Türkiye'ye karşı K. Irak'ta oynanan büyük oyunun başını çekenler giderek ortaya çıkıyor! Yakalanan Rus asıllı PKK'lının anlattıkları, Mossad'ın K. Irak hesapları ürküttü!
Abone ol İNTERNETHABER ÖZEL-27 Aralık 2004 tarihinde İnternethaber'de yayınlanan "Türkiye'nin bütünlüğü tehdit altında" adlı özel habere okurlardan birçok tepki geldi.Çünkü yazıda; 'Kuzey Irak'taki Kürtlerin BM'ye verdiği imzaları, 5 güvenlik görevlisine Habur Sınır Kapısı'nda yapılan hain saldırıları, Ecevit'in Çankaya'ya çıkarak Sezer'le paylaştığı endişelerini ve basına yaptığı açıklamalar, İsrail'in Kuzey Irak'taki Kürtlere destek verdiği yönündeki haberleri, Osman Öcalan'ın Kandil Dağı'nda ABD'ye sığınışı yorumlandı. Bu konuların üzerinden de çeşitli tespitler yapılmaya çalışıldı.
Özel haberde, bu olguların üzerinden bugüne kadar ABD-Türkiye ilişkilerinde yaşanan kısırdöngüye de genelde yer verildi. Çünkü ABD'nin Türkiye'yi hem müttefik görmesi hem de Türkiye'nin bu konudaki tutuculuğunu bile bile çözüm arayışında olmaması ister istemez şüphelerin artmasına yol açan bir etken. Tabii ki ABD'nin ne kadar samimi(!) olduğu da sorgulanır hale geliyor.
Bu yazımızdan sonra önemli iki haber geldi. Birinci haber Kuzey Irak’ta yakalanan Rus asıllı Anatolıy Kopılov’ın açıklamaları... İkincisi ise, İsrail gizli servisi Mossad’ın Ariel Şaron’a verdiği 2004 raporunda K. Irak’taki Kürtleri nasıl silahlandırdığını, Irak’ın bütün kesimlerinde kendi ajanlarının kaynadığını açıklaması.
İlk gelen haberde, Kuzey Irak’ta 4 PKK’lı ile birlikte geçen kasım ayında Türk güvenlik kuvvetlerine teslim olan Rus tim komutanı Anatolıy Kopılov'un anlattıkları yahut iddiaları içinden çıkılmayacak zor bir denklemi yansıtıyor. Önceden Rus ordusunda bulunan Kopılov'un anlattıkları yoğun biçimde düşündürücü!
Kapılov, PKK'ya lojistik desket sağlayan ülkelerin arasında Hollanda, Ermenistan gibi ülkelerinde bulunduğunu belirtiyor. Kapılov, bu devletlerin PKK'ya füze temin ettiklerini söylüyor.
Kapılov:" KDP ve KYB son zamanlarda örgütün faaliyetlerine göz yumuyor. KDP’nin istihbarat görevlisi Tarık, PKK’ya silah ve malzeme temin etti" diyerek Kuzey Irak'taki tehlikeli ittifaka dikkat çekiyor.
Kapılov'un bu söylediklerinin doğruluğunu ispatlayabilmesi gerçekten önem arz eden bir durumdur. Çünkü Kapılov'un sonuçta eskiden Rus Ordusu'nda görev yapması PKK ile Rusya'nın ilişkili olup olmadığı sorusunu gündeme getiriyor! Ve Rusya'nın da Ortadoğu'daki örgütler içine istihbaratçı sızdırabileceği varsayımı da ortaya çıkabiliyor.
2. Irak Savaşı'ndan beri dünyadaki küresel güçler arasındaki rekabet gittikçe kızışıyor. Ne kadar da "soğuk savaş bitti" dense de rekabetin arttığı ve ayrıca yeni yükselenlerin getirdiği tedirginlik hat safhada. Kapılov'un açıklamaları sizce bir taktik olabilir mi? Rusya’nın ABD faktörünü baz alarak örgüt içine casus sokabileceği ihtimali yüksek. Çünkü ABD ve ABD’ye yandaş milisler hakkında yakın takip yapma taktiğini Rusya Ortadoğu’da uygulayabilir. Duruma ileri zamanlarda yaşanması muhtemel gelişmelerle yaklaşabiliriz!
İsrail radyosunun verdiği haber ise; İsrail gizli servisi Mossad’ın 2004 raporunda K. Irak başta olmak üzere ülkenin stratejik noktalarında faaliyetler gösterdiğini açıklaması. Yayınlanan raporda, Mossad’ın Irak’a komşu olan ülkelerde casusluk faaliyetleri yaptığını belirtilmesi ve K. Irak’taki Kürt milislere her türlü yardım ve desteği vermesi Türkiye açısından belki de en çarpıcı olanı. Raporda Kürt milislere yapılan yardımların Irak’taki diğer gruplara karşı kışkırtma amacının gereği olarak gösteriliyor.
Mossad’ın Kürtlerin olduğu bölgede kurduğu istihbarat merkezleri İsrail hakkında ortaya atılan iddiaları giderek doğruluyor. İsrail’in Bağdat merkezli bir Irak yerine, Kuzey Irak’tan yönetimi olan bir devlet istediği yolundaki iddialar raporda yer almamasına rağmen güçleniyor. Mossad Kürtlerle olan yoğun ilişkisini kendi raporunda doğruluyor. Mossad’ın çevre ülkelerle ilgili casusluk faaliyetlerinin gerçekleştirmesi ise Türkiye, İran, Suriye’deki ayrılıkçı Kürt hareketlerinde İsrail’in parmağı olduğunu gündeme getiriyor.
Sonuç olarak önceki özel haberimizde yapılmaya çalışılan tespitler kaynaklarla giderek doğrulanıyor. Bu yüzden Türkiye’nin önemli dengeleriyle nasıl oynandığı, kimlerin oynadığı, barış ortamının değil kanlı bir savaş meydanı isteyenlerin gerçek amaçları ortaya çıktıkça önümüzdeki sis perdeleri giderek aralanacak!
OSMAN SERHAT