Fil Suresi'nde anlatılan olaya göre, ebabil kuşları attıkları taşlarla bir fil ordusunu yeniyor. Iraklılar savaşta mucizenin tekrarlanacağına inanıyor.
Abone olEbabil kuşları filleri nasıl bozguna uğrattıysa, Iraklılar da ABD ve müttefik güçleri öyle bozguna uğratacağına inanıyor. 8 gündür süren bombardımana direnen Irak halkına adeta güç veren bu inanç, kaynağını Kuran'ın 105'inci suresinden alıyor. Son günlerde Bağdat'ta dillerden düşmeyen Fil Suresi şöyle: 1) Görmedin mi ne yaptı Rabbin fil yaranına. 2) Tuzaklarını boşa çıkarmadı mı onların? 3) Gönderdi üzerlerine sürüler halinde ebabil kuşu. 4) Atıyorlardı onlara kurumuş çamurdan damgalı taş. 5) Nihayet onları yenilmiş ekine çevirdi. Kur-an'da anlatılan olay Surenin İslam kaynaklarına göre "ibret verici" ana fikri, "Allah'ın zalimlere karşı zayıflara, ezilenlere yardımcı olduğunun mucizevi işareti." Sureye konu olan olay ise, İslam Ansiklopedisi'nde şöyle anlatılıyor: "Habeşistan'ın Yemen Valisi Ebrehe, San'a'da büyük bir tapınak yaptırdı. Gayesi, Kabe hacılarını buraya çekmekti. Fakat Kinare kabilesinden bir veya birkaç kişi geceleyin bu tapınağa girerek burayı pisledi. Buna son derece kızan Ebrehe büyük bir ordu hazırladı. Bu muazzam ordunun karşısında kimse dayanamazdı. Geçtiği yerlerde her önüne çıkanı yendi. Ordusu, büyük fillerle desteklenmekteydi ve bu fillerin 'Mamut' denilen en iri olanı, karşısındakini ezip geçiyordu. Ebrehe'nin ordusuna Ashabu'l-fil (fil sahipleri) denmiştir. Bu ordu zayıf olan Kureyş'i de korkuttuktan sonra, tam Kabe'ye saldıracağı sırada Allah, ebabil kuşlarını üzerlerine gönderdi. Kuşlar ağızlarında ve ayaklarında taşıdıkları taşları askerlerin üzerine atarak bu muhteşem orduyu helak ettiler." Bu da Irak'taki inanış Elmalılı Hamdi Yazır, Fil Suresi'ni tefsirinde şöyle diyor "Kabe'yi yıkmak için gelmişlerdi de, başarılı olamadan perişan olup gitmişlerdi. Bundan dolayı kendilerine 'Fil ashabı' denilmiş ve bu sene Araplar arasında 'Fil yılı' diye bilinerek bir tarih başlangıcı edinilmişti. Filan şey fil yılında, yahut fil yılından şu kadar sene önce veya sonra oldu, diye anlatırlardı. Bu şekilde, Hz. Peygamber'in de bu fil yılında doğmuş olduğu biliniyordu ki, en sağlam rivayete göre Hz. Peygamber, bu olaydan 50 gün sonra doğmuş." Iraklılar, Miladi 571'de olan ve Yazır'ın "garip mucize" diye nitelendirdiği bu olayla, bugünkü savaş arasında inanılmaz benzerlikler kurarak adeta bir efsane yarattı. İlk benzerlik, o günkü savaşın tarafları ile bugünkü savaşın taraflarını işaret ediyor. Ebrehe ve filler, ABD ordusunu temsil ediyor. Fil, ABD Başkanı George Bush'un mensubu olduğu Cumhuriyetçi Parti'nin sembolü. Fillerin komutanı olan Ebrehe de, ABD ordusunun Irak topraklarındaki en güçlü saldırı araçlarından biri olan Abrams tankı. Filleri attığı taşlarla yenen ebabil ise, Irak'ın uzun menzilli Scud füzelerine verdiği ad. Iraklılar, savaşın tarihine de dikkat çekiyorlar. Ebrehe'nin ordusunun saldırıya geçmesiyle, ABD'nin Irak'ta bombardımana başlaması; her ikisi de Muharrem ayının başlarında meydana geldi. Ebrehe'nin amacı Kabe'ye saldırmaktı, ABD ordusunun amacı Irak'ın kalbi Bağdat'a girmek. Ancak, güneyden ilerleyen ABD ordusu, adeta Bağdat'a 80 kilometre mesafede kaldı. ABD askerlerini tutan, güneyde başlayan kum fırtınası oldu. Kur'an'daki sureden güç alan Iraklılar, kum fırtınasını da ebabil kuşlarının attığı taşların versiyonu olarak değerlendiriyor. Yazır da, Fil Suresi'ni tefsirinde, fillerin Mekke'ye üç fersah (17.286 km) uzaklıkta iken, Mamut dedikleri filin oradan ileriye gitmediğini belirterek, "planın ilk önce böyle bozulduğunu" anlatıyor. Iraklılar ayrıca, ABD'nin karada, suda giden, yenilmez tankı Abrams'ın dün güneyde, adeta ebabil kuşlarının attığı taşlar gibi, küçük silahlarla vurulmasını, zaferin ilk işaret olarak yorumluyor. Ve çiçek rivayeti Elmalılı, tefsirinde, Fil Vakası'na ilişkin önemli bir rivayete de işaret ediyor ve bu rivayet de bugünkü savaş başlamadan önce çok konuşulan ve halen korkusu süren "çiçek bombası" ihtimaliyle çakışıyor. Yazır, ebabil kuşlarının, attığı taşların aynı zamanda çiçek hastalığı mikrobu taşıdığını, ilk kez o tarihte ortaya çıkan çiçekten, düşmanın kırıldığının rivayet edildiğini anlatırken, bu rivayetin başka kaynaklarca doğrulanmadığının altını çiziyor. Yazır'a göre, taşların atılmasıyla meydana gelen morartılar, o dönemde 'çiçek' kelimesiyle ifade edilmiş olabilir. Kaynak : Sabah