BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  MAGAZİN

İkbalin her tarafı kırılmış

Bir düğüne gitmetk için yola çıkmak üzereyken geçirdiği kaza, İkbal Gürpınar'ın kuyruksokumunu parçalamış!

Abone ol

TV'lerin aranan yüzü İkbal Gürpınar, oğlu efeyle merdivenlerden yuvarlanınca kuyruksokumu parçalandı.

Uzun süre ekranlara veda etmek zorunda kalan İkbal'i, bu kaza kadar gurbetçi ailenin başından geçenlerde üzmüş!

İkbal Gürpınar, geçirdiği kazayı Bugün gazetesindeki köşesinde okuyucularıyla paylaştı. İşte Gürpınar'ı üzen kazanın ayrıntıları;


12 Haziran'da, Sivas'a bir düğüne gitmek için kucağımda Efe'yle birlikte merdivenden iniyordum ki, birden bire dengemi kaybedip düşüverdim.

Allah'tan oğlumu sıkı sıkı tuttuğumdan o iyi çok şükür! Ama benim kuyruk sokumum paramparça olduğundan ne oturabiliyorum ne kalkabiliyorum. 1 haftadır bu kırıklar yüzünden sizlerle buluşamadım, özür dilerim. Ankara'da, kendi evimizde bu dönemi geçirmek üzere yola çıktık, bir benzin istasyonunda durduk ve orada gurbetçilerimizden bakın neler duyduk:

GURBETÇİLERE BU YAPILMAZ
Hollanda, Roterdam'da yaşayan Kayserili bir çift bizimle sohbet etti, fotoğraflar çektirdik ve komşularının başına gelene inanın çok üzüldük. Komşuları da bu çift gibi, karayoluyla gelmişler Anayurtlarına bu sene. Bulgaristan'da çok hırsızlık olayı oluyor diye, biraz daha dayanalım da memleketimizde mola verelim diye düşünmüşler. Ve ülkemize girdiklerinde derin bir oh çekip bir benzin istasyonunda lavaboya gitmişler.

O kısacık süre içinde, arabada ne var ne yoksa çalınmış biliyor musunuz? En kötüsü de pasaportlarının çantayla beraber çalınmış olması. Hem 1 yıldır dişinden tırnağından artırdığı, gurbet ellerde onca sıkıntıyla biriktirdikleri paraları gitmiş hem insanımıza güvenleri! Benzin istasyonundaki kameraları bile incelemeye almamışlar. Gurbetçilerimiz yaban ellerde hep yabancı diye hor görülüp, en ağır işlerde çalıştırıldılar, küçücük evlerde, yılda bir kez çıkıp gelecekleri memleketlerinin özlemiyle yaşadılar.

Anneleri hastalandı, cenazeye yetişemediler, çocuklarının doğumunu, okula başladıkları günleri göremediler. Birçok kişi, anne baba gurbette çalıştığı için, burada büyükanne ve dedelerine anne baba demek zorunda kaldı, garip, boynu bükük kaldı.