Irak'a ölümüne ihracat

Irak’ta bugüne kadar 13 Türk şoför öldürüldü, 10 şoför de hala rehin tutuluyor. Buna rağmen Irak’a ayda 40 bin Türk kamyonu gidiyor. İhracatçılar dertli mi dertli

Ölümüne’ ticaret Irak’ta bugüne kadar 13 Türk şoför öldürüldü, 10 şoför de hala rehin tutuluyor. Buna rağmen Irak’a ayda 40 bin Türk kamyonu gidiyor. Nakliyeciler, 9 ayda 1.3 milyar dolarlık mal ihracının yapıldığı bu pazarın kaçırılmaması gerektiğini söylüyor. Uluslararası Nakliyeciler Derneği, kamyonların Kuzey Irak’tan güneye inmemesi gerektiğini savunurken, Türk-Irak İş Konseyi, taşımacılığın Kuzey Irak’a çekilmesinin Türkiye’de nakliyeciliği bitireceğini iddia ediyor. NTV’nin bölge muhabirlerinin derlediği bilgilere göre, Irak’ta bugüne kadar en az 13 şoför öldürüldü, rehin alınanlardan 17’si serbest bırakıldı, biri kayıp, 10 şoför de hala rehin tutuluyor. Hükümetten, ölü, kayıp ve rehinelerin toplam sayısı hakkında bugüne kadar resmi bir açıklama yapılmış değil. Bu konuda sağlıklı bilgilerden de yoksun oldukları anlaşılıyor. “PAZAR KAYBEDİLMEMELİ” İşadamları ve nakliyeciler ise Irak’ta pazarın büyük olduğunu ve taşımacılığın sürdürüleceğini söylüyor. Eylül ayı verilerine göre, Türkiye ilk 9 ayda Irak’a 1.3 milyar dolarlık mal ihraç etti. İhracatın ana yükünü bölgeye ayda 40 bin sefer yapan nakliyeciler çekiyor. Kaosa rağmen Irak’ta çalışmaya devam eden uluslararası nakliyeciler, ülkedeki belirsizlikten yakınıyor. Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Çetin Nuhoğlu, “Irak’ta birşeyler yanlış gitti, yanlış planlandı. Bilmediğimiz bir oyun planlanıyor ve bunu çözemedik hala. Şartlar o kadar hızlı gelişiyor ki Irak’la ilgili politika oluşturamıyor, strateji geliştiremiyoruz. Belirsizliğe taşıma yapıyoruz. Ancak bunu yapmaya devam edeceğiz. Hiçbir şoförünün ölümüne müsaade etmeyeceğiz” dedi. Sürücülerin can güvenliği için kamyonların Kuzey Irak’tan güneye inmemesi gerektiğini belirten Nuhoğlu, “Zaho-Dohuk hedeftir bizim için. Oralara taşımakta problem yok” diyor. 50 KM.’DE BİR TERMİNAL Türk-Irak İş Konseyi Başkanı Ercüment Aksoy ise bu görüşe karşı çıkıyor. Bağdat’a kadar taşımacılık yapılabilmesi için bazı önlemler alınabileceğine dikkat çeken Aksoy, 420 kilometrelik Musul-Bağdat karayolunda her 50 kilometreye bir terminal kurulabileceğini, böylece riskin en aza indirilebileceğini belirtiyor. Irak’ın kamyon filosunu artırdığına dikkat çeken Aksoy, “Bütün kargoyu Iraklılara vermek, savaş bittikten sonra Türkiye’de kamyonculuk müessesinin bitmesi anlamına gelir” diyor. Kamyonculara yönelik saldırıların siyasi gerekçesi olmadığını savunan Aksoy, kaçırma olaylarının yüzde 99’unun fidye amaçlı olduğunu belirtiyor. ntv-msnbc