Imedghassen Piramidi 2 bin 300 yıldır bütün ihtişamıyla ayakta
Cezayir'de Amazig (Berberi) Numidya Krallığı tarafından inşa edilen Imedghassen Piramidi, 2 bin 300 yıldır bütün ihtişamıyla ayakta durmaya devam ediyor.
Abone olHer yıl yerli ve yabancı binlerce turistin ziyaret ettiği Imedghassen, "Kuzey Afrika bölgesinin en eski kraliyet anıt mezarı" özelliğini taşıyor.
Cezayir’in güneybatısındaki Batna kentinde bulunan piramit, MÖ 3. yüzyılda bölgenin asıl yerlileri olarak bilinen Amazig Numidya Krallığı tarafından inşa edilmiş.
Adını Numidya’nın eski krallarından aldığı tahmin edilen piramit, Mısır’daki piramitlerin aksine 59 metre çapında dairesel bir yapıya sahip. 60 sütun üzerine inşa edilen devasa yapının yüksekliği ise 19 metreye ulaşıyor.
Bölgede kazılar devam ediyor
Avras dağlarının eteklerinde yer alan Imedghassen’de bölge tarihine ışık tutan arkeolojik kazılar günümüzde sürüyor.
Bölgede 2006'da yapılan araştırmalar sonucu piramidin alt kısmında 7 metre derinlikte, içinde değerli madenler, cam kalıntıları ve mezar büstünün bulunduğu bir oda keşfedildi.
Dünyada tehlike altındaki 100 tarihi eser arasında
Cezayir’in 2002'de UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi'ne alınması için başvuruda bulunduğu “Imedghassen” henüz bu statüyü elde etmiş değil.
Öte yandan UNESCO’ya Dünya Mirası Listesi konusunda tavsiyeler sunan Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS), Imedghassen Piramidi'ni dünyada en çok tehlike altında olan 100 tarihi eser arasında gösteriyor.
Amazig medeniyetine ışık tutuyor
AA muhabirine konuşan Cezayirli tiyatro oyuncusu Hürriye Behlül, dünya genelinde çok bilinmese de Cezayir'deki piramitlerin önemli tarihi eserler olduğunu söyledi.
Imedghassen’in bölgenin asıl yerlileri Amazig kültürüne ışık tuttuğunu kaydeden Behlül, kendisinin de eserin bulunduğu Batna kentinden olduğunu dile getirdi.
Piramidin etrafında zaman içinde kaybolan birçok anıt mezar bulunduğunu aktaran Behlül, “Umarım bütün Cezayirliler bu eşsiz eseri ziyaret etme fırsatı bulur." dedi.
Piramidi ziyaret etmek için ülkenin batısındaki Vahran’dan gelen Sara Alvaş da Cezayir tarihi açısından önem taşıyan bu eseri görmekten mutlu olduğunu söyledi.
Alvaş, "Dilerim bu eseri layıkıyla korumayı başarır ve diğer ülkelere de tanıtırız." diye konuştu.