İki Türk askerinin yakılarak şehit edilmesi emrini verdi! IŞİD kadısını eşinin ifadesi tutuklattı
IŞİD'in kadısı olduğu ve 2016 yılında iki Türk askerinin yakılarak öldürülmesine dair karara imza attığı ileri sürülen Suriyeli Jamal Abdurrahman Alwi, Gaziantep'te yaşadığı ortaya çıkınca gözaltına alınarak tutuklandı. Alwi'yi eşinin vermiş olduğu ifade yaktı. Önce yalanlasa da sonradan kabul etti...
Abone olTürk askerleri Fetih Şahin ve Sefer Taş’ın diri diri yakılarak katledilmesi kararını verdiği iddia edilen IŞİD kadısı Jamal Abdul Tahman Alwi’nin Gaziantep'te yaşadığı ve kuşçuluk yaptığı ortaya çıkmıştı. Haberin duyulmasının ardından tekrar gözaltına alınan IŞİD kadısı Alwi, tutuklandı. Alwi'yi eşinin verdiği ifadenin tutuklattığı ortaya çıktı. İsmail Saymaz, tutuklamanın perde arkasını yazdı. İşte ilgili bölümler...
Hem kasten öldürme, hem devlete saldırı
Alwi, zaten Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde örgüt yöneticiliği suçlamasından yargılanıyor. Dokuz ay tutuklu kaldıktan sonra 3 Mart 2021'de serbest bırakıldı.
Fakat iki Türk askerinin infazına ilişkin soruşturma Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmişti. Yazım üzerine Kilis'teki dosya Gaziantep'e iade edildi. Böylelikle Alwi'ye soruşturma başlatıldı. Bu çerçevede iki suçlama yöneltildi.
Biri, kasten öldürme...
Diğeri de devletin bütünlüğünü bozmak.
İki suç da ağırlaştırılmış müebbet hapsi gerektiriyor.
Poliste 'ben kadı değil, imamım' dedi
Gaziantep Emniyeti Terörle Mücadele Şubesinde ifadesi alınan Alwi, "Ben Suriye'de kadı değildim. İmamdım. Kod ismim 'El Haccac'dır" dedi. Alwi, IŞİD üyesi olmadığını ve iki Türk askerinin infaz kararını vermediğini ileri sürdü.
Önüne önce Gizli tanığın ifadesi konuldu!
Alwi'nin önüne Gizli Tanık HZT31706022'nin ifadesi kondu. Tanığa göre Alwi, 2013'ten önce Azez'de muhaliflerin kadısıydı. IŞİD'e katılan Alwi, çok kişiyi yargıladı ve infazına karar verdi. İddiaya göre bu isimlerden biri olan Mahmut Derviş, akıllı telefon kullanma yasağını ihlal ettiği ve telefonunda fotoğraflar çıktığı için öldürüldü. Derviş'in infaz edilmeden önce, 2015'in sonunda kendisine video gönderdiğini iddia eden gizli tanık şunları söylüyor: "Videoda, El Bab'daki adliye binasının kapısında Alwi'nin makam aracından indiğini, siyah giysi, siyah sarık ve Amerikan botuyla binaya girdiğini gördüm. Yarım saat sonra Derviş bir video daha gönderdi. Videoda iki beyaz arabanın adliyeye yanaştırıldığı, iki Türk askerinin indirildiği ve adliyeye götürüldüğü yer alıyordu. İki saat geçince Türk askerinin yakıldığı haberini duyduk. Esir takası teklifi Türk makamlarınca kabul edilmeyince Alwi marifetiyle askerlerimizi yakarak şehit ettiler."
Eşinin ifadesini önce yalanladı...
Ardından Muhammed Muhammed Ali, Azzeddin Ahmed ve Alwi'nin eşi olan Nedya Wardi'nin tanık ifadeleri soruldu.
Eşinin ifadesi şu şekilde: "2012'de eşime Azez'de kadılık görevi verildi. Görevi beş-altı ay yaptı. Eşim kadılığı yerine getirirken çok kişinin davasına baktı."
Alwi ise eşini yalanlayarak, "Suriye'de sabah evden çıkar, geç vakitte dönerdim. Eşim ne iş yaptığımı bilmezdi" dedi.
2020'deki ifadesinde kadı olduğunu kabul etmişti
Oysa Alwi, 17 Haziran 2020'de yakalanınca jandarmada, Kafergan'da kadılık görevini üstlendiğini, hırsızlık, zina ve arazi anlaşmazlıklarına baktığını söylemişti. Bir yıl sonra kendisini çürüttü! Bu kez "Kadılık yapmadım ve kimseyi yargılamadım" şeklinde konuştu.
Geçen yılki ifadesi hatırlatılınca kadılığı kabul etti
Gaziantep 4. Sulh Ceza Hakimliği, Alwi'ye eşinin tanıklığını sordu.
Alwi, "Eşimin okuma yazması yoktur. Kadı ile imam arasındaki farkı bilmemektedir. Bu yüzden yanlış beyanda bulunduğunu düşünüyorum" dedi.
Hakimlik, Alwi'nin geçen yılki ifadesini okudu.
Alwi, çaresiz kaldı.
Kadılık yaptığını kabul etti.
Şöyle konuştu: "Hırsızlık, zina ve arazi anlaşmazlığı gibi basit konularda kadılık yaptım. Dört çeşit kadılık vardır. Ben basit suçlara bakan şer-i kadıydım."
Alwi, iki suçtan da tutuklandı
Kararda, tanıklar ve eşinin ifadesinde göre Alwi'nin IŞİD'de kadılık görevi yaparken, iki Türk askerinin emrini verdiği ya da onayladığı belirtildi.
Somut şüphenin varlığı, kanunda öngörülen ceza miktarı, kaçma ve saklanma girişiminde bulunabileceği hususunda kuvvetli şüphenin olması ve adli kontrol kararı yetersiz kalacağı gerekçesiyle tutuklanmasına karar verildi.
Oysa Alwi, diğer davada, yurt dışına çıkmama tedbiri yeterli olacağı için 2 Mart 2021 günü tahliye edilmişti. Bir sonraki duruşmanın görüldüğü 24 Haziran'da, kaçmayacağına kanaat getirilip tedbir kaldırılmıştı.