Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, İnsan Hakları Kurullarının sivilleştirileceğini açıkladı.
Abone olDışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, İnsan Hakları Kurullarının sivilleştirileceğini açıkladı. Gül, Türkiye'nin Louzidou davasında uzlaşmacı bir tavır sergilediğini belirterek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM), Türkiye'nin tazminatı Çarşamba gününe kadar ödemesi yönündeki kararının 4. ara karar olduğunu ifade etti. İnsan Hakları Üst Kurulu, Başbakanlık Merkez Bina'da toplandı. Gül'ün başkanlığındaki toplantıya, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer, Avrupa Birliği (AB) Genel Sekreteri Murat Sungar, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanı Vahit Bıçak ile Adalet, İçişleri, Dışişleri, Milli Eğitim, Sağlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları Müsteşarları katıldı. Toplantı öncesinde bir açıklama yapan Gül, İnsan Hakları Üst Kurulu'nun 91. toplantısını yaptıklarını hatırlatarak artık insan haklarının evrensel standartlara kavuştuğunu, hiçbir ülkenin 'benim olağanüstü, özel insan hakları standartlarım var' deme hakkına sahip olmadığını belirtti. Dünyanın neresinde insan hakları ihlali varsa oraya herkesin müdahale hakkı bulunduğunu vurgulayan Gül, bugün Türk Anayasası'nın insan haklarına saygılı olmayı bir emir haline getirdiğini anlattı. AB süreci içinde Türkiye'in olağanüstü işler yaptığını kaydeden Gül, reformlar çıkartıldığını ve bunların en işi şekilde uygulanmasının takip edildiğini söyledi. İnsan Hakları Üst Kurulu kapsamında il ve ilçelerde toplam 930 insan hakları kurulu oluşturulduğuna işaret eden Gül, bu kurullar vasıtasıyla insan hakları standartlarının Türkiye'de geçerli olmasına çalışıldığını ifade etti. Bugünkü toplantıda İnsan Hakları Üst Kurulu'nu ve insan hakları kurullarını daha etkin bir şekilde çalıştırmak için bazı tedbirlerin alınması ve bazı yönetmeliklerin değiştirilmesini görüşeceklerini söyledi. Bu kurulların daha çok sivilleştirileceğini, odaların ve sivil toplum örgütlerinin katılımının daha çok sağlanacağını belirten Gül, bu konuda çok daha etkin çalışmayı öngördüklerini vurguladı. Gül, ''Hükümetimiz bu konuda çok kararlıdır. Bütün bunlar AB sürecinin bir parçasıdır ama AB sözkonusu olmasa bile evrensel anlayış çerçevesi içinde insan hakları standartlarının ülkemizin her köşesinde, herkese aynı şekilde kullanılmasında kararlıyız. Zaman zaman aksaklıklar olsa da bunlara müdahele edilmektedir. Ama son senelerde giderek olağanüstü bir iyileşme de sözkonusu olmuştur. Biz bunu sürekli bir görev olarak gördüğümüz için her türlü dikkati vereceğiz ve Türk insanının çağdaş ülkelerdeki gibi her türlü insan haklarına kavuşmasını temin edeceğiz. Bu Hükümetimizin de partimizin de hepimizin de görevidir'' diye konuştu. Gül açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Gül, 'İnsan hakları kurulları, üye yapıları değiştirilerek mi sivilleştirilecek?' sorusu üzerine kurulların yapısının tekrar gözden geçirileceğini, kurullara üye olan dernekler ile kamu görevlilerinin tekrar gözden geçirileceğini ve kurulların daha rahat, daha özgür, daha serbest ve daha etkin çalışabilmesinin, gerektiğinde aksaklıkların rahat konuşulabileceği ortamların temin edileceğini söyledi. 2003 yılında bu kurullara kaç başvuru yapıldığı sorusu üzerine Gül, bununla ilgili bilgi notlarının daha sonra dağıtılabileceğini belirterek, ''Ama şu bir gerçek ki giderek daha etkin hale gelmeye başlamıştır. Birçok olaylara müdahele edilmektedir. Birçok olayların arkası takip edilmektedir. Bunları neticesi de görülmeye başlamıştır. Giderek şikayetler de daha da azalmaya başlamıştır. Burda önemli olan şey şu: Hükümet'in ve ülkenin, bütün kurumlar olarak hepimizin kararlılığını göstermektir. Yoksa hiçbir insan topluluğunda insanlara işkence etme, insanların temel hak ve hürriyetlerini kısıtlama eğilimi olamaz. Ama zaman zaman yönetimlerden kaynaklanan davranışlar sözkonusu olabilir. Bunlar insanların tabiatı olamaz. Bunları yok etmek ülkelere, hükümetlere, devletlere, kamuya aittir. Burda kamunun kararlılığını, Hükümetimizin kararlılığını gösteriyoruz. Türkiye, evrensel anlamda insan haklarının en iyi şekilde gerçekleştirildiği bir ülke olacaktır'' şeklinde konuştu. Gül, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Kıbrıs Rum Kesimi vatandaşı Titina Louzidou'nun Türkiye aleyhine açtığı tazminat davası sonucunda Türkiye'nin ödemeye mahkum edildiği tazminatı önümüzdeki hafta çarşamba gününe kadar ödenmesini istediğinin hatırlatılması ve bu konunun nasıl çözüleceğinin sorulması üzerine şunları söyledi: ''Bu konuda Türkiye önemli adımlar atmıştır. Uzlaşmacı bir tavır göstermiştir. Mahkemenin aldığı bu 4. ara karardır. Görüşmeler devam edecektir''.