BIST 9.660
DOLAR 34,61
EURO 36,31
ALTIN 2.925,24
HABER /  DÜNYA

İran'da neler oluyor? Ekonomistten ürküten sözler

İranlı ekonomist Prof. Dr. Mahmud Camsaz, İran hükümetinin ekonomiyle ilgili sorunlarını ekonomi dışındaki yöntemlerle çözmeye çalıştığını söyledi.

Abone ol

İranlı ekonomist Prof. Dr. Mahmud Camsaz, İran'da doların yükselmesi ve bunun ülke ekonomisine etkilerini AA muhabirine değerlendirdi.

DOLAR KURUNU SABİTLEME KARARINA ELEŞTİRİ: İran hükümetinin dolar kurunu sabitleme kararını eleştiren Camsaz, hükümetin doların yükselişini kontrol etmek için başvurduğu yöntemin uzun vadede sonuç getirmeyeceğini belirtti.

Camsaz, "Döviz kuru iç ve dış etkenlere göre şekil alır. Dış etkenler İran ve yabancı ülkeler arasındaki diplomatik meselelere dayanıyor. İran ile P5+1 ülkeleri arasında imzalanan nükleer anlaşma sonrasında yaptırımlar nedeniyle daha önceki yıllarda dış ticarette inzivada kalan İran, ekonomik kısıtlamalardan kurtularak ekonomide başarı kazanmayı umuyordu ancak maalesef böyle olmadı. Nükleer anlaşma uygulandığı zaman bile biz sonuçlarından fayda sağlayamadık." ifadelerini kullandı.

TRUMP YABANCI YATIRIMCIYI KORKUTTU
ABD Başkanı Donald Trump'ın anlaşmaya ilişkin olumsuz görüşlerinin yabancı yatırımcıları korkuttuğunu dile getiren Camsaz, "Şimdiye kadar anlaşmanın kaderi belli değildi. İran anlaşmadan henüz fayda sağlayamadan önce bu anlaşma bozuldu. Trump şimdi nükleer anlaşmayı tek taraflı olarak iptal ederken, İran'a yeni yaptırımlar getirdi. Bu gelişmeler kesinlikle ekonomimizi etkileyecektir." diye konuştu.

Camsaz şöyle devam etti:
"Bu kararla petrol üretimi ve ihracatı azalacak. Bankacılık ve para transferlerine yönelik yaptırımlar da İran'ın döviz açıklarına maruz kalmasına neden olacak. Enflasyon beklentilerini buna göre belirlemeliyiz. İnsanlar böyle bir durumla karşı karşıya kaldıklarında, varlıklarını ve paralarını kontrol altında tutmak için sermayelerini bankalardan çekerek dövize hücum ederler. İran'da banka faiz oranlarının yüzde 5 düşmesi de dövize eğilimin artarak devam edeceğini gösteriyor. Bu yüzden hem döviz hem de altın yükseldi. Daha önce de birkaç kez dolar yükselmişti ancak hükümet elindeki parayı başarılı bir şekilde piyasalara sürerek, döviz kurlarını kontrol altına almıştı. Bu kez hükümet hiçbir şey yapmadı ve piyasaya döviz sürmedi ve maalesef dolar altı bin tümeni aştı."

DÖVİZ KURLARINDAKİ ARTIŞ FIRSAT OLUŞTURABİLİR
Ruhani hükümetinin döviz kurlarını sabitleme kararının doğru olmadığını savunan Camsaz, "Döviz kurlarını kontrol edemeyen hükümet, açıkladığı kararla dolar kurunu 4 bin 200 tümene sabitlemek zorunda kaldı. Bu aslında 2017 bütçesinde öngörülen dolar kurunu da 500 tümen aşıyor. İran hükümeti, ekonomiyle ilgili sorunları ekonomi dışındaki yöntemlerle çözmeye çalışıyor. Her sorun kendine has yöntemlerle çözülmesi gerekir." dedi.

Döviz kurlarındaki yükselişin, petrol gelirlerine dayalı bir ekonomiye sahip İran'da Ruhani hükümetine fırsatlar da sunabileceği yorumunu yapan Camsaz, "Her ne kadar İran'da başka ihracat ürünleri olsa da petrol gelirlerini hükümetin sepetinden çıkardığımız anda ciddi bir bütçe açığı ortaya çıkar. Hükümet şu anda ithalatçılara dolar satarak bütçe açığını kapatabilir. Elbette bu tür ithalatlar ülke ekonomisine zarar verebilir ancak yerli üreticilere de yol açabilir. Hükümetin dolar kurunu sabitleme kararı da petrol gelirlerinin ülke ekonomisine katkısı ve bütçe dengesi bağlamında değerlendirilmelidir. Petrol gelirleri düştüğü sırada döviz kurlarının yükselmesi hükümete fayda da sağlayabilir. Hükümet bu sayede döviz satarak bütçe açığını kapatabilir." değerlendirmesinde bulundu.

İRAN'DA İTHALAT YASAĞI
Ülkedeki yerli üretimi desteklemek amacıyla birçok malın ithalatının yasaklandığını aktaran Camsaz, "Sadece sipariş kaydı ile bu ürünler ithal ediliyor. Bu yüzden milyarlarca dolar değerindeki mallar sadece kaçakçılık yoluyla ithal ediliyor. Her yıl bir çoğu Çin'den olmak üzere toplam 20-25 milyar dolarlık ürün ülkeye kaçak olarak giriş yapıyor. Hükümet şu anda Güney Kore, Çin, Türkiye ve diğer bazı ülkelerden ithalat yapılmasını yasaklayan bir yasa tasarısını onayladı. Artık hiç kimse mal sipariş etmeden Türkiye'den ithalat yapamayacak." ifadelerini kullandı