Cumhurbaşkanı adayı Ekmeledddin İhsanoğlu, İzmirlilere mutlaka sandığa gitmeleri çağrısını yaparak, “Eminiz ki Ege oyunu kullanacak, sandığa...
Abone olCumhurbaşkanı adayı Ekmeledddin İhsanoğlu, İzmirlilere mutlaka sandığa gitmeleri çağrısını yaparak, “Eminiz ki Ege oyunu kullanacak, sandığa sahip olacak. Oya sahip çıkmak yetmez, sandık kurullarına da sahip çıkılmalı. Artık şişman kediler fareler trafolara giriyor. Trafolara girince karanlık oluyor. Karanlık olunca siz biliyorsunuz neler oluyor” dedi.
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Atatürk Müzesi’nde basın toplantısı düzenledi. “Ekmek için Ekmeleddin” sloganıyla seçim kampanyasını başlatan İhsanoğlu’nu partililer coşkuyla karşıladı.
Konuşmasına ‘1,5 saattir yoldayız. Anladık ki İzmir kararını vermiş’ sözleriyle başlayan İhsanoğlu, Suriye sınırında şehit düşen iki asker içinde rahmet dileklerini iletti.
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin adil bir yarış olmadığını ifade eden İhsanoğlu, şunları söyledi: “Bu yarış adil değil. Bu öyle bir ayarlanmış ki birisinin vücut ölçülerine göre ayarlanmış bir kaftandır. Seçim süresi sadece bir aydır. Dünyanın hangi ülkesinde cumhurbaşkanlığı seçim süresi bu kadar kısa tutulmuştur. Ancak, CHP ve MHP’nin uzlaşması bütün oyunları bozacak.”
“OPERASYON İNTİKAM RUHU İÇİNDE OLMAMALI”
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan İhsanoğlu, Yolsuzluk ve Rüşvet Soruşturması’nı yürüten polislere yapılan operasyonla ilgili soruya şöyle cevap verdi: “Operasyonlara ben de maalesef üzüldüm. Adli takibat intikam ruhu içinde olmamalı. Eğer gerçekten suç işleyen varsa, bu polis olsun, milletvekili olsun, bakan olsun devletin hangi görevinde olursa olsun en küçüğünden büyüğüne kanun karşısında eşit yargılanarak anayasada karşılığı neyse cezasını alması lazım."
Emniyet mensuplarına, polislere, emniyet müdürlerine, yargıçlara, savcılara uzun süredir lekeleme kampanyası başlatıldığını anlatan İhsanoğlu, şöyle konuştu: "Kanun kitaplarında tarifi olmayan suçlarla suçlanıyorlar. Bugüne kadar hiçbir makam bunlarla ilgili bir delil ortaya koymadı. İntikam duygusu içerisinde böyle bir şey yapmak çok ayıptır. Bu yakışmaz bize. Biz bin senelik devletiz. Arkamızda Osmanlı var, Selçuklu var. Biz bu devleti daha yeni kurmadık ki. Bu çok ayıptır. Bunu yapanlar ve yaptıranlar yarın pişman olduklarında Türk adaletine müracaat edeceklerdir. Adalet mülkün temelidir. Bu devletin temeli çürürse bu devlet çöker. Allah bu devlete zeval vermesin, çöktürmesin.”
BAZI RADİKAL GRUPLARIN FARKLI ANLAYIŞI VAR
Yargı meselesinin çok hassas bir mesele olduğunu anlatan İhsanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yargının siyasete karışmaması lazım. Adli işlere siyasetin karışmaması lazım. Biz 90 senedir laiklik üzerine titreye titreye bir noktaya geldik. Laiklik demek dinin siyasete siyasetin dine karışmaması demektir. Bazı radikal grupların farklı anlayışları var. Onlar büyük ekseriyetin dışında kalmak durumunda. Sapma olmuyor. Bazılarının niyetlerinin farklı olmasına rağmen. Eğer bir ülkede siyaset yargıya karışıyorsa yargı siyasete karışıyorsa orada adalet olmaz."
İSRAİL’İN GAZZE SALDIRISI
Gazze ile ilgili soruyu da yanıtlayan İhsanoğlu, bağırmak, çağırmak ve nutuk atmaktan başka bir şey yapılmadığını belirterek şunları söyledi: “Gazze’de bizim hükümetimiz ne yaptı? İcraat olarak yas ilan etti. Bu saygı ile karşılayacağımız bir durum. Ben saygıyla karşılıyorum. Onun dışında sadece bağırdık, çağırdık, nutuk attık. Gazze’ye bir şişe kan, bir battaniye, bir şişe konserve gönderemedik. Neden herkesle kavgalıyız. Gazze’ye gidecek yardım iki kapıdan geçiyor. O iki devletle kavgalısınız. Biz 2008-2009 senesinde yol gösterdik. Bu konjonktür olduğu sürece İsrail’in zalimce saldırısı devam edecek. Güvenlik Konseyi’nin kapısında kilit olduğu sürece böyle olacaktır. Ama kulak asmıyorlar. Hala küfrediyorlar. Yalan söylüyorlar bize de başkalarına da yalan söylüyorlar."
