BIST 9.949
DOLAR 35,17
EURO 36,70
ALTIN 2.972,98
HABER /  GÜNCEL

İncirlik'in kullanımı menfaatlere uygun

"Türkiye'nin milli menfaatleri açısından uygun bulmaktayız'' diyen Başbuğ'un diğer açıklamaları ise şöyle:

Abone ol

Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, ''Biz Genelkurmay olarak, İncirlik Üssü'nün Irak'ta bulunan ABD personelinin rotasyonu maksadıyla kullanılmasını, Türkiye'nin milli menfaatleri açısından uygun bulmaktayız'' dedi. Orgeneral Başbuğ, Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'nda yapılan basın bilgilendirme toplantısında, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gündemine ilişkin bilgiler verdi. ABD'nin Irak'taki askerlerinin rotasyonu için İncirlik Üssü'nü kullanmaları konusunda Bakanlar Kurulu'nun vermiş olduğu bir karar olduğunu belirten Orgeneral Başbuğ, ''Biz Genelkurmay olarak İncirlik Üssünü Irak'ta bulunan ABD personelinin rotasyonu maksadıyla kullanılmasını, Türkiye'nin milli menfaatleri açısından uygun bulmaktayız'' dedi. Orgeneral Başbuğ, Kıbrıs konusunda, Dışişleri Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı arasındaki sürecin devam ettiğini belirtti. Irak'ın kuzeyindeki terör örgütü PKK'nın silahlarını bırakarak Türkiye'ye teslim olması konusunda ABD'nin Türkiye ile tam uyum içinde olmadığını ifade eden Orgeneral Başbuğ, ''ABD zamanlama açısından beklentilerimize tam cevap vermiyor, ama olaya iyimser olarak bakıyoruz'' dedi. Orgeneral Başbuğ, Irak'ta federatif bir yapının sorunları çözmeyeceğini, etnik ve dini farklılıkların istenmeyen olaylara neden olabileceğini söyledi. - Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, İncirlik'e inen transit personelin burada en fazla 24 saat kaldığını, üs dışına çıkışlarının söz konusu olmadığını belirterek, ''Bugüne kadar Irak'tan 12 uçak ile 1512 personel İncirlik'e gelmiş ve bu personel 10 adet uçak ile İncirlik'ten ayrılmıştır'' dedi. Başbuğ, Genelkurmay Karargahı'nda düzenlediği ''Basını Bilgilendirme Brifingi''nde, Genelkurmay Başkanlığı'nın gündemindeki önemli konular hakkında bilgi verdi. Irak'taki ABD kuvvetlerinin rotasyonu ve 10. Tanker Üs Komutanlığı/İncirlik'in kullanılması ile ilgili gelişmeler hakkında bilgi veren Başbuğ, İncirlik'in kullanımının; NATO Andlaşması'ndan kaynaklanan yükümlülükler ve Türkiye-ABD arasındaki Savunma ve Ekonomik işbirliği Anlaşması (SEiA) ile sağlanan eğitim imkanları ile sınırlı kaldığını ifade etti. Başbuğ, ''Üssün bu iki maksat dışında kullanılması ancak Türkiye'nin açık izni ile gerçekleşebilir'' dedi. ABD Avrupa Kuvvetleri Komutanlığı'nın, 28 Kasım 2003 tarihli yazısı ile Genelkurmay Başkanlığı'ndan Irak'ta konuşlu bulunan ABD personelinin İncirlik üzerinden rotasyonunu talep ettiğini bildiren Başbuğ, şöyle devam etti: ''ABD, anılan Üssü transit merkezi olarak 01 Ocak-30 Nisan 2004 tarihleri arasında kullanmak istemiştir. Rotasyon, Irak-İncirlik-Avrupa/Amerika istikametinde olmak üzere tek yönlü olarak uygulanmaktadır. İncirlik'e inen transit personel burada en fazla 24 saat kalmaktadır. İncirlik dışına çıkışları söz konusu değildir. ABD tarafından gelen bu talep, Aralık 2003 ayı içerisinde Başbakanlığa ve Dışişleri Bakanlığına iletilmiştir. Hükümet Sözcüsü, Adalet Bakanı Sayın Cemil Çiçek'in de açıkladığı üzere, Başbakanlık bu isteği; 22 Mayıs 2003 tarihli 1483 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı'na dayanan 23 Haziran 2003 tarihli 5755 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde uygun görmüştür. Başbakanlıkça 16 Aralık 2003 tarihinde yayınlanan yazı ile, rotasyon faaliyetinin Dışişleri Bakanlığı'nın koordinatörlüğünde, Genelkurmay Başkanlığı'nca belirlenecek