İmar barışı düzenlemesinde yeni gelişme. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilen önerge ile İstanbul'un bazı bölgeler muaf tutuldu.
Abone olTBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilen önergeyle, "imar barışı" düzenlemesi, İstanbul Boğaziçi sahil şeridi ve öngörünüm bölgesi ile Tarihi Yarımada içindeki bazı alanlarda uygulanmayacak.
İkinci olarak Boğaz ve benzeri lüks semtlerde imar mevzuatına aykırı inşa edilen, başta yalı eklentileri olmak üzere illegal yapılaşmalara ilişkin itirazlar gündeme gelmişti. Boğaz gibi tarihi ve milli değer olan bir bölgenin, seçim öncesi imar barışına dahil edilmesi bilim, yapı ve mühendislik açılarından tartışılmıştı.
İmar affı, vergi barışı ve emeklilere ikramiye düzenlemesini de içeren torba tasarının görüşmelerine dün başlandı. Tasarının sunumunda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, gelinen noktada Türkiye’de konut ve işyerlerinden kaçının imara aykırı olduğunu konusunda net bir rakam bulunmadığını söyledi.
Özhaseki, “Bunlar içerisinde özellikle Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyükşehirlerimiz olduğu gibi Güneydoğu’daki illerimizin büyük bir çoğunluğu, ayrıca Muğla, Antalya, Adana gibi turizm merkezi şehirlerimizin de içinde bulunduğu birçok şehrimizde ne yazık ki imara aykırılıklar var. Bu imara aykırılıkların en az yüzde 60’lar civarında olduğunu tespit ettik” diye konuştu. Mülkiyet kaynaklı sorunların yanı sıra ruhsat ve iskanla ilgili sorunların yaşandığına dikkati çeken Özhaseki, bunlarla birlikte tapu tahsis belgelerine ilişkin sorunların da yaşandığını hatırlattı. “Şimdi bütün bunları yan yana getirdiğimiz zaman kocaman bir sorunlar ordusu karşımızda duruyor ve neredeyse o 26,5 milyon bağımsız birimin yüzde 60’ı bu vaziyette” diyen Özhaseki, şöyle devam etti:
BİZ SADECE KAYIT ALTINA ALIYORUZ
“Bazıları da ahlaki bir şey olmamakla birlikte bunu bir koz olarak kullanıyor, kaçak olarak gördüğü mesela 20 yer varsa, eğer iş yeriyse gidip her birinin gözüne bir gözüküyor ay başlarında. Bu da kulağımıza geliyor. Bunları da biliyoruz. Yıkması lazım, yıkmıyor ama göz yumduğu için de kirli ilişkiler başlıyor. Derken bir sorunlar yumağıyla karşı karşıya kalıyoruz. Mesela vatandaşın hali hazırdaki oturduğu yer imarda 6 kat gözüküyor ama bir kat ilave etmiş, 7 kat. Yıktığı zaman o 7 katlı hakkı almıyor. Belediyesine gidiyor, meri mevzuatta ne varsa ona uygun yapıyor. Biz sadece ne varsa bir kayıt altına alıyoruz. O kayıtla birlikte de devletle olan bu ihtilaflarını çözüme kavuşturuyoruz. Tabii 31 Aralık 2017’ye kadar olan yapılmışlarla ilgili bu teklifi verdik. Bunun içerisine, değişik şekillerde düşündüğümüzde bizi belki de rahatsız eden konuların önünü kesecek şekilde birtakım istisna maddeler getirebiliriz. İmar mevzuatına aykırılıkların önüne geçmek için çok sert kararlar alınabilir. ‘Bunu yapan, yaptıran, fenni mesulu ve belediye başkanı hapis cezasıyla cezalandırılır’ diyelim.”