İlhan Selçuk'a sansürcü suçlaması

Tezcan, İlhan Selçuk’un medyada yaptığı sansürlerin toplanması halinde bir kitap olacağı görüşünde.

Emin Çölaşan’ın Hürriyet’ten ayrılıp dönmesiyle ilgili spekülasyonlar sürüyor. Başbakanlık Basın Danışmanı Ahmet Tezcan, konuyu `rejim sorunu` olarak gören İlhan Selçuk’un `bu konuda konuşacak son kişi olduğunu` söylüyor. Gazetececi-Yazar Emin Çölaşan’ın Hürriyet’ten ayrılmasının ardından yapılan yorumlar ayyuka çıktı. Yapılan eleştirilerin merkezinde hükümet vardı. Çölaşan’ın ayrılması, hükümet kanadının Hürriyet yönetimine yaptığı “telkinler”e dayandırılıyordu. İddialara göre, bütün bunların sonunda da gazete yönetimi, “durumdan vazife çıkarmış” ve Çölaşan’ı “süresiz izne ayırmıştı”. Bu yorumlar, farklı şekillerde ve boyutlarda sürerken, Emin Çölaşan, “süresiz çıktığı izinden” aniden döndü. 1985’ten bu yana kalem oynattığı gazetesinde yeniden yazmaya başladı. Okuyucularına, “Yeniden merhaba” dedi. Ayrıldıktan sonra “pek çok spekülasyon” yapıldığını hatırlattı ve bunlarla Hürriyet’in yıpratılmak istendiğini vurguladı. Çölaşan, gazetesinin yıpratılmasına “üzüldüğünü” belirterek, Hürriyet’e sahip çıktı ve “benim gazetem” dedi. Çölaşan, Hürriyet’te her görüşün özgürce yazıldığını vurguladı ve ilave etti, “Ben de görüşlerimi özgürce yazıyorum ve yazmayı sürdüreceğim” dedi. ‘İLHAN SELÇUK EN SON KONUŞMALI’ Çölaşan’ın ayrılışı ile Başbakan Erdoğan arasında bağ kurulması, en çok hükümet kanadını rahatsız etti. Cumhuriyet yazarı İlhan Selçuk’un, CHP lideri Baykal’ın ağzından konuyu “Bir rejim sorunu” olarak göstermesi ise Başbakanlık Basın Danışmanı Ahmet Tezcan’ı çileden çıkarmış durumda. İlhan Selçuk’un, sansür konusunda hiçbir söz söyleme hakkının olamayacağını söyleyen Ahmet Tezcan, “Türk medyasında en çok sansür uygulayan bir isim, bu konuda konuşabilecek en son kişi olmalı” diyor. Tezcan, İlhan Selçuk’un yaptığı sansürlerin toplanması halinde bir kitap olacağı görüşünde. İlhan Selçuk’un ne tür bir sansürcü olduğunun Hıncal Uluç ve Cengiz Çandar tarafından zaman zaman gündeme getirildiğini belirten Ahmet Tezcan, Çölaşan konusunda net bir görüş ortaya koyuyor: “Gidişiyle de, gelişiyle de Sayın Başbakan’ın veya hükümetin herhangi bir alakası yok. Bütünüyle kendi iç meseleleri.” Ahmet Tezcan, Başbakan Erdoğan’ın kendisine yapılan eleştiriler konusunda son derece hoşgörülü olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Başbakan iftira edilmedikçe, gerçekler tersyüz edilmedikçe tepki vermeyen biri. Eleştiri haklı ise gereğini yerine yapma konusunda da son derece hassas biri. Yazılanların iftira olması halinde ise avukatı devreye giriyor ve gereğini yapıyor.” Ahmet Tezcan’ın, Çölaşan’ın ile ilgili değerlendirmeler konusunda “Konut”un yaklaşımını böyle ortaya koyuyor. NEDEN SOSYETİK FİŞLEME Emin Çölaşan’ın ayrılmasına neden olan esas konu ise Hürriyet’in manşetten vererek Türkiye gündemine taşıdığı “sosyetik fişleme” haberi. Emin Çölaşan’ın, bu habere verdiği tepkiden dolayı “izine ayrıldığı” belirtiliyor. Hürriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ise, Çölaşan’ın ayrılması ve dönmesi ile ilgili sorulara, kelimelerle cevap verme yerine gülümsemeyi tercih ediyor. KAYNAK:Haber7