İran'da esir alınan tek kadın asker halkın gerçekleri öğrenmesi için The Sun gazetesine konuştu.
Abone olİngiltere Kraliyet donanmasının İran tarafından 13 gün süreyle gözaltında tutulan 15 askeri arasında bulunan tek kadın Faye Turney, İran televizyonunda gösterilen itiraf mektuplarını yazmaya zorlandığını öne sürdü ve bu mektupları yazarken kendisini vatanına ihanet etmiş gibi hissettiği söyledi.
İran'da yaşadıklarını The Sun gazetesine ve televizyon kanalı ITV'ye anlatan
Turney, hikayesini basına satma kararına da, "halkın gerçekleri öğrenmesi
isteğini" gerekçe gösterdi. Turney, "Aslında bana konuşmam karşılığında çok daha büyük paralar teklif edildi, ama ben bu tekliflerin en yükseğine gitmedim. Ben asıl anlatmak istediklerimi en iyi ifade edeceğini bildiğim için The Sun'ı tercih ettim" dedi.
Arapça yayın yapan İran televizyonu El Alam'da yayımlanan, ABD Başkanı
Geroge Bush ve İngiltere Başbakanı Tony Blair'i suçlayan mektupları yazmak için İranlı yetkililer tarafından zorlandığını söyleyen Turney,kendisine, aksi takdirde casuslukla suçlanacağı tehdidinde bulunulduğunu öne sürdü.
Turney, "Benden ABD ve İngiltere güçleri hakkında eleştirel bir dil kullanmam istendi ve kendimi vatanıma ihanet etmiş gibi hissettim" dedi.
İki haftalık esareti boyunca geceleri uykusunda bile ağladığını belirten Turney, kendisine psikolojik baskı çerçevesinde ülkesi için ölme ve bir daha
kızını hiç görmeme ihtimali hakkında ne düşündüğünün sorulduğunu, kendisine tabut hazırlanması için ölçü alındığını söyledi.
İranlıların kendisini diğer askerlerden ayırarak, "Bir tek seni elimizde tutuyoruz, diğerlerini serbest bıraktık" dediklerinde moralinin çöktüğünü anlatan Faye Turney, yaşadığı yalnızlık duygusunun kendisine ağır geldiğini belirtti.
Bu arada, 15 denizcinin en genci olan Arthur Batchelor da Daily Mirror
gazetesine konuştu. Batchelor, İranlıların elinde olmayı bir kabusa benzetti ve geceleri hücresinde bir bebek gibi ağladığını anlattı.
Batchelor'ın aksine askerlerden 26 yaşındaki Felix Carman ve Chris Air, İran'da yaşadıklarını para karşılığında anlatmayı asla düşünmediklerini, ancak bunu yapanlara da kızmadıklarını söylediler.
Öte yandan, askerlerin para karşılığında hikayelerini basına anlatmalarına
olanak sağlayan kararı imzalayan Silahlı Kuvvetlerden sorumlu Savunma Bakan Yardımcısı Des Browne ve hükümete yönelik muhalefetin sert eleştirileri sürüyor.
Eleştirilere katılan şehit aileleri de, kendi çocukları ülkeleri için ölürken, bazı askerlerin askerlik görevleri sırasında yaşadıkları üzerinden para
kazanmalarının kabul edilemeyeceği görüşlerini dile getirdi. 19 yaşındaki kızı
Elenor Dlugozs'u Irak savaşı sırasında kaybeden Sally Veck, Savunma Bakanlığını askerlere hikayelerini satma izni verdiği için eleştirirken, "Eğer bir askerseniz ülkeniz için her şeyi yaşamak görevinizdir. Yaşadıklarınız üzerinden para kazanmaya kalkışmak gibi bir hakkınız olamaz" dedi.