Independent ve Guardian gazetelerinde yer alan yorumlarda Paris'teki büyük yürüyüşe katılan bazı liderler kendi ülkelerindeki politikaları nedeniyle eleştirildi. Bu liderler arasında Ahmet Davutoğlu da var.
Abone olIndependent ve Guardian gazetelerinde yer alan yorumlarda Pazar günü Fransa'nın başkenti Paris'te düzenlenen yürüyüşe katılan ve Ahmet Davutoğlu'nun da aralarında bulunduğu bazı liderler kendi ülkelerindeki politikaları nedeniyle eleştirildi.
Independent'ın editoryal görüşlerini yanıstan köşe yazısında "Türkiye'nin IŞİD'in [Irak Şam İslam Devleti] güçlenmesinde suç ortağı olduğu" yorumu yapıldı.
Yazıda yürüyüşe katılması yadırganan liderler şöyle sıralandı:
"Yürüyüşe katılan 50 dünya liderinin bazılarının varlığı bir nebze de olsa tedirgin ediciydi: Victor Orban, Macaristan Başbakanı, cesur ve bağnaz toplumun yeni savunucusu; Geçen yıl Gazze'deki dehşet verici savaşın yanı sıra Yahudi yerleşimlerin feci bir şekilde yayılmasından da sorumlu olan Binyamin Netanyahu; Hükümeti eşcinsellere ve muhaliflere aman vermeyen Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov; Devleti 20. yüzyılın ilk İslamcı vahşetinden -bir buçuk milyon Ermeninin soykırımla katledilmesinden- sorumlu olan, hükümetinin de IŞİD'in Suriye ve Irak'ta güçlenmesinde suç ortağı olan Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu. Hatta saldırgan Amedy Coulibaly'nin kız arkadaşı 'nin kısa süre önce Suriye'ye Türkiye üzerinden geçtiğine inanılıyor."
'Liderler tavsiyelerini uygulamıyor'
Independent'ın Paris muhabiri John Lichfield ise 'Liderler tavsiyelerini uygulamıyor' başlıklı yazısında eleştirilen liderler arasında yine Davutoğlu var.
Lichfield basın özgürlüğü sorununa dikkat çekiyor:
"44 uluslararası temsilci arasında Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Macaristan Başbakanı Victor Orban, Gabon Devlet Başkanı Ali Bongo da vardı. Sınır Tanımayan Gazeteciler 2013 Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye 179 ülke arasında 154. sırada. Rusya 148., Gabon 89., Macaristan da 56. sırada bulunuyor."
Yazının Türkiye'ye dikkat çekilen kısmında, "Türkiye son dönemde eleştirel ve bağımsız ya da muhalif siyasi partilerle bağlantılı gazetecileri gözaltına alarak kapsamlı bir mücadeleye girişti" deniyor.
Yazının diğer ülkelere karşı getirdiği eleştiriler ise şöyle:
- "Macaristan'da, Orban 2010 yılında, bağımsız medyayı sınırlandıran ve hükümetin bilgi akışını aşırı derecede kontrol etmesini sağlayan bir yasayı geçirdi."
- "Gabon'da gazeteciler, Devlet Başkanı Bongo ve ailesine yönelik büyük yolsuzluk iddialar hakkındaki bilgileri yayımlarlarsa, genellikle tehdit ediliyor ve gözaltına alınıyor."
- "Rusya'da da Vladimir Putin hükümeti bağımsız medyaya göz açtırmıyor."
Guardian muhabiri Mark Tran da haberinde, "Sınır Tanımayan Gazeteleri Örgütü'nün ülkelerinde basın özgürlüğüyle ilgili sorunlar nedeniyle bazı liderlerin Paris'teki yürüyüşe katılımlarının eleştirdiğini" belirtiyor.
Örgütünün atıfta bulunduğu ülkeler Mısır, Türkiye, Rusya, Cezayir ve Birleşik Arap Emirlikleri.
Haberde, Türkiye'de 70'e yakın gazeteci hakkında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakın çevresindeki bazı kişilere yönelik yolsuzluk iddiaları ile ilgili haberleri yüzünden dava açıldığı belirtiliyor.