BIST 9.550
DOLAR 34,56
EURO 36,22
ALTIN 2.961,61
HABER /  SPOR

İranda kahraman Türk

Futbol yaşantısına Almanya'da başladı. 3 yıl görev yaptığı İran'da lig şampiyonluğu olmak üzere çeşitli başarılar yaşadı.

Abone ol

Futbol yaşantısına Almanya'da başlayan Türk teknik direktör Engin Fırat, 3 yıl görev yaptığı İran'da başta lig şampiyonluğu olmak üzere çeşitli başarılar yaşadı.

Fırat, yeni takımı ligi ikinci sırada tamamlayan Foolad Mobarakeh Sepahan Sport Club'da da (FC Sepahan) hedeflerinin lig şampiyonluğu, İran Kupası ve Asya Şampiyonlar Ligi kupasını kazanmak olduğunu bildirdi.

Almanya'da yaşadığı dönemde aralarında Eintracht Frankfurt FC ve Aachen'in de bulunduğu çeşitli kulüplerde görev alan teknik adam, Türkiye'de de Alman çalıştırıcı Werner Lorant'ın yardımcılığını üstlenerek, Fenerbahçe, Sivasspor ve Kayseri Erciyesspor'da çalıştı. Antalyaspor ve Samsunspor'u da çalıştıran Fırat, İran'daki serüvenine 2006 yılında, o yıl lig şampiyonu olan Saipa Karaj Football Club'da Werner Lorant'ın yardımcısı olarak başladı.

Daha sonra Kayseri Erciyesspor'u çalıştırmak üzere Türkiye'ye gelen Fırat, geçen sezonun başında ise Vietnam ve Moritanya milli takımlarından biriyle anlaşmak üzereyken İran Futbol Federasyonu'ndan gelen teklifi değerlendirerek, milli takımın başına getirilen ünlü futbolcu Ali Daei'nin yardımcılığını üstlendi.

Yeni sezon için de geçen yıl Asya Şampiyonlar Ligi'nde final oynayan ve İran ligini ikinci sırada tamamlayan FC Sepahan ile anlaşan Engin Fırat, yeni takımıyla 13 gündür Kocaeli'nin Kartepe ilçesinde The Green Park Resort Otel'de kamp yapıyor.

AA muhabirine Kartepe kampını değerlendiren Fırat, kamp yeri olarak öncelikli tercihinin 'Türk bayrağının dalgalanması' olduğunu bildirdi.

Fırat, Kartepe'ye ilk gelişi olduğunu ifade ederek, 14 gündür devam eden kampın son derece verimli geçtiğini söyledi.

Yeni sezonun hedefini lig şampiyonluğu, İran Kupası ve Asya Şampiyonlar Ligi Kupasını kazanmak olarak belirlediklerini dile getiren Fırat, ''Burada bizi hedefimize ulaştıracak seviyede verimli kamp yapma imkanı bulduk. Almanya'da çalıştığım kulüplerde olsun, Fenerbahçe'de olsun kamplarımızı genellikle Avustura'da yapardık. Bana göre Kartepe'nin Avusturya'daki tesislerden farkı yok'' dedi.

İRAN'DAKİ ANTRENÖRLÜK PAZARI

İran Spor Bakanlığı'na hem kulüp hem de milli takımı çalıştırabilmesi için müracaat ettiklerini ve gelecek cevabı beklediklerini bildiren Fırat, izin verilmemesi halinde kulüple çalışmalarını sürdüreceğini kaydetti.

İran'daki çalışma koşulları hakkında bilgi veren Fırat, şöyle devam etti:

''İran'da üçüncü yılım. Bu ülkeye ilk Mustafa Denizli geldi. Burada Türk antrenörlüğü açısından çok iyi bir imaj bıraktı, ardından ben geldim. Önceleri Yugoslav çalıştırıcıların piyasası olan İran, doğru adım atılması halinde Türk çalıştırıcıların eline geçebilecek büyük bir pazar. Orada iyi işler yaptığımızı düşünüyorum, başarılarımızın devamı da gelecektir.''

Çalışma şartlarından memnun olduğunu dile getiren Fırat, görev yaptığı FC Sepahan'ın büyük bir şirketin spor kulübü olduğunu, oyuncularının da çok istekli ve hırslı olduğunu vurguladı.

Fırat, kulübü FC Sepahan'da Irak Milli Takımı'nda forma giyen 2 futbolcusu olduğunu, Portekiz'den bir transfer gerçekleştirdiklerini, dördüncü ve son yabancı futbolcu transferi hakkını da anlaşmak üzere oldukları Senegal Ümit Milli Takımı'ndan bir futbolcuyla değerlendirmek istediklerini bildirdi.

Fırat, Avrupa'dan gelecek yaşlı oyuncular yerine genç futbolculara şans vermeyi tercih ettiğini ve takımında A genç milli takımda da forma giyen 9 futbolcu bulunduğunu kaydetti.

''TÜRKİYE'NİN 15 SENE ÖNCEKİ HALİ''

Türkiye ve İran'daki imkanları kıyaslayan Fırat, şunları söyledi:

''İran'a baktığımızda Türkiye'nin 15 sene önceki halini görürüz. İran'da futbol, yeni gelişmeye başlayan bir endüstri. Tesisleşmenin yeni başladığı bir ülke. Kulübümüzün büyük tesisleri var, diğer kulüplere göre imkanımız fazla ama ülke genelinde durum farklı. Biz şanslı olan kulüplerdeniz, kaliteli futbolculara sahibiz. Türk kulüplerinin, İran'da ucuz ve kaliteli futbolcular varken, Avrupa'dan, Brezilya'dan, Yugoslavya'dan futbolcu getirtmesine de bir anlam veremiyorum.''