1988 yılında Bursa'daki cezaevinde işkence gördüğünü iddia eden Özdemir'in suç duyurusunun ardından, şu anda İmralı Cezaevi'nin başgardiyanı Ş.Ü.'nün de bulunduğu 5 kişinin davası başladı.
Abone olBursa’da 12 Eylül darbesinin ardından 11 yıl tutuklu kalan ve 1988 yılında Bursa’daki cezaevinde işkence gördüğünü iddia eden 63 yaşındaki Sait Özdemir’in suç duyurusunun ardından, o dönemde cezaevinde görevli olan, aralarında şu anda İmralı Cezaevi’nin başgardiyanı Ş.Ü.’nün de bulunduğu 5 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması dün görüldü. Ş.Ü. işkenceyi reddetti, Özdemir, “Ruhumda ve bedenimde derin izler bırakan kişilerden şikayetçiyim” dedi.
12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından müdürlüğünü yaptığı Ordu’nun Aybastı ilçesinde ilköğretim okulundan gözaltına alınan Sait Özdemir, sonraki 11 yıl çeşitli cezaevlerinde tutuklu kaldı. Özdemir, mart ayında, suç duyurusunda bulundu. 1988 yılında Bursa Özel Tip Cezaevi’nde görevli olan dönemin başgardiyanı ve şu anda İmralı Cezaevi’nde başgardiyanlık görevini yürüten Ş.Ü., cezaevi müdürleri R.Ç., N.B. ve idari yöneticiler Z.B. ile G.Y. hakkında ’işkence’ suçundan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın dünkü duruşmasına katılan Ş.Ü., işkence içeren herhangi bir davranışta bulunmadığını ve şikâyetçiyi de tanımadığını söyledi.
‘KANSER OLDUM’
Özdemir şunları anlattı: “ Türkiye Öğretmenler Birliği üyesi olduğum için yüzlerce öğretmen gibi ben de gözaltına alındım. İlçe karakolununun kömürlüğünde 40 gün zincire bağlı olarak işkence gördüm. 11 yıl birçok cezaevine nakledildim. 1988 yazında Bursa H Tipi Cezaevi’nde arama bahanesiyle koğuşlardan bizi alıp, yarı çıplak ağustos güneşinin altında sabahtan akşama kadar havalandırmada tuttular. Hâlâ cildimdeki rahatsızlıklar devam ediyor. Bize işkence yaparken ’Bunların etkisini 20- 30 yıl sonra göreceksiniz’ dediler.” Özdemir’in eşi Sündüz Özdemir ise “Görüşte çocuklarım babalarını tanıyamadılar. Eşim kötü muamele sonucu cilt kanseri rahatsızlığına yakalandı” dedi.