BIST 9.667
DOLAR 34,64
EURO 36,46
ALTIN 2.919,81
HABER /  GÜNCEL

İngiltere'de internete ek kısıtlama tartışılıyor

İngiliz hükümeti, 'terörizm' propagandası içeren yurtdışı kaynaklı internet içeriğini engellenmesinin yollarını arıyor. Girişimi eleştirenler ise Türkiye'de yapılan gösterileri örnek gösteriyor.

Abone ol

İngiliz hükümeti, 'duyarlı' gençlerin radikalleşmesine yol açacak, köktenci fikirler aşılayan internet sitelerini engellemeyi tartışıyor.

İngiltere İçişleri Bakanlığı, yurtdışından yüklenen şiddet içerikli görüntülere erişim sağlamamaları konusunda internet şirketleriyle görüşmeler yürütüyor.

Bakanlar özellikle, Suriye'deki cihatçıların tehdit yaratmasından endişe ediyor.

Bir bakan BBC'ye yaptığı açıklamada, Suriye'deki Beşar Esad rejimine karşı savaşan gruplar içinde 2 bin civarında Avrupalı bulunduğunu ve bunların 200 kadarının İngiliz güvenlik birimleri tarafından tespit edildiğini hatırlattı.

'Terör' endişesi

Birleşik Krallık topraklarına dönen bu savaşçıların gençleri radikalleştirerek "terör eylemlerine" yönlendirmesinden endişe ediliyor.

Mevcut uygulamaya göre, polis ve Kraliyet Savcılığı, internete yüklenmiş olan videoların kaldırılmasını talep edebiliyor.

Bu çerçevede, Şubat 2010'dan bu yana, "terörizm içerikli" olduğu belirtilen 21 binden fazla içeriğin kaldırıldığı belirtiliyor.

Polis veya savcılığın yasadışı olduğunu belirlediği içerik, okullar ve hastaneler gibi kamu kuruluşlarında engelleniyor. Ancak yürürlükteki uygulamaya göre, sıradan kullanıcılar bu kapsamda değil.

Yetkillierin, kaynağı yurtdışında olan sitelere karşı harekete geçmesinin ise zor olduğuna dikkat çekiliyor.

Eski Güvenlik Bakanı James Brokenshire şöyle diyor: "Yurtdışından yüklenen fakat Birleşik Krallık yasalarına aykırı olan materyallerin daha iyi kısıtlanmasına çalışacağız ve aile dostu filtrelere dahil edilebilecek diğer zararlı içeriğin tanımlanmasına yardımcı olacağız."

Türkiye örneği

Brokenshire örnek olarak, internetteki çocuk istismarı görüntülerine erişimin bloke edilmesini gösteriyor.

Büyük Birader İzleme (Big Brother Watch) örgütünden Emma Carr ise şu eleştiriyi getiriyor: "İnternette neyi görebileceğimize karar verenler politikacılar ve devlet memurları olmamalı. Eğer içerik engellenecekse, bunun yapılmasının zorunlu ve orantılı olmasına bir mahkeme karar vermeli."

Carr ayrıca, Türkiye'de son günlerde yaşanan gönderme yapıyor: "Türkiye'de halk internette ifade özgürlüğü ve hükümet sansürü ile ilgili olarak sokaklara dökülürken, bu mesele dünya çapındaki baskıcı rejimler tarafından istismar edilmeyecek şekilde ele alınmalı."