İngilit futbol dergisi FourFourTwo Şubat sayısını FB-GS derbisine ayırdı. dergide Atatürk'ün tuttuğu takımdan Souness'in diktiği bayrağa kadar birçok konu yeralıyor.
Abone ol'FourFourTwo', şubat sayısında Galatasaray-Fenerbahçe derbisine beş sayfa ayırdı. 'Boğaz'ın derbisi' başlıklı yazıda Atatürk'ün tuttuğu takımdan, Souness'ın diktiği bayrağa kadar pek çok konu yer aldı İngiliz futbol dergisi 'FourFourTwo' şubat sayısında Galatasaray ve Fenerbahçe arasındaki ezeli rekabete geniş yer ayırdı. Dergi, ligin ilk yarısında iki takım arasında oynanan derbi maçı ekseninde Türk futbolunun ve 'üç büyükler'in fotoğrafını çekiyor. Yazının başında ve sonunda üzerinde durulan konu derbi maçlarında konuk takım taraftarlarının stadyumlara alınıp alınmayacağı tartışması. Genel görüş her iki takımın taraftarlarının da maçları izleyebilmesi yönünde. Yazının sonlarına doğru Beşiktaş maçına Siyah-Beyaz giyinerek gizlice giren Fenerbahçe taraftarları da yazıdaki yerini almış. Taraftarların farkı nerede? Derbinin tarihsel açıdan durduğu yeri anlamak için 'üç büyüklerin' Türk futbolunda tuttuğu yeri bilmek önemli. Bu konuda 'FourFourTwo'da şu ifadeler yer alıyor: 'İstanbul derbileri yerel derbilerin klasik tanımlamasına uymuyor. Fakat her takımı belirlemekte sosyal sınıflar önemli bir rol oynayabilir. 1970'lerde önde gelen Türk akademisyenlerden (ve bir Fenerbahçe taraftarı) Kurthan Fişek'e göre Galatasaray Avrupalılaşmış aristokrasinin, Fenerbahçe burjuvazinin, Beşiktaş ise işçi sınıfının takımıydı. Fişek'in tanımı rekabetin biraz anlaşılır hale gelmesini sağlıyor ama Radikal gazetesi yazarı Bağış Erten'e göre modern gerçeklik daha akışkan. Doğal olarak pek çok sosyetik Beşiktaş taraftarı var ve fakir Galatasaray taraftarlarının sayısı hiç de az değil. Erten "Diğer büyük derbilerin kökeninde etnik, dini veya sınıfsal farklılıklar yatıyor olabilir ama Türkiye'de işler biraz farklı. Burada bir kulübün taraftarı olmayı seçmek demokratik vatandaşlık gibi. Herkes her kulübü seçebilir. Üç büyük kulüp yeni doğan her çocuğu taraftarı yapabilmek için yarışır" diyor. Bu tartışmalar arasında işin maddi kısmı da unutulmamış. İngilizlerin en ünlü futbol dergisi maddi açıdan son yıllarda atağa kalkan Fenerbahçe'yi 'hızla modernleşen Asyalı Türkiye'nin küçük bir örneği: Hırslı, çalışkan ve finansal açıdan zeki' şeklinde tanımlıyor. Yazının Atatürk'le ilgili kısmı ise Beşiktaş ve Galatasaray taraftarlarını kızdırabilir. Çünkü Atatürk -her ne kadar bu konuda yaşanan tartışmalar vurgulansa da- Fenerbahçe taraftarı olarak tanıtılıyor. Ve tabii söz konusu Galatasaray derbisi, bunu yazan da bir İngiliz dergisi olunca söz dönüp dolaşıp Şükrü Saracoğlu'na Greame Souness tarafından 1996 yılında dikilen bayrağa denk geliyor. Atmasaydım asılırdım' Souness'ın bu hareket sonrası Galatasaray taraftarları için bir kahramana dönüştüğü vurgulanıyor. Souness'la birlikte Galatasaray'a transfer olan Saunders, Fenerbahçe maçlarının önemini şöyle anlatıyor: "İlk maçımda golü penaltıdan attım. Eğer kaçırsaydım asılırdım. Sonra ikinci maç için Fenerbahçe'ye gittik. Çok düşmanca bir ortam vardı ama oynaması zevkliydi. Bir sonraki hatırladığım şey ise Greame'ın elinde bayrakla yanımdan geçişiydi. Hâlâ o anın resminin yer aldığı tişörtler sattıklarını duydum."