ilkeler ve usullere uygun olarak yürütülmesi direktifi verilmiştir. Bugüne kadar bu kapsamda Irak'tan 12 uçak ile 1512 personel İncirlik'e gelmiş ve bu personel 1O adet uçak ile İncirlik'ten ayrılmıştır.'' KIBRIS Orgeneral Başbuğ, Kıbrıs konusunda değerlendirmeler yaparken de, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Kıbrıs sorununa görüşmeler yoluyla adil ve kalıcı bir çözümün bulunmasının gerekliliğine inandığını söyledi. Bu kapsamda, Dışişleri Bakanlığı ile gerekli çalışma ve görüşmelerin bir süreç içerisinde devam ettirildiğini anlatan Başbuğ, şunları söyledi: ''Milli bir dava olan Kıbrıs konusuna ilişkin, Genelkurmay Başkanlığı'nın görüşü diğer birçok konuda olduğu gibi Kuvvet Komutanlıkları'nın da katkılarıyla oluşturulmaktadır. Bu çerçevede; 19 Aralık 2003 ve 2 Ocak 2004 tarihlerinde Genelkurmay Başkanlığı karargahında Kuvvet Komutanları ve Jandarma Genel Komutanı'nın da katıldığı iki toplantı ile Genelkurmay Başkanlığı görüşü oluşturulmuştur. Genelkurmay Başkanlığı görüşü, 8 Ocak 2004 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanı Başkanlığında yapılan zirvede arz edilmiştir. Bu önemli konunun 23 Ocak 2004 tarihinde yapılacak MGK toplantısında görüşülmesi gayet doğaldır. Bu konuya ilişkin farklı değerlendirmelere katılmadığımızı ifade etmek isterim.'' IRAK Irak'ta devam eden istikrar Harekatı, Irak'ın siyasi yapılanması ile ilgili gelişmeler ve Genelkurmay Başkanlığı'nın konuyla ilgili değerlendirmeleri hakkında da bilgi veren Başbuğ, Irak'taki askeri harekatın sona ermesini müteakip, (01 Mayıs 2003 tarihinden bu yana) istikrar harekatı başlatıldığını anımsattı. Halen istikrar gücü içerisinde çeşitli ülkelerin askerlerinden oluşan yaklaşık 154 bin yabancı askerin Irak'ta görev yaptığını anlatan Başbuğ, Irak'ın gelecekteki siyasi yapılanmasını belirleyecek ''Geçiş Takvimi''nin uygulamaya konulduğunu vurguladı. Başbuğ, bu takvime göre, Irak'ın siyasi yapısını şekillendirecek ''Geçiş Yönetimi Yasası''nın Şubat ayı sonuna kadar Irak Geçici Konseyi tarafından hazırlanacağını ve Bremer Başkanlığındaki Geçici Sivil Yönetim tarafından onaylanacağını kaydetti. Bu yasanın, Irak'ın siyasi yapısının genel çerçevesini çizeceğini, tartışılan değişik siyasi modellerden birisinin de federatif yapı olduğunu belirten Başbuğ, şöyle devam etti: ''Irak'ın siyasi yapısının şekillendirilmesinde şu iki noktanın dikkate alınması karşılaşılacak muhtemel sorunları önleme açısından önem arz etmektedir. Birinci konu, Irak'ta farklı etnik yapı ve mezheplere sahip halkların birbiri içerisinde karışık şekilde yaşadıkları gerçeğidir. İkinci konu, Irak'ın yer altı ve yer üstü zenginliklerinin belli gruplara değil tüm Irak halkına ait olduğudur. Bu gerçeklerin dikkate alınmaması durumunda siyasi yapı ne olursa olsun, Irak'ta önemli problemlerle karşılaşılması kaçınılmaz olacaktır. Bu süreç, Türkiye tarafından yakından izlenmektedir. Yeniden yapılanma ile ilgili gelişmelerin ülkemizin ulusal çıkarları doğrultusunda şekillendirilmesini sağlamak amacıyla görüş ve tekliflerimiz her vesile ile muhataplarımıza aktarılmaktadır. Ulusal çıkarlarımız doğrultusunda, kamuoyu oluşturmanın önemi dikkate alındığında, basınımızın da bu çıkarları ön planda tutan bir tavır sergilemesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir. Türk ve ABD askeri yetkilileri arasında, Irak konusunda, özellikle Irak'ın kuzeyinde, meydana gelebilecek muhtemel gelişmeler ile ilgili bilgi alışverişi yapmak ve ortak bir platform oluşturmak maksadıyla Tümgeneral seviyesinde ikili askeri temaslar başlatılmıştır.'' NATO'DA ÇALIŞMALAR YAPILIYOR Irak'ta istikrara katkı sağlamak amacıyla NATO'da da birtakım çalışmalar yürütüldüğünü bildiren Başbuğ, bu kapsamda, bazı seçenekler üzerinde çalışıldığını söyledi. Başbuğ, ''Henüz olgunlaşmamış olan bu çalışmalar, Irak'ta istikrar ve güvenliğin bir an önce sağlanmasına katkı sağlayacak olması nedeniyle tarafımızdan da desteklenmektedir'' dedi. TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ÇALIŞMALARI Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Kuzey Irak ile ilgili en önemli güvenlik kaygılarından birini PKK, yeni ismiyle KONGRA-GEL terör örgütünün bölgedeki varlığının oluşturduğunu ifade etti. Başbuğ, şunları söyledi: ''Bu terör örgütünün, Irak'taki istikrarsız ortamdan da yararlanarak, Irak'ta siyasi bir kimlik altında faaliyetlerini genişletme çabasında olduğu gözlenmektedir. Bu durum ile ilgili tespitlerimiz ilgili makamlar ve ABD yetkilileri ile paylaşılmakta ve örgütün Irak'ın yeniden yapılanması sürecine olabilecek etkileri kendilerine aktarılmaktadır. Giderek siyasallaşan bir terör örgütü ile mücadelede sadece askeri tedbirlerin yeterli olamayacağı ortadadır. Bu kapsamda, yeni ismi ile de ABD terör listesinde de yer alan bu terör örgütüne karşı ABD ile müştereken yürütülmesi düşünülen mücadele ile ilgili olarak Dışişleri Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı tarafından çalışmalar sürdürülmektedir. Ancak bu çalışmaların henüz beklentilerimizi karşılayan bir noktada olduğunu söylemek güçtür. Bizim beklentimiz, teröristlerin bir şekilde Irak'ın kuzeyini boşaltarak, Türkiye veya diğer ülkelere gitmesi değil, silahlı varlığının ortadan kaldırılması ve silahlı örgüt tarafından yönlendirilen siyasi faaliyetlerin önlenmesidir.'' AFGANİSTAN Başbuğ, BM'nin 1386 sayılı kararı gereğince, Afganistan'da yürütülen Uluslararası Güvenlik ve Yardım Kuvveti (ISAF) Harekatı'nın şu ana kadar 4 safhada icra edildiğini, 5. safhasının Kanada liderliğinde, Şubat ayında başlamasının planlandığını söyledi. ISAF Harekatının bütün safhalarına katılan Türkiye'nin, Temmuz 2002 - Şubat 2003 tarihleri arasında 8 ay süreyle ISAF-II Harekatının liderliğini ve Kabil Havaalanının işletilmesini başarıyla yerine getirdiğini belirten Başbuğ, NATO'nun, 11 Ağustos 2003 tarihinde ISAF Harekatının komutasını devraldığını anımsattı. Bu gelişmeye paralel olarak BM Güvenlik Konseyi'nin 1510 Sayılı Kararı ile; ISAF'ın Kabil ve çevresi ile sınırlı olan sorumluluk sahasının Kunduz'u da içine alacak şekilde genişletildiğini belirten Başbuğ, bu yeni yaklaşım ile, NATO liderliğindeki ISAF unsurlarının Afganistan yönetimine, sadece Kabil'de değil, diğer bölgelerde de destek sağlamasının öngörüldüğünü anlattı. Bu kapsamda, imar, tarım, sağlık, eğitim gibi sivil ağırlıklı konularda destek sağlayacak şekilde sadece askerlerin değil, konularında uzman sivil personelin de katılımı ile, bölgesel imar ekipleri oluşturulacağını belirten Başbuğ, şunları kaydetti: ''NATO kapsamında ISAF Harekatına ilave katkılar gündeme geldiğinde, Hükümetin de onayı ile; 3 adet genel maksat helikopterinin Kabil'e gönderilmesi kararı verilmiştir. Türkiye'ye ilave olarak, Hollanda 5 adet, Almanya ise 3 adet ilave helikopter katkısında bulunmayı taahhüt etmişlerdir. Konu hakkındaki teknik çalışmalar (ikmal, bakım, onarım, iskan ve iaşe gibi) NATO makamları ve ilgili ülkelerle koordineli olarak devam etmektedir. Bilindiği gibi Sayın Hikmet Çetin, NATO'nun Afganistan'daki Kıdemli Sivil Temsilcisi görevine atanmıştır. Kendisinin yakın koruması Genelkurmay Başkanlığı'nca sağlanacaktır. Halihazırda Türkiye, ISAF kapsamındaki uluslararası güce, bir bölük Timi (Arnavutluk ve Azeri takımları dahil 185 kişi) ve ayrıca karargahlarda görevli subaylarla katkılarını sürdürmektedir.''