Son günlerde tartışılan konser iptalleriyle ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, katıldığı programda konuştu. Soylu, "Şimdi son günlerde 'İşte sanatçılara engel konuluyor.' Bu olan olaylar benim dışımda bir kere" dedi.
Abone olDiyarbakır'a ziyarette bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TRT Kurdî’de konuk olduğu bir programda son günlerde sanatçıların konserlerinin yasaklanması ve iptal olmasına ilişkin konuştu.
İptal kararlarının kendisiyle alakalı olmadığını söyleyen Soylu, "Bu olan olaylar benim dışımda bir kere. Şunu ayırmamız lazım. Elbette ki kimsenin şarkısının dili sebebiyle, Arapça söyleyebiliyor mu, Kürtçe de söylüyor, söylemeye devam ediyor. Orada terörden kaynaklanan bir irtibat görülmüşse birtakım hassasiyetlerin oluşmasını yok görmemek lazım" dedi.
Soylu'nun açıklamalarında ilgili bölüm şöyle:
"Şimdi son günlerde 'İşte sanatçılara engel konuluyor.' Bu olan olaylar benim dışımda bir kere. Şöyle bir şey var, şunu ayırmamız lazım. Elbette ki kimsenin şarkısının dili sebebiyle, Arapça söyleyebiliyor mu, Kürtçe de söylüyor, söylemeye devam ediyor. Orada terörden kaynaklanan bir irtibat görülmüşse birtakım hassasiyetlerin oluşmasını yok görmemek lazım.
Bu bir siyasal istismardır
Kimse Kürtçe şarkı söylüyor, sanatını icra ediyor diye engelleniyor değil bu ülkede, engellenemez ama şu var. Bakın, bunu dönem dönem mahalli meselelerde de yaşıyoruz. Kürtçe yerel şarkıcılar var. Çalıyorlar mı düğünlerde? Çalıyorlar mı? Ne zaman bir reaksiyon söz konusu oluyor bazen kamu tarafından bazen de insanlar tarafından? Bu şarkılar teröre evrildiği zaman, terör propagandasına döndüğü andan itibaren, 'Bir dakika dur' diyor. Bu, bir siyasal istismardır.
Burada dilin ve sanatın bir kusuru yok. Bunu böyle görmek çok yanlıştır. Bunu Türkçe de söylese, Kürtçe de İngilizce de Arapça da söylese aynısıdır. Arapça DEAŞ propagandası yapsa ben müsaade mi edeceğim veya vatandaş müsaade mi edecek?
Kimse dilinden ve sanatından dolayı ötekileştirilemez
Allah rızası için böyle bir şey söz konusu değil. Kimse dilinden, sanatından dolayı ötekileştirilemez ama teröre karşı geçmişte bir irtibat, iltisak görülmüşse burada halkın, vatandaşın veya kurum ve kuruluşların, birtakım ticari müesseselerin, 'Ben buna izin vermiyorum' endişesini yaşamasının da terörle alakaları yok.
Şimdi yarın öbür gün diyelim ki bir yerde çıkarmadılar veya engellediler veya 'Ben izin vermiyorum' dedi ama şunu düşünün, bu, sadece terörle ilgili de değil, başka bir saikle de buna bir kişi kendi arzusuyla izin vermiyor olabilir ama terörle ilgili izin vermemesi meselesini de ortaya koyabilir."