Türkiye'deki ilaç harcamalarının çoğu devlet tarafından yapılır. Harcamalardaki zarar da korkunç boyutlara ulaşmış. Hürriyet Yazarı Fatih Altaylı bu konuya değinmiş.
Abone olİşte Hürriyet Yazarı Fatih Altaylı'nın köşesinde ele aldığı ilaçlı soygun yazısı: TÜRKİYE'nin sorunlarına fazlasıyla duyarlı hekim bir dostum, Türkiye'de sağlık alanında devletin nasıl ‘‘ütüldüğünün’’ örneklerinden birini yollamış. Biliyorsunuz, Türkiye'de ilaç harcamalarının neredeyse yüzde 80'i devlet tarafından ödeniyor. SSK'sından Emekli Sandığı'na tüm kuruluşların zararlarındaki en büyük ‘‘kalem’’ sağlık harcamaları. Hekim dostumun gönderdiği belge ve bilgiler, bu düzenin nasıl yürüdüğünü küçük bir örnekle de olsa gösteriyor. Bu kez söz konusu olan ilaç ‘‘Tebokan’’ adında bir sinir ilacı. İlacın reçete edilme nedeni, hafıza kaybı ve yaşa bağlı hafıza bozuklukları. Fiyatı ise 35 milyon TL. Ancak son yıllarda yapılan klinik araştırmalar gösteriyor ki, Tebokan adlı bu ilaç, hastalar üzerinde plasebolardan, yani ilaç görünümünde olan ama ilaç olmayan haplardan daha etkili değil. Dostum bunu ABD'nin en saygın tıp dergilerinde bu ilaç hakkında çıkan değerlendirmelerle de gösteriyor. JAMA'nın 2002 Ağustos, The Journal of Family Practice'in 2002 Kasım sayılarında bu ilaçla ilgili değerlendirmeler yer alıyor. Ancak bu yayınlar Türkiye'de devletin ilgili birimleri tarafından yeterince takip edilmediğinden bu ilaca Türkiye Cumhuriyeti Devleti geçtiğimiz yıl içinde tam 39.5 milyon Amerikan Doları ödüyor. İşin ilginci, bu ilacın kullanımı son bir yıl içinde yüzde 80'lik bir artış gösteriyor. Türkiye bir yandan soygunlarla, hortumlarla mücadele ederek deliklerini tıkamaya çalışıyor, diğer yandan birileri küçük küçük deliklerle yine Türkiye'yi boşaltıyorlar. Tebokan bir küçük örnek. Kimbilir daha binlerce küçük delikten kaç yüz milyon dolar gidiyor.