BIST 10.013
DOLAR 35,43
EURO 36,48
ALTIN 3.050,09
HABER /  GÜNCEL

İntihar eylemcisinden şok itiraflar

Başbakanlık önünde intihar girişiminde bulunan emekli Astsubay Cengiz Baloğlu, intihar girişiminden Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'nü sorumlu tuttu.

Abone ol

Başbakanlık Merkez Binası önünde başına silah dayayarak intihar girişiminde bulunan emekli Astsubay Cengiz Baloğlu, kendisini intihar girişimi noktasına, Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'nün getirdiğini öne sürdü. Emekli Astsubay Cengiz Baloğlu, intihar girişiminin nedenlerini İhlas Haber Ajansı'na açıkyüreklilikle anlattı. Cengiz Baloğlu, konuşmadan önce, Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü girişinde yazılı Mustafa Kemal Atatürk'ün ''Mazide muktedirken bütün kuvvetiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin istikbale güvenle bakmaya hakkı yoktur'' şeklindeki sözlerini gösterdi. Yerköy İlçe Jandarma komutan vekili iken 20 yıllık hizmet süresini doldurarak yaş haddinin dolacağı tarih olan 21.08.2002 tarihine kadar beklemek üzere geçirdiği bunalımı gerekçe göstererek Jandarma Genel Komutanlığı'ndan ilişkisini kestiğini belirten Cengiz Baloğlu, yaptığı eylemin ardından basın organlarında olayın farklı yansımasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. ''58. HÜKÜMET İLE PROBLEMİM YOK'' Cengiz Baloğlu, Kendisinin 1.5 milyar lira maaş alırken geçim sıkıntısı çekiyormuş gibi gösterildiğini belirterek, ''200 milyon lira maaşla çalışanlar bana küfreder. Bu para bana kalsa böyle bir hareketi yapmazdım. Beni bu hareketi yapmaya Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'nün uygulaması neden oldu. Benim bu hareketimin Türk Silahlı Kuvvetleri ile herhangi bir alakası yok. 58. Hükümet ile de herhangi bir problemin yok. Benim problemim devletle ve kurumu olan Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ile ilgili'' dedi. Emekli Sandığı'nın kendisinin vergi mükellefi olmasını gerekçe göstererek 2829 sayılı kanunun 12. maddesi gereğince 13.5 milyar lira olan ikramiyesini ödemediğini belirten Baloğlu, Bağ-Kur'a da 3 milyar 850 milyon lira prim ödediği için bir anda 17.5 milyar lira zarara uğradığını vurgulayarak ikramiyesini alabilmek için bir emsal kararı da gösterdi. Baloğlu, Ankara 11. İdare Mahkemesine yürütmenin durdurulması istemiyle dava açtığını söyledi. 12 gün önce Ankara'ya iş bulmak amacıyla geldiğini belirten Baloğlu, aramaları sonucunda geçimini sağlayacak herhangi bir işe giremediğini ifade etti. ''Ordudan ayrılırken gerekçe olarak gösterdiğiniz bunalımınız ne idi?'' sorusu üzerine Baloğlu, ''Kendi kişisel bunalımım. O konunun ayrıntılarına girmek istemiyorum. Emeklilik haklarım saklı kalmak üzere istifa ettim'' karşılığını verdi. ''GIRTLAĞIMA KADAR BORCA GİRDİM'' ''Mahkeme kararını niçin beklemediniz ?'' sorusuna Baloğlu, ''Gırtlağıma kadar borcun içine girdim, sesimi bu şekilde duyurabileceğimi düşündüm. Her şeyin bittiği bir noktaya geldim. Başka çarem kalmadı'' diye karşılık verdi. ''Ben artık Ankara'dan ne olursa olsun bir şeyler yapıp dönmek zorunda hissettim. Beni azmettiren kesinlikle olmadı. Kendi irademle gerçekleşen bir olaydır. Her türlü soruşturmaya hazırım'' diyen Baloğlu, konunun vicdan azabı boyutunu hiç düşünmediğini belirterek şöyle konuştu: ''Devletin yaklaşımı daha sıcak olmalı, insanların haklarının verilmesi yönünden, 20 yıl hizmet ettim, dosyamda en ufak bir leke yok, 9 vilayet ve 3 şark görevi yaptım. 20 yıllık çalışmama karşılık bu olmaması gerekirdi.'' ''ÇARESİZDİM'' Başına dayadığı silahın kendisine ait olduğunu açıklayan Baloğlu, Başbakanlık Merkez Binası'nın önüne gelirken de her hangi bir zorluk yaşamadığını söyledi. Yaptığı iş için ''Aptallık derecesinde bir cesaret'' gerektiğini ifade eden Baloğlu, ''Ben de bunu canı gönülden istemedim ama çaresizdim'' dedi. İnsanların sivil toplum örgütleri kurarak sorunlarını yasıtmalarını ve ilgili makamların da bu örgütlerin görüşlerini dikkate almalarını isteyen Baloğlu, ''Ben yaptığım eylemi kimseye tavsiye etmiyorum. İki çocuğum var, arkadaşları ne gözle bakacak, ne sorular soracak'' diye konuştu. ''30 MİLYAR LİRA BORCUM VAR'' Borçlarını ödeyebilmek için alacağı ikramiyeye güvenerek tefeciden 7.5 milyar lira borç aldığını açıklayan Baloğlu, bu borcu Haziran 2003 tarihinde 19 milyar lira olarak ödeyeceğini söyledi. Kasım krizi sırasında işyerini sürdürmek için yakınlarından aldığı borçlarla birlikte toplam borcunun 30 milyar lirayı bulduğunu belirten Baloğlu, tek suçunun işyeri kurarak vergi ödemek olduğunu öne sürdü. Sorununu anlatmak için Genelkurmay Başkanlığı'na, Jandarma Genel Komutanlığı'na ve Emekli Astsubaylar Derneği'ne dilekçeler verdiğini belirten Baloğlu, ailesinin eylemi duymasının ardından kahrolduklarını ve böyle bir olayı tasvip etmediklerini söyledi. İzmit Gölcük'te oturduğunu ve günde 2-3 milyon lira gelir getiren bir dükkanının olduğunu söyleyen Baloğlu, eylemin nereye varacağını o an bilmediğini belirterek, ''Silahın ağzına mermi verip vermediğimi ve ne söylediğimi hatırlamıyorum'' dedi.