İstanbul Sanayi Odası 'Türkiye'nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu' raporunu kamuoyuna açıkladı. Kar ve zarar eden şirketlerin sayısında bir değişim olmadı.
Abone olİstanbul Sanayi Odası (İSO) 'Türkiye'nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu' raporunu bugün saat 10.30'da düzenlenen bir basın toplantısıyla kamuoyuna açıkladı. Rapora göre ikinci 500'ün en büyüğü Beybo Boya San. ve Tic. A.Ş. oldu. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük tarafından sunulan raporda, üretimden satışlar, satış hasılatı, katma değer, öz sermaye, net aktifler, dönem karı ve zararı, ihracat ve istihdam başlıkları altında, ilk 500'ün ardından gelen sanayi kuruluşlarının gelişimi yer alıyor. İSO'nun ikinci 500 listesinde ilk 5'e giren şirketler; Beybo Boya Sanayi, Hema Dişli Sanayi, Kale Kilit ve Kalıp Sanayi, Tüp Merserize Tekstil Sanayi, Erkunt Sanayi A.Ş. şeklinde sıralandı. İSO'nun Türkiye'nin 500 büyük sanayi kuruluşunu izleyen İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Raporu'na göre, 2002'ye göre kar ve zarar edenler sayısında bir değişme olmadı. 2003 yılında 488 özel büyük kuruluşun 407'si kar ederken, 81'i zarar etti. İkinci 500 büyük sanayi kuruluşunun 2003 yılı satış hasılatı 19.4 katrilyon lira, brüt katma değeri 3.8 katrilyon lira, net dönem karı 344.6 trilyon lira, dönem zararı ise 746.2 trilyon lira oldu. İSO tarafından yayınlanan raporu göre, ilk 500 büyük sanayi kuruluşunda 2003'de gerek özel, gerekse kamu kuruluşlarında varlık finansmanında görülen olumlu gelişme, mali yapıların daha güvenilir hale geldiğini gösterdi. İkinci 500 büyük sanayi kuruluşunun varlık finansmanına bakıldığında ise kısa vadeli borçların payı 2002'deki yüzde 48.6 oranından, geçen yıl yüzde 37.8'e geriledi. Bu rakam, 1997 yılından bu yana en düşük oran oldu. Uzun vadeli borçların payı da yüzde 15.5 düzeyinde gerçekleştiği 2003 yılında, geçmiş yıllara göre önemli bir değişim göstermedi. Raporda, ''Ancak satış karlılığı geçen yıl daha önceki yıllara göre bir miktar yükselmiş olmakla birlikte kaynak oluşturmak anlamında hala çok yetersizdir ve karlılık oranı 1990'lı yılların başlarındaki düzeyden oldukça uzaktır" denildi. ÜRETİMDEN SATIŞLARDA ARTIŞ 2003 yılında 488 özel büyük kuruluşun üretimden satışları cari fiyatlarla yüzde 27.7 artış gösterirken, kamu kuruluşlarında artış yüzde 30.1 olarak gerçekleşti. 2003 yılında ikinci 500 büyük sanayi kuruluşunun yarattığı katma değerin GSMH içindeki payı yüzde 1.1 düzeyinde oldu. 1000 büyük sanayi kuruluşunun GSMH içindeki payı ise yüzde 14.2 olarak gerçekleşti. İkinci 500'ün yarattığı brüt katma değer, 2002 yılına göre 0.3 puan gerileyerek, sanayi sektörü katma değerinin yüzde 4.3'ünü oluşturdu. Net katma değer, sabit fiyatlarla yüzde 1.3 oranında gerilerken, 2003 yılında ilk 500 içindeki özel büyük kuruluşlarda brüt katma değerdeki artış, sabit fiyatlarla yüzde 13.6 iken, ikinci 500 kapsamındaki özel kuruluşlarda bu artış yüzde 2.1 oldu. 2003 yılında ikinci 500 içindeki özel büyük kuruluşlarda, ilk 500 büyükteki özel kuruluşlara göre oluşturulan katma değer açısından önemli bir performans düşüklüğü bulunduğu belirtildi. Geçen yıl ikinci 500 sanayi kuruluşu kapsamına 103 yeni kuruluş girdi. İkinci 500 içinde 255 İSO üyesi kuruluş bulunuyor. Kamu kuruluşları arasında yer alan Sümer Holding A.Ş., ilk 500'den ikinci 500'e geriledi. Bu kuruluşun kötü performansının, kamu kuruluşları ve toplam 500 büyük kuruluşta ekonomik büyüklükleri olumsuz yönde etkilediği belirtildi. "KOBİ'LERİN PERFORMANSLARI ARTTIRILMALI" Rapor açıklandıktan sonra soruları cevaplayan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, ikinci 500 kuruluşta karlılığın 2002'ye göre arttığını, ancak, bunun yeterli olmadığını kaydetti. Küçük, ilk 500 büyük sanayi kuruluşuna göre ikinci 500'deki kuruluşların, üretim ve satışlarda daha düşük rakamlar gerçekleştirdiğini ifade ederek, "İlk 500'e göre performansları düşük. Bu anlamda KOBİ'lerin önemi belirtmek istiyoruz. KOBİ'lerin performanslarını artırmak zorundayız" dedi. KOBİ'lerin karlılığında şu anda bir artış sağlamanın, faiz oranlarının düşürülmesi kaynaklı olacağını belirten Küçük, KOBİ'lerin kar oluşturma, üretim ve satışlarını artırmada yeteri kadar performans gösteremediğini ifade etti. Küçük petrol fiyatlarındaki artışların sanayiyi olumsuz etkileyebileceğini, ancak bunu bir devalüasyon beklentisi olarak yorumlamanın yanlış olacağını kaydetti. Tanıl Küçük cari işlemler açığının sıcak para ile bunu sürdürmenin doğru olmadığını, bunun karşılığında yatırım yapılması gerektiğinin altını çizdi.