50 BİN TÜRKMEN SUSUZ VE GIDASIZ
Türkmen konusuna da değinen İhsanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Gazze’deki kardeşlerimizle dayanışma içindeyken Irak’taki kardeşlerimizin uğradığı katliam unutuluyor. Türkler için de dayanışma içinde olmalıyız. Türkmen liderlerle görüştük. Öyle trajik, öyle feci olaylar anlattılar ki! Bir kızımıza mükerrer şekilde tecavüz edip direğe asıp öldürüyorlar. 50 bin kişi susuz gıdasız barınaksız yaşıyor. Bunları kimse ağzına almıyor. Varsa yoksa Gazze. Ama oraya da yapılan bir şey yok. Heyecanlı hamasetin dışına çıkıp akıl yürüterek problemler çözülmesi lazım. Yoksa sonumuz kavgalı bir son olacak. Yurt içinde yurt dışında barış istiyoruz. Atatürk’ün ifadesiyle ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ istiyoruz.”
“KUTUPLAŞMAYI SONA ERDİRECEĞİZ”
İhsanoğlu, bir gazetecinin "10 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı olursa Türk siyasetinde neler değişecek" sorusuna şöyle karşılık verdi: “Gerginliği bitirerek, istikrar içinde huzur sağlayacağız. Bu istikrarı devam ettirirken, kutuplaşmayı sona erdireceğiz. Büyük bir millet olarak dirlik sağlayacağız. Sevgi ekeceğiz, saygı ekeceğiz ve bunun tohumlarını elde edeceğiz. Eğer saygılı davranmazsak kutuplaşma artar. Çok uzun yıllar uluslararası ticarette ilişkilerim oldu. Bu nedenle ilişkilerin neden bozulduğunu biliyorum. Biz komşularımızla olan münasebetlerimizi düzelteceğiz. Hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığını sağlayacağız. Bugün bunlardan maalesef bahsetmek mümkün değil. Türkiye’de askeri diktalar döneminde dahi yargının bu kadar darbe aldığını bizim neslimiz de bizden sonraki nesil de hatırlamıyor. Biz siyasi tarihimizde böyle bir şey görmedik. Türkiye’de yoksulluk ve fakirlik altında yaşayan çok insan var. Bu insanların dertlerine bir an evvel derman bulmak lazım. Büyük sıkıntılardan biri de vatandaşın kredi kartı borcu. Buna da bir çözüm arayacağız. Kadın konusu da benim için önem arz ediyor.”
“FEDERAL BİR YAPI MI KURACAKSINIZ”
Cumhurbaşkanının siyaset dışında kalması gerektiğini belirten ve başkanlık sistemine de değinen İhsanoğlu, şunları söyledi: “Biz burada her şeyi bir kişinin iki dudağı arasında yapmak istiyoruz. Biz parlamenter sistemiz, rejimimiz buna dayalı. Atatürk büyük istiklal mücadelesini yürüttü, geldi bütün Meclis’le beraber savaşı bitirdi ondan sonra sivil iradeye gitti, bütün irade başbakandaydı koskoca Atatürk o yetkileri kendisinde toplayamaz mıydı. Bütün yetkileri toplayan başkan ABD’de bile yok. ABD bize uygun örnek de değil. Amerika birkaç devletin yetkilerini elinde tutan federal bir devlet. Siz Amerika gibi olmak istiyorsanız o zaman bazılarına özerklik vererek federal bir yapı mı kuracaksınız. Biz tutmuşuz illa Cumhurbaşkanı partili olacak, illa büyük parti programları yapan köprüler yapan birini getireceğiz. Biz dedik ki Cumhurbaşkanı yol yapmaz yol gösterir. Onlar da bu noktaya geldi. O halde bizim mücadelemiz çok iyi gidiyor.”
İhsanoğlu, cumhurbaşkanlığı seçim yarışında yüzde 60 oy beklentisi olduğunu söyledi.
İhsanoğlu, basın toplantısı öncesinde şehir turu yaptı. Halkı selamlayarak Karşıyaka’ya geçti. İhsanoğlu, Karşıyaka’da Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanım’ın mezarını ziyaret ederek dua etti.
(İHA)