İnce'den çok büyük iddia!
Erdoğan Muharrem İnce'yi bir zamanlar Kemal Kılıçdaroğlu hakkında söylediği "Yenmiş de yenmiş, çıkmışsın yenmiş, çıkmışsın yenmiş" sözleriyle vuruyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Muharrem İnce'yi bir zamanlar Kemal
Kılıçdaroğlu hakkında söylediği "Yenmiş de yenmiş,
çıkmışsın yenmiş, çıkmışsın yenmiş" sözleriyle
vuruyor.
Diyor ki:
"Ey Muharrem İnce. Ben bu seçimden birinci çıkmazsam istifa etmeye
hazırım. Sen vakti zamanında 'İki seçim kaybeden isim CHP genel
başkanlığını da bıraksın' diyordun. Peki sen bu seçimi kaybedersen,
bırakacak mısın?"
Görüyorsunuz, soru gayet kısa, açık ve net!
Muharrem İnce'nin derhal açıklama yaparak, "Söylediğim
sözün arkasındayım. Seçimi kaybedersem siyaseti hemen
bırakacağım" demesi gerekiyor değil mi?
Peki o ne yapıyor dersiniz?
"Ey Erdoğan! Sen bundan önceki Cumhurbaşkanlığı seçiminde
yüzde 51.7 aldın. Peki bu seçimde, yüzde 51.7'den az oy alırsan
istifa edecek misin?" diyerek karşı meydan okuyor!
İzlerken sanki inme inmiş gibi kalakaldım!
Siz de fark ettiniz durumu değil mi?
Erdoğan'a, "Yüzde 51.7 yerine 5.6, ya da yüzde 51 oy
alırsan istifa edecek misin?" diye soruyor!
Yahu vallahi ve billahi...
Ben ben olsam, böyle bir soruyu sorduğum için kendimden
utanırdım. Hatta utanmakla yetinmez, boşa harcadığım oksijeni
yerine koymak için çalışan o ağacı bulur, kendinden defalarca özür
dilerdim.
Yok böyle bir şey ya!
Yüzde 50 barajını aşan, zaten Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmış
oluyor. Ve bizimki, seçimi kazanan adama, "Milyonda
bir oy eksik alırsan istifa edecek misin?" diye
soruyor.
Başka bir ülkede Cumhurbaşkanı böyle bir iddiaya girse var
ya...
Meydanda toplanan seçmen kendisini ıslak odunla kovalar. Ya da
en azından, "Bayım size kapımız daima açık. Dilediğiniz
zaman çekip gidebilirsiniz" diyerek kovar.
Ama İnce'yi dinleyenler, sorduğu soru çok matah bir şeymiş
gibi "Heyyooo huyoo" diye alkış tufanı
kopartıyor.
Ondan sonra da oturup, "Tayyip tarihleri, olayları
karıştırıyor" diyerek kendi aralarında eğleniyorlar.
Tayyip Erdoğan inancıgereği oruç tutuyor. Ve oruçlu olduğunda kan
şekeri sıkıntısı yaşadığı için haliyle küçük de olsa bir performans
sıkıntısı çekiyor. Hata geçtiğimiz yıl Ramazan ayının son gününde
Ataşehir Mimar Sinan Camii’nde bayıldığını da herkes biliyor.
Ama sizin aday maşallah!
Gazetecilere verdiği söyleşiler sırasında çektirdiği fotoğraflardan
da anlaşılacağı üzere masasından yiyeceği, içeceği eksik olmuyor.
Kaldı ki mübarek Ramazan ayında damacana gibi bira bardağını bir
dikişte devirdiğine de "Bak ayran nasıl içilir
biliyonuz mu? Aha da böyle içilir" diyerek sürahiyi
devirdiğine de şahit olmuşluğumuz var yani...
Sizinki oruç tutmadan böyle abidik gubidik iddialara giriyor.
Maazallah oruç tutmuş olsa, kim bilir daha neler sayıklayacak.
Demem o ki...
Siz, elindeki not kağıdına bakarak istiklal marşı okumaya
çalışan ama onu da beceremeyen, "Korkma! Sönmez bu
şafaklarda yüzen alçak" diyen Kemal Kılıçdaroğlu gibi bir
şaşkının peşinden yıllardır gidiyorsunuz.
Erdoğan'a laf söylemeden önce dönün kendinize bakın ha!
MUHARREM İNCE'YE BİR ÖZÜR BORCUM VAR
Muharrem İnce'nin, "Herhalde elli kez Namaz
kılmışımdır" sözlerinden yola çıkarak kendisini
eleştirmiştim. Ancak bu sözleri dinlediğim videonun başını
kaçırdığımı, AK Partili seçmenler sayesinde öğrendim.
Gönderilen mesajlarda, "Muharrem İnce 50 kez namaz
kılmışımdır derken Eyüp Sultan Camii'nden bahsetti. Bence
yazdığınız haksızlık olmuş" diye uyarı aldım.
Önce AK Partili seçmenin bu adaletli yaklaşımının gönülden bir
alkış hak ettiğini söyleyeyim.
Ve ardından da lafı eğip bükmeden gerekeni yapayım.
Eksik yazdığım cümleden ötürü haksızlık yaptığım Sayın Muharrem
İnce'den, kendisine gönül veren
seçmenlerinden ve yanılttığım okurlardan tüm saygım ve
samimiyetimle samimiyetle özür diliyorum.