kalan Türkleri de sadece 'Müslüman' olarak tarif ediyor. Raporda, Yunanistan'da ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde (GKRK) göçmenlerin uygunsuz şartlarda yaşatıldığı, Yunanistan'ın eğitim sahasında "Müslüman azınlığı" dezavantajlı kıldığı bildiriliyor. Irkçılıkla mücadele konusunda çalışan Avrupa Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı İzleme Merkezi'nin hazırladığı raporda, Batı Trakya'daki Türk azınlığın 'Müslüman azınlık' olarak tanımlandırılması dikkat çekerken, Yunanistan raporda göçmenlerin hakları konusunda yasal ilerleme sağladığı için övülüyor. Yunanistan'da Romanların ve azınlıkların durumların iyileştirilmesi ve şans eşitliği temini için programlar uygulandığı da ifade ediliyor. Öte yandan, GKRK'nın göçmenlere kötü davranmak ve şiddet uygulamakla suçlandığı raporda, GKRK'nın kendi tabiiyetinde olmayanların işlemlerini daha bürokratik davranarak uzun sürdürdüğü kaydedilirken, Kıbrıslı Türklerin durumuna değinilmiyor. Raporda, sadece bir yerde "Kıbrıs'ta Kıbrıslı Türk azınlığın dezavantajlı kılındığı bildiriliyor" deniliyor.