BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

İnsanlı hava araçları alınıyor

Hükümet insansız hava araçlarının yetersizliğinden kaynaklanan Uludere faciasının yaşanmaması için harekete geçti.

Abone ol

TSK emrine verilmek üzere 5 adet insanlı hava aracı alınıyor. İnsanlı Hava Araçları'nın merkez üssü de Batman olacak. Aynen İHA'larda olduğu gibi.

32 vatandaşın hayatını kaybettiği Uludere faciası sonrası gözler heronlara çevrildi. İsrail'in heron istismarının önüne geçebilmek için yerli seçenekler devrele sokuluyor. Yenişafak Ankara temsilcisi Abdülkadir Selvi, hükümetin terörle mücadelede sivil kayıpların önüne geçmek için attığı kritik adımı taşıdı. Gazetenin manşetine taşınan yazıda önemli bilgiler mevcut. İşte Selvi'nin bugünkü yazısı:

TERÖRİSTLE SİVİLİ AYIRACAK

TSK emrine verilmek üzere 5 adet insanlı hava aracı alıyoruz. Peki bu bize ne sağlayacak? Uludere'de olduğu gibi tespit edilen grubun terörist mi, sivil vatandaş mı olduğu konusunda kuşkuya düştüğümüz zaman daha yakından görüntü almamızı ve pilotun gözlemlerinden de yararlanmayı sağlayacak.

Terörle mücadelede önemli bir yarar sağlayan İnsansız Hava Aracı Heronlar konusu kriz anlarında gündemimize giriyor. Ama karşınızdaki devlet İsrail'se Heronlarla ilgili sürecin dikkatli bir şekilde takip edilmesi gerekiyor.

Hatırlarsanız Başbakan Erdoğan, 9 Eylül tarihli konuşmasında, "İsrail'den Heronları teslim etmesini bekliyoruz" demişti. O sırada 6 adet Heronumuz tamir için bekliyordu.

İsrail'den 188 milyon dolara 10 adet Heron aldık. Öncelikli olarak Heronların teslimi sürecinde sıkıntılar yaşanmaya başladı ve 3 yıl gecikmeli olarak teslim edildi.

Sadece gecikme yaşanmadı. İnsansız hava araçları ihalesine ABD Predatör uçakları ile İsrail ise Heronlarla katılmıştı. Ancak savunma sanayiinde yerli katkı payını artırmak için, Heronlara, Aselsan'ın ürettiği, "Aselflır 300-T"nin yani tepegözün takılması şartnamede yer alıyordu. ABD, sistem bir bütün diyerek bunu kabul etmedi. Bu yüzden de ihaleyi kaybettiler. İsrail ise kabul ettiği için ihaleyi kazandı. Ama ihale kazandıktan sonra ipe un sermeye başladılar. Sistemin uyumsuzluğundan, ağır olmasından şikayet ettiler. Sonunda uçuş süreci ve irtifa konularında şartnamede düzenlemelere gidildi. 30 bin feet yüksekliği 24 bin feete indirdik. Havada kalış süresini azalttık. Ama motorların güçlendirilmesini şart koyduk. Heronlarda Rotrx-914 tipi motor kullanıyor İsrail. Avusturya'dan alıp, modifiye ederek güçlendiriyorlar.

Bu arada Dağlıca ve Aktütün baskınlarının yaşandığı dönemdi, terörle mücadelenin beklemeye tahammülü yoktu. Onun için İsrail'den 15 milyon dolara 3 adet Heron kiralandı.

İSRAİL HERONLARI KULLANDIRTMIYOR

Kiralık Heronlar düştü. Ancak önemli olan bunların motorlarının tamir edilmesiydi. İsrail'e gönderildi. Uzun süre bunların geri iadesinde sorun yaşandı.

Aldığımız 10 adet Heronun ise, biri düştü, 2'si uçmuyor. Aktif olarak 2 Heron kullanılabiliyor. Çünkü tamir için İsrail'e gönderilen 5 Heron, bize teslim edilmedi.

Boşuna korsan devlet denilmiyor İsrail'e. Bir korsanlık da burada. "Kötü komşu insanı ev sahibi yaparmış" derler. İsrail'in Heronlar konusundaki bu tutumu Türkiye'yi harekete geçirdi. Vestel ile Kale-Bayraktar grupları orta ve taktik İHA'ların üretiminde büyük mesafe kaydettiler. Türkiye bu çabaların sonucunda yabancı ülkelere insansız hava aracı ihraç eden ülke olacak. Çok umut verici çalışmalar var.

YERLİ YAPIMLARA HIZ VERİLDİ

Bir de TAI'nin çalışması var. TAI tamamen milli üretim olan insansız hava aracı, Anka'nın test uçuşlarını sürdürüyor. Bu arada bir test uçuşu sırasında çarpmanın etkisiyle Anka'nın kanadında bir hasar meydana geldi ama bu giderildi.TAI şimdi de İsrail'den alınan Heronlar konusunda devrede. Heronların bakımı ve uçuşa hazır hale getirilmesi artık TAI'nın omuzlarında olacak.

TAI 10 Herondan en az 4'ünü aktif hale getirecek. Heronlarda İsrail'in çıkardığı krizlerin yanı sıra bir başka önemli sorun var ki göz ardı ediliyor. Heronların yazılımı İsrail tarafından gerçekleşti. Biz Heronların tespit ettiği görüntüleri Batman'daki üsse aktardığını biliyoruz. Görüntüler oradan Diyarbakır'a ve Ankara'da Genelkurmay ile Milli Savunma'ya iletiliyor. Ama aynı görüntülerin İsrail'e de aktarılmadığı konusunda kesin bir bilgiye sahip değiliz.

Test uçuşları sırasında havada kaybolan Heronu İsrail'den devreye girip indirmişlerdi. Bu olay dahi İsrail'in yazılımda kendilerine bir açık kapı bıraktığının kanıtı. Aynı İsrail bu görüntüleri kendisine neden aktarmasın.

Hele bu ülkenin adı İsrail, ünvanı terörist ülkeyse. Hele bu ülke, "PKK'nın devlet aklından biri" olarak anılıyorsa. Bu arada insansız hava araçlarından insanlı hava araçlarına geçerek bazı bilgileri paylaşmak istiyorum. Zaman Gazetesi'nden Emre Soncan da haberinde bir bölümünü aktardı.

Bahar aylarının başlamasıyla birlikte terörle mücadelede önlemler artırıldı. Bunlardan birisi de "İnsanlı Hava Araçları."

Türk Silahlı Kuvvetleri emrine verilmek üzere 5 adet insanlı hava aracı alıyoruz.

Terörle mücadele için 1 adet de Emniyet Genel Müdürlüğü'ne İnsanlı Hava Aracı alınacak. Keşif ve gözetleme uçakları bunlar. Bir Türk firmasıyla anlaşma imzalandı. ABD'li Santay Air firmasından kiralık olarak alınacak.

TEKNİK ÖZELLİKLERİ

İnsanlı Hava Araçları'nın merkez üssü de Batman olacak. Aynen İHA'larda olduğu gibi.

Bunların menzili 1500 kilometre. Donanımlı olan Keşif Gözetleme uçaklarının teknik özellikleri de şöyle:

1 adet kamera-kayıt sistemi

1 adet veri bağı

1 adet de görüntü aktarma istasyonu.

Bu görüntüler aktarıldıktan sonra kıymetlendirme ve talimatlandırma gibi üniteleri de bulunacak. Bunların insansız hava araçlarından farkı, içinde bir pilotun bulunması.

Peki bu bize ne sağlayacak?

Uludere'de olduğu gibi tespit edilen grubun terörist mi, sivil vatandaş mı olduğu konusunda kuşkuya düştüğümüz zaman daha yakından, daha detaylı görüntü almamızı ve pilotun gözlemlerinden de yararlanmayı sağlayacak.

Terörle mücadele böyle bir şey işte.

Milyon dolarlar bir çırpıda harcanıyor.

PKK gibi bir sorunla mücadele ediyoruz. Terörle mücadelede elektronik sistemlerden yararlanılması gerektiğine inanıyorum. Ama sorunu sadece bu tür yöntemlerle çözemeyeceğimiz aşikar.

Parmakları tetiğe dokunmaktan uzaklaştırabilirsek, tüm bu sistemlere milyar dolarlar aktarmamıza gerek kalmayacak.

Silahlı mücadele için harcadığımız enerjinin onda birini silahsız mücadele için harcayabilsek, mesafe alacağımıza inanıyorum.

Kim bu sorunun çözümü kolay diyorsa, yalan söylüyor. Zor ama bir o kadar da gerekli.

Kürt sorunu çözülmeden Türk'e huzur yok.