CHP'den istifa eden İhsan Özkes, CHP'yi sarsan 'rezidans' krizine ilişkin, olayını kurgulayanların ve sızdıranların CHP'li olduğunu iddia etti.
Abone olGeçtiğimiz hafta CHP'den istifa ettiğini açıklayan İhsan Özkes, parti içinde büyük tartışma yaratan rezidans krizine ilişkin Habertürk'ten Balçiçek İlter'e çok konuşulacak bir açıklama yaptı.
"CHP'NİN KENDİSİ KENDİSİNE ENGEL..."
"Evet. O ev başka yerden alınamaz mıydı? Rahatsız oldum" diyen Özkes, "CHP’ye CHP’den başka bir yapı zarar vermiyor ki" diyerek itiraf gibi açıklamalara imza attı. Özkes "Evle ilgili olayı oluşturanlar da kurgulayanlar da CHPli, basına sızdıranlar da CHP’li... Bunu böyle söyledim genel başkana... CHP’nin kendisi kendisine engel, çok üzülüyorum bu duruma..." diye konuştu.
ÖZKES'İ İSTİFAYA GÖTÜREN 'SON DAMLA'
Kendisini istifaya götüren; 'bardağı taşıran son damla'nın 'rezidans krizi' olduğunu söyleyen Özkes, "Belki bunu söylememem gerekir ama son görüşmemizde Kılıçdaroğlu’na şöyle dedim: “Ben sizin temizliğinize inanıyorum, dürüstsünüz, iyisiniz ama şu daire başka yerde alınamaz mıydı?” Yeterince açık mıyım? “Keşke o daire oradan alınmasaydı” dedim. Ben genel başkana inanıyorum, güveniyorum ama halk ne düşünür? O ev başka yerden alınamaz mıydı? Rahatsız oldum." diyerek Şişli olayında CHP'nin yara aldığını belirtti.
"VİTRİN MALZEMESİ VE MEVSİMLİK İŞÇİ MUAMELESİ GÖRDÜK"
Özkes, vekilliği sırasında kendisine genel olarak yakıştırılan 'CHP'nin dine uzak imajını kırmaya yönelik bir figür' olduğu iddialarına ilişkin, "Net söyleyeyim. CHP’de bir vitrin malzemesi ve bir mevsimlik işçi muamelesi gördük hepimiz. Günü kurtarmak için yapılan hamleler. Bu durum uzun soluklu olmaz, olmuyor zaten. Niye olmaz? Olsaydı ben olurdum zaten." diyerek bu iddiaların aslının olduğunu ima etti.
İşte o açıklamalardan çarpıcı satırlar:
( "Sizin kazanacağınızı düşünüyor ama kazanamayacağını bile bile başkasını mı aday yapıyor? Niye? Söz mü? Akçeli işler mi? Ne?" sorusuna cevaben) Tabii biliyor o adayın kazanamayacağını. “CHP zihniyeti” bu işte. “Az olsun, benim olsun” anlayışı. Sadece söz değil kuşkusuz ama o konulara girmek istemiyorum. CHP bugün böyle olmasaydı Türkiye böyle olmazdı.
"CHP'YE GİRİŞİMİ RAHMETLİ TÜRKAN SAYLAN'A BORÇLUYUM"
7 sayfa açıklamanızdan hiçbir şey anlamadık... Satır araları önemli çünkü. CHP’ye girişimi, vekilliğimi kime borçluyum biliyor musunuz? Önce Allah’a, sonra rahmetli Türkan Saylan’a... Saylan ile görüşmelerimiz olmuştu, kimsenin bilmediği dini bağlarını anlatmıştı. Kendini yalnız hissettiğinde Yasin-i Şerif’e sığındığını anlatmıştı. Kendisi vasiyet etmiş benim cenaze namazını kıldırmamı. Vasiyeti bilmeden kıldırdım aslında. Eğer o namazı kıldırmasaydım CHP beni almayacaktı. Hatta cenazede Baykal’a “Beni hatırladınız mı?” diye sormuştum. Kamuoyunda tanınmış olmak CHP cephesinde işe yaradı, Kılıçdaroğlu ile el sıkıştık. Önce PM’ye girdim, sonra vekil oldum.
"CHP'NİN DİN İLE SORUNLU ALGISINDAN KURTULMASI MÜMKÜN DEĞİL"
İlter'in "Baykal sizi partisinin “dine mesafeli” algısından kurtarmak için istemişti zamanında, peki o algı değişti mi?" sorusu üzerine "Hayır. CHP, üzerindeki “Din ile sorunlu” algısından çıkamadı, kurtulması da mümkün değil." diye cevap veren Özkes, neden mümkün olmadıüını ise şu gerekçeyle açıkladı:
"Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan ayrıldıktan sonra Lütfü Doğan 1977’de Malatya’dan milletvekili seçildi ve Diyanet’ten Sorumlu Devlet Bakanı oldu. Kayseri’den eski müftülerden Gani Aşık da var, vekil olan. 2002’ye kadar bir din adamı yok. Yaşar Nuri Öztürk girdi, 2 yıl sonra ayrıldı. 2010’da ben PM’ye girdim, 2011’de vekil oldum ve şimdi de istifa ettim.
"BU KAFAYLA OLMAZ"
Net söyleyeyim. CHP’de bir vitrin malzemesi ve bir mevsimlik işçi muamelesi gördük hepimiz. Günü kurtarmak için yapılan hamleler. Bu durum uzun soluklu olmaz, olmuyor zaten. Niye olmaz? Olsaydı ben olurdum zaten. Benim kadar kucaklayan, mücadele eden, uğraşan, taşın altına elini koyan, tahammül sınırlarını aşan konulara bile sabreden yoktur. Ben CHP’lilerle toplantılarda “Kutlu doğum mesajı atmakla olmaz” bu diye bağıran eski solcu kafasıyla mücadele ettim. O solculara solculuğu ben daha iyi anlatırım, orası ayrı... Ama bu kafayla olmaz."
"BENİ HARCIYORSUNUZ"
Kılıçdaroğlu ile baş başa görüştük, orada dedim ki: “İyi niyetinizden şüphem yok ama siz beni harcıyorsunuz. 1- İstemediğim halde belediye başkanı adayı yaptınız, arkamda durmadınız. 2- Hiç ilgim olmadığı halde Şişli olayında beni aracı kılıyorsunuz, netice başarısız. Ben yara aldım, niye ben? 3- Bana “Broşür hazırla” diyorsunuz, birlikte karar veriyoruz, emir veriyorsunuz. Sizin emrinize rağmen il başkan yardımcısı ve ilçe başkanlarınız yapmadık şey koymuyor, bunu da size duyuruyorum, engel olmuyorsunuz.” Yeterince açık mı Balçiçek Hanım?
TEK CÜMLEYLE İSTİFA ETMİŞTİ
İstifasını sosyal medyadan tek cümlelik “CHP’den istifa ettim” mesajıyla duyuran Özkes’in istifasının Parti Meclisi (PM) yedek üyesi Hakkı Süha Okay’ın önce PM’ye ardından da MYK’ye alınmasıyla ilgili olduğu öne sürülmüştü.
İHSAN ÖZKES KİMDİR?
Emekli müftü olan İhsan Özkes, 1 Ağustos 1957′de Çorum’da doğdu. Babasının adı İhsan, annesinin adı Ayşe’dir.
İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü Tefsir Hadis Bölümünden birincilikle mezun oldu. Yüksek lisansını Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Hadis Anabilim Dalında yaptı.
Yüksek öğrenimi esnasında Beyoğlunda Kuran Kursu öğreticiliği yaptı. 1981′de Sinop Gerze Müftüsü olarak atandı. Yozgat Sorgun Müftülüğü görevlerini yürüttü. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından iki yıl süreyle Mısır’a gönderildi. Bolu Akçakoca Müftüsü oldu. Haseki Eğitim Merkezi İhtisas Kursuna katıldı. İstanbul Merkez Vaizi, Üsküdar, Şile, Beyoğlu ve Adana Yüreğir Müftüsü olarak görev yaptı. Yayınlanmış 4 kitabı bulunmaktadır.
24. Dönemde İslam Konferansı Örgütü Parlamento Birliği (İKÖPAB) Türk Grubu üyesi oldu.
Çok iyi düzeyde Arapça ve orta düzeyde Fransızca bilen Özkes, evli ve 5 çocuk babasıdır.
ÖNCEKİ HABERLER
