İngiliz Daily Mirror gazetesi Toni Blair'i yerden yere vururken Batı’da savaş aleyhtarlığının bayraktarlığını yapıyor.
Abone olGazete müthiş bir performans sergiliyor. Gerek kendi başbakanları Tony Blair’e gerekse W. Bush’a adeta savaş açtı. Her gün birinci sayfasından savaşan ikiliye ateş püskürüyor. Aşağılıyor, hakaretler yağdırıyor. Önceki gün Bağdat’a düşen bombanın dehşetinden gözyaşı döken insanların altına ABD Başkanı Bush’un gülen bir fotoğrafını koyan gazete “O buna bayılıyor” diye yazmıştı. Dün de Guantanamo’daki Müslüman esirleri gündeme getirdi. Kapağında yer verdi. Amerikan’ın Irak’taki esirlerini de kapağına koyarak mukayese etti ve “İĞRENÇ.. Amerika Guantanamo’daki esirlere böyle davranırken ne cehenemdeydi?” diye sordu... Başyazısında, “Savaş hiçbir zaman iyi değildir, ama bu seferki çabucak cehenneme döndü...” diye yazdı. Öte yandan gazete yazarlarıyla da inanılmaz bir muhalefet sergiliyor. Paul Routledge İngiliz Başbakan’ına hitaben “İşin bitti Tony! Seni Bush da sattı” dedi.. Yazıda özetle şöyle denildi: “Artık bitti Blair devri sona doğru yaklaşıyor. Başbakan tüm kredibilitesini yok etti. Amerikalılar bile onu terk etti. En iyi arkadaşınız olarak bildiğiniz kişi sizi satarsa bilmelisiniz ki zamanınız dolmuştur. Şu an size böyle gelmeyebilir, çünkü Blair başbakan olarak konuşmayı başarabilen birisi. Konuşmasında ne kadar başarılı bir sahtekâr olduğunu gösteriyor. Fakat sen amcan Paul’ü dinle; artık bitti. Bunu kemiklerimde hissediyorum. Parlamento üyeleri de farklı konuşmuyor. Ne var ki hâlâ güçlü gözüküyor. Hükümdarlar da böyle olmadıkları güne kadar da güçlü gözükürler. Tıpkı Yunanistan’daki Albaylar Cuntası, Endonezya’nın eli kanlı diktatörü General Suharto ve ABD’nin kuklası Filipinli Ferdinand Marcos gibi, biliyorum çünkü oradaydım... Blair çürümüş yönetimini birkaç ay daha sürdürür. Eğer biraz utanması varsa, partisini ve hükümetini uzun bir yaşam savaşına maruz bırakmadan çekilir.” başlıklı yazıda ise şöyle denildi: Savaş hiçbir zaman iyi değildir, ama bu seferki çabucak cehenneme döndü... Geçen gün Bağdat’ta pazaryerinde yaşananlar sadece oradaki insanlar için bir felâket değildi aynı zamanda ABD ve ingiliz savaş çabası için de bir felâketti. Elbette savaş zamanı bazı şeyler yanlış gidebilir. Kendi birliklerimiz birbirini vuruyor. Ama günlük yaşamlarını sürdürmek için dışarı çıkan sivil halkı öldürmek kuşku içindeki dünyaya verilecek en kötü mesaj. Bu her işi yüzüne bulaştıran, George W. Bush’tan yine iğrenç bir performanstı. Bir kere daha o insanların kendi teşviki sonucu öldüğünün farkında değildi. Hatta görevde öldürülen askerler için acısını ifade ederken iyi bir alkış almayı ummaktan başka bir şey yapmıyor gözüküyordu.Irak’a saldırıyı destekleyen Bay Başbakan (Tony Blair) bile orada neler olduğunu gördükten sonra dehşete düşebilecektir. Savaşta kötü şeylerin olabileceği onların korkularını azaltmaz. Bilinmelidir ki Saddam Hüseyin’den bu kadar nefret edilmesinin sebebi zaferlerini vahşet ve kıyımla gerçekleştirmesidir.