İran’ın Sistan-Belucistan eyaletinin Zahidan kentinde Eylül 2022'den bu yana neredeyse her hafta cuma namazının ardından düzenlenen ülke yönetimine karşı gösteriler bugün de sürdü.
Abone olSosyal medyada yayımlanan ve eyaletin yönetim merkezi Zahidan kentinde çekildiği öne sürülen görüntülere göre, cuma namazı sonrası Mekki Camisi'nden çıkan kalabalık bir grup, ellerindeki dövizlerle yürüyüşe geçerek ülke yönetimini hedef alan sloganlar attı.
Sünni din adamı ve Zahidan Cuma İmamı Abdulhamid İsmailzehi de Mekki Camisi'nde verdiği cuma hutbesinde, İran'ın geliştirdiği hipersonik balistik füzeye işaret ederek, "Savunma için gelişmiş silahın tanıtılmasından dolayı mutluyuz ancak silah geliştirmek yerine halkın karnının doyurulmasına daha çok sevinirdik. Halk her gün sokaklarda feryat ediyor." ifadelerini kullandı.
Sistan-Belucistan eyaletindeki gösteriler
İran'ın güneydoğusunda Sünnilerin yoğun nüfusa sahip olduğu Sistan-Belucistan eyaleti, geçen yıl 30 Eylül'de cuma namazı sırasında protestocular ile İran güvenlik güçleri arasında yaşanan ve çok sayıda can kaybına yol açan olaylara sahne olmuştu.
İran medyasında, Zahidan'da "Kanlı Cuma" olarak anılan olayların ülkedeki Mahsa Emini protestolarından farklı olarak 15 yaşındaki bir kız çocuğunun bir polis memuru tarafından "cinsel tacize" uğradığı iddiası üzerine başladığı yönünde haberler yer almıştı.
Takip eden günlerde Haş kentinde de gösteriler düzenlenmiş ve yine güvenlik güçlerinin müdahalesiyle karşılaşılmıştı. Olaylarda güvenlik güçlerinin aralarında bulunduğu onlarca kişi yaşamını yitirmişti.
Zahidan kentindeki Mekki Camisi İmamı Mevlevi Abdulhamid İsmailzehi, 2 Ekim'de yaptığı konuşmada, olayları "facia" şeklinde niteleyerek, güvenlik güçlerinin halkın üzerine ateş açtığını söylemişti.
Zahidan başta olmak üzere Sistan-Beluçistan eyaleti, "Kanlı Cuma" olaylarının yaşandığı 30 Eylül'den bu yana her hafta cuma namazından sonra protestolara sahne oluyor.
Eyalette son aylarda bir aşiret lideri ve bir Sünni din adamı da suikasta uğramıştı.
İran resmi ajansı IRNA, 16 Şubat'ta "eyalette güvensizlik ortamının oluşmasında önemli rol oynadığı" öne sürülen iki yabancının gözaltına alındığını duyurmuştu.
Silahlı Kuvvetler Yargı Kurumu Başkanı Ahmed Rıza Purhakan, 11 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, "Kanlı Cuma" olarak adlandırılan olaylarla ilgili 26 devlet görevlisi hakkında, "ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanacak şekilde ateş açmak" ve "görevi kötüye kullanmak" gibi suçlamalarla iddianame hazırlandığını söylemişti.