Avrupa Komisyonu'nun Türkiye'ye ilişkin İlerleme Raporu'na sivil toplum örgütlerinden olumlu tepkiler geldi. Sendika ve kuruluşların görüşleri şöyle:
Abone olTürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Oğuz Satıcı, İlerleme Raporu'nun AB ile ilişkilerde beklenen son değil, yeni bir başlangıç olduğunu söyledi. Satıcı, 40 yıldır çeşitli sorunlar ve değişen uluslararası konjonktür nedeniyle gereğinden daha uzun zaman alan ekonomik entegrasyon sürecinin bugün yeni bir boyut ve derinlik kazandığını vurguladı. AB ile ilişkilerinde tarihi bir döneme girmiş olan Türkiye'nin, müzakerelere başlamak ve müzakerelerin temel ve tek sonucu olan "tam üyelik" yolunda ilk vizesini aldığını söyleyen Satıcı, "İlerleme Raporu, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile entegrasyon yolunda göstermiş olduğu kararlılığın ve sarf ettiği emeğin, AB tarafından teyit edildiğini göstermektedir" dedi. Satıcı, raporu değerlendirirken şunları söyledi: "Bundan sonraki tarih, 17 Aralık 2004'tür. Aralık Zirvesi'nde 25 AB Devlet ve Hükümet Başkanı'nın Türkiye'nin AB ile müzakerelere başlaması için 2005 yılı ortasında bir tarihe işaret edeceğini ve Türkiye'ye artık önünün görmesini sağlayacak bir yol haritası sunacaklarını bekliyoruz. Bugün yayınlanan İlerleme Raporu ve 17 Aralık 2004 zirvesinden çıkacak olan müzakere tarihi, bizim AB üyeliğine ilişkin daha gerçekçi beklentilere sahip olmamızı ve önümüzdeki uzun yol için hazırlıklı olmamızı sağlayacaktır." Müzakerelerin kolay bir süreç olmadığını kaydeden satıcı, bu süreçte Türkiye'ye büyük görevler düştüğünü vurguladı. Satıcı, "AB bu süre zarfında, Türkiye'nin üyeliğini Avrupalı kimliğine bir tehdit olarak görmek yerine, stratejik bir fırsat olarak görmek gerektiğini hem Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkan gruplara hem de AB vatandaşlarına anlatmaya çalışmalıdır" dedi. AB'nin, Türkiye'nin, diğer aday ülkelerden farklı olarak, üyelik şartları konusunda daha çok teknik bilgi ve yardıma ihtiyacı bulunduğunu göz önüne alarak bu noktada gerekenleri yapması gerektiğini söyleyen Satıcı, ihracatçılar olarak eskiden olduğu gibi, bu yeni dönemde de üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getireceklerini kaydetti. "TESPİTLER DOĞRU, DEĞERLENDİRMELER FARKLI" İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül de AB Komisyonu'nun Türkiye ile müzakerelere başlanması yönündeki tavsiye kararını olumlu olarak değerlendirirken, "Ancak AB İlerleme Raporları Türkiye'deki insan hakları ve demokrasi durumunu sadece tespit anlamında yeterli" dedi. Öndül, "İşkence ve hapishaneler konusunda değerlendirmelerimiz farklı" diye konuştu. AB'nin işkencenin "sistematik" olduğunu kabul etmediğini söyleyen Öndül, cezaevlerinde yaşanan insan hakları ihlallerine ise sadece "tecrit var" yaklaşımıyla bakıldığını ifade etti. "MÜZAKERE HEYETİ OLUŞTURULMALI" Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, İlerleme Raporu'yla AB'nin Türkiye'ye yeşil ışık yakmasının, beklenen bir sonuç olduğunu belirterek, bundan sonra Türkiye için çetin müzakerelerin söz konusu olduğunu kaydetti. Sürecin kolay olmayacağına dikkat çeken Uslu, Türkiye'nin öncelikle müzakere heyeti oluşturarak, harekete geçirmesi gerektiğini söyledi. Rapor açıklanırken, hem komisyon, hem de bugün söz alan grup temsilcilerinin politik görüşlerini ortaya koyduğunu vurgulayan Uslu, "Türkiye'ye AB ilişkileri konusunda daha kriterlerin yerine gelip gelmediğine dair daha teknik tespitler olmalıydı. Demek ki, AB ile Türkiye arasındaki ilişkiler politik tercihler yüzünden gecikti"dedi. Uslu, sivil toplum örgütleri ve meslek kuruluşlarının müzakere sürecini iyi değerlendirerek, Avrupa'daki partnerleriyle işbirliği ve lobi çalışması yapması gerektiğini kaydetti. Kaynak: Milliyet