BIST 9.777
DOLAR 35,10
EURO 36,62
ALTIN 2.934,33
HABER /  DÜNYA

İdris Bal’dan ihraç değerlendirmesi

AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilmesini değerlendirdi. Bal, "Ben kimseye ne küfrettim, n...

Abone ol

AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilmesini değerlendirdi. Bal, "Ben kimseye ne küfrettim, ne laf attım ne de yan baktım. Beni bu süreçte CHP’li, MHP’li, AK Partili vatandaşlarımız da aradı; bu gösteriyor ki ben doğruları söylüyorum" dedi.
TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, dershanelerle ilgili yaşanan tartışmalara değinen İdris Bal, teşhisin doğru olduğunu, çözüm yolunda farklı düşünceler olduğunun altını çizdi. Milletin menfaati için çıkarı ile ilgili bir konuda dikkatli olunması gerektiğini ifade eden İdris Bal, dershanelerin bir ihtiyaçtan çıktığını, Türkiye’de fırsat eşitsizliğini tedavi etme yönünde önemli roller yerine getirdiğini söyledi. Bal, “O zaman çözüm nereden başlamalı. Mağduriyeti telafi eden kurumları yasaklayarak 1 gecede mi kapatmaktan geçiyor, yoksa o mağduriyetin kaynağı olan eğitimdeki eşitsizlikleri çözmekten mi geçiyor? Bu konuda çok dikkatli olmamız, bedel ödemememiz gerekiyor. Bence çözüm, sorunun kaynağı olan eğitimi kaliteli hale getirmekten geçiyor. İddia ediyorum bu yapıldığında dershaneler marjinalleşecektir. Meseleye bilimsel açıdan bakarsak, eğitim açısından bakarsak meselenin aslı budur. Zor olanı başarmak lazım. Bir taraftan dershaneleri kapatırken diğer taraftan başka bir kurum altında benzeri kursların verileceğini söylemek bir çelişki değil midir? Ülkemizin çıkarları açısından iyi niyetli olmak gerekir, dikkatli olmak gerekir. Kapatabilirsiniz, benim param varsa benim için dert değil ki, tutarım özel bir hoca benim evlatlarım daha iyi bir eğitim alır. Ya asgari ücretle çalışanlar ne yapacak. Ciddi toplumsal sorunlar olabilir. Burada ezilen yine gariban olur, meslek liseleri olur. Özellikle İmam Hatip Liseleri bu husustan en çok zarar gören kesim olur” diye konuştu.

"DÜŞÜNMEDİYSEK BEDELİNİ ÖDERİZ"
Konuya terörle mücadele yönünden de bakmanın gerektiğini ifade eden Bal, “Sağcıyı solcuyu düşman olarak görmüyorum, biz aynı gemideyiz. Terörle mücadelede demokratikleşmenin, ekonomik teşvikin ötesinde demokratik düşünce, etnik vizyonun demokratik vizyonla alt edilmesi anahtardır. Örgütte en fazla oralardaki bu faaliyetlerden rahatsız, dershanelerden, okuma evlerinden rahatsız. Terörle mücadele kavramında bu işin etkisini düşündük mü, düşünmediysek bedelini öderiz” şeklinde konuştu.
“Bundan sonra Türkiye’de istikrarın devamı bağlamında, gücün devamı bağlamında bu kucak daralmamalı, geniş olmaya devam etmeli. İnsanların küstürülmesi babında, az gelirli vatandaşların eğitim fırsatlarının ellerinden alınması bağlamında sıkıntı olabileceğini, siyasette karşılığı olabileceğini düşünerek dikkatli olalım diyorum” diyen İdris Bal, meselelere bilimsel yönden bakmanın fayda getireceğini söyledi. Konunun demokratik yöntemlerle çözülmesi gerektiğini savunan Bal, “Teröristleri sevindirmemek lazım, garibanları üzmemek lazım. Hukuki anlamda bir tartışmaya yol açmamak lazım. İhtiyacı giderip kaliteyi yükseltirseniz zaten ihtiyaç olmayacağı için yavaş yavaş marjinal seviyeye inecektir. Bu konuya makul bakarsak hepimizin yararına olacağını düşünüyorum. Emredici bir mantıkla bakarsak zararı olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

"DEMOKRASİ TAHAMMÜL REJİMİDİR"
“Hakkınızdaki ihraç talebini nasıl değerlendiriyorsunuz” şeklindeki soruya cevap veren İdris Bal, “Bana henüz ulaşan bir şey yok. Bu talep doğruysa bu benim dershaneler meselesinde olduğu gibi milletimize bedel ödeteceğini düşündüğüm konularla ilgili yaptığım yorumlar nedeniyleyse demokrasimiz adına çok üzülürüm. Siyaset kurumu kişiler üzerine değil, liderler üzerine değil, ortak ideal üzerine kurulmalı ki, gelen gelsin ama o kurum daim olsun. Demokrasi tahammül rejimidir. Ben yaptıklarımın, söylediklerimin evrensel demokrasi standartları içinde kaldığını düşünüyor ve iddia ediyorum. Ben kimseye ne küfrettim, ne laf attım ne de yan baktım. Rabbim benim dilimi bundan sonra dilerim sürçtürmez. Beni bu süreçte CHP’li, MHP’li, AK Partili vatandaşlarımızda aradı, bu gösteriyor ki, ben doğruları söylüyorum. Henüz eleme gelen resmi bir yazı olmadığından, neyle itham edildiğimi bilmediğimden dolayısıyla mantıklı bir şekilde düşünüp gereği neyse onu yaparım” açıklamasını yaptı.
Bal; “Gülen Cemaati ile AK Parti arasında gerginlik yaşanıyor, sizin üzerinden cemaate bir mesaj mı verilmek isteniyor?” şeklindeki soruyu ise, “Amerika’da farklı lobilerin olması, onların düşüncelerini özgürce paylaşmaları bir zenginlik olarak görülür. Benim için aynı zenginlik neden fazla görülüyor. Kim yasaları ihlal ederse onun hiçbir şeyine bakılmaz yargı devreye girer. İnsanları ‘şunu seviyor’, ‘bu gruptan’ diye itham etmek demokrasilerde olmaz. Ben kendimi bir siyasetçi olarak bu kesimlerle ilişkisi iyi olması gereken kişi olarak tanımlıyorum. Başarı tüm farklı toplumun farklı kesimleri ile bağlantı halinde olabiliyorsanız, kanallarınız açıksa başarı vardır. Ben bunu gerçekleştirmeye çalışan birisiyim. Mesele hizmet harekete değil ala bu ülke lafla değil de dünyada küresel bir güç olacaksa bu insanların yaptığı bellidir. Dünyanın her yerine din, dil ayrımlı yapmadan gidiyorlar. Değerlerimizi, Atatürk’ü götürüyorlar. Dünyaya Türkiye’yi açan enstrümanlardan birisi” dedi.

TEPKİ OLDU MU?
“Genel Merkez’den yönetim bazında size gelen tepki oldu mu?” şeklindeki soruya “Yönetimden değil ama vekil arkadaşlarımız bir şeyler söylediler. Benim üzerimde vebal var, büyük bir topluluk beni buraya temsil et diye yolladı, milletime zarar gelme ihtimali olan konularla ilgili ben konuşmayacağım da kim konuşacak?” ifadelerini kullanan İdris Bal, medyada kendisine 2-3 aydan bu yana bir ambargo uygulandığını, bu yönde bir talimatın olduğunu belirterek, “2-3 aydır medya anlamında ciddi anlamda medyaya yönelik bir talimatın olduğunu duydum. Ben 13 yıldır her hafta medya ile işbirliği yapmama rağmen bu dönem bu bıçak gibi kesildi. Bu da bir suizan değil, arkadaşlarım var, bana böyle bir talimatın olduğunu söylediler. Ben bunun kurumsal olmadığını ümit ediyorum” açıklamasını yaptı.
“Ben ülkemde her 10 yılda kurulup dağılan liderlerle giden partilerin olmasını istemiyorum. Siyaset kurumsallaşması, hazım, tahammül kapasitesi artmalı” şeklinde konuşan Bal, “Attığınız twitlerle ilgili uyarı aldınız mı?” şeklindeki soruya ise, “Dolaylı olarak bunların yanlış anlaşılabileceğini dair uyarı aldım. Toplumun farklