BIST 9.886
DOLAR 35,24
EURO 36,69
ALTIN 2.961,75
HABER /  GÜNCEL

İnsan Hakları'ndan AB'ye ince mesaj

Kopenhag kriterlerinde yer almayan ancak AB'nin yeni şart olarak sunduğu Kıbrıs sorunu New York merkezli İnsan Hakları Gözlem Örgütü'nün gözünden kaçmadı.

Abone ol

New York merkezli İnsan Hakları Gözlem Örgütü, Türkiye'yi, Avrupa Birliği üyeliği yönünde ilerleyebilmek için başlattığı reformları hızlandırmaya çağırdı. Bu çağrı, Örgüt temsilcilerinin geçen hafta Ankara'da yaptığı görüşmeler sırasında hükümet yetkililerine iletildi. Bu görüşmelerde İnsan Hakları Gözlem'i temsil eden Örgüt Başkanı Kenneth Roth, New York'a dönüşünde Amerika'nın Sesi Radyosu'nun sorularını yanıtladı. Kenneth Roth, Türkiye'ye bu ziyareti, Türkiye - Avrupa Birliği ilişkilerinde son derece önemli bir döneme girildiği sırada yaptıklarını söyledi: "Avrupa Birliği, Türkiye'ye, Birliğe girme konusunda görüşme tarihi verip vermeyeceğini Aralık 2004'de kararlaştıracak. Birlik, bu kararı üzerinde başlıca etken olarak, Türkiye'nin, Avrupa Birliği'nde uygulanan insan hakları standartlarına uyup uymadığına bakacağını açıkça belirtti. Biz de hükümeti bu yönde teşvik amacıyla gittik." Kenneth Roth, Türkiye'de son zamanda çıkartılan reform yasaları ve hükümetin bu konudaki söylemini memnunlukla izlediklerini belirtti ve örnek olarak, ölüm cezasının kaldırılmasını, işkenceye imkan veren habersiz olarak gözaltında tutma uygulamasına son verilmesini, ifade özgürlüğünü kısıtlayan bazı yasaların kaldırılmasını, azınlık dillerinde yayın ve özel kurslara imkan veren yasanın çıkarılmasını saydı. Ancak bütün bu alanlarda yeni yasaların gerçekten uygulanmasının önemli olduğunu belirten İnsan Hakları Gözlem Başkanı şöyle devam etti: "Uygulama henüz belli değil. Biz, hükümeti bu yasaları bir an önce uygulaması için teşvik ediyoruz ki, Aralık 2004'de Avrupa Birliği, Türkiye'yle ilgili kararını verirken son bir yılda bu reformların sadece sözde kalmadığını, gerçekten uygulandığını görsün. Bu yapıldığı takdirde, Birliğin, Türkiye'ye görüşme tarihi vermekten başka bir tercihi olamaz..." İnsan Hakları Gözlem Örgütü Başkanı, görüştükleri hükümet yetkililerinin, uygulamanın gecikmesinin nedenleri konusunda açıkça bir şey söylemediğini ancak ordunun bazı reformlar konusunda itirazı olduğunu, güçlü laiklik ve milliyetçilik geleneğinin, bazı reformlara bürokrasi içinde direnişin sürmesine neden olduğunu söyledi. Hükümetin, Kürtçe yayın ve dil kurslarını serbest bırakma konusunda kararlı olduğuna inandıklarını belirten Roth, yetkililerin kendilerine, uygulama için sadece birkaç yönetmelik çıkarmak gerektiğini söylediklerini anlattı. İfade özgürlüğüyle ilgili durum konusunda ise Kenneth Roth şöyle dedi: "İfade özgürlüğünü kısıtlayan birçok yasa kaldırıldığı halde bazılarının hala yürürlükte olduğunu gördük. Anlamadığımız bir sebeple savcılar hala, şiddet unsuru içermediği halde muhalif görüş dile getirenler hakkında dava açıyor. Bunların çoğu yargıçlar tarafından reddediliyor ama savcılar, böylece insanları taciz ediyor. Ayrıca polisin barışçı gösterileri şiddet kullanarak dağıttığını, geçmiş yıllardaki açıkça işkence uygulaması azaldığı halde, gözaltında dayak ve başka şekillerde kötü muamelenin devam ettiğini gördük." Kenneth Roth, bu durumu önlemek için de karakol ve hapisanelerin, yerel yöneticilerin, savcıların ve sivil toplum örgütlerinin denetimine açılması gerektiğini söyledi. İnsan Hakları Gözlem Örgütü Başkanı, görüşmeleri sırasında hükümet yetkililerinden bu konularda olumlu karşılık gördüklerini, direniş görmediklerini, ancak reformları uygulamak için 2004 yılı Aralık ayına kadar beklemenin yanlış olduğu, konunun acil nitelik taşıdığı mesajını vermek istediklerini bildirdi. Kenneth Roth, Avrupa Birliği'nin, Türkiye'yi ciddiye almak için uygulamayı görmek isteyeceğini vurguladı. Türkiye'nin, insan hakları alanında gerekeni tam olarak yapsa bile Avrupa Birliği'ne kabul edilmeme ihtimali konusunda bir soruya karşılık, İnsan Hakları Gözlem Örgütü Başkanı şöyle dedi: "Türkiye'nin, üyelik için belirtilmiş olan tek koşulu, yani Kopenhag kriterlerini tam olarak uygulama koşulunu yerine getireceğini umarım. Kopenhag kriterleri de sadece insan haklarıyla ilgili. Türkiye için bahsedilen kriterler, insan haklarına saygı, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve azınlık haklarına saygı. Hepsi bu kadar. Kopenhag kriterlerinde Kıbrıs ya da başka siyasi koşullardan bahsedilmiyor. Türkiye insan hakları reformlarını uyguladığını gösterirse, Avrupa Birliği'nin de sözünü tutacağını umarım." İnsan Hakları Gözlem Örgütü Başkanı Kenneth Roth, Avrupa Birliği'nin, istediği koşulları yerine getirmiş bir Türkiye'yi kabul etmesinin, Avrupa için de yararlı olacağını, demokratik ve müslüman nüfuslu bir ülkenin Avrupa içinde yeralmasının, bütün dünyaya, İslam ve demokrasinin birarada yaşayabileceği şeklinde güzel bir mesaj teşkil edeceğini söyledi. Kaynak: Voice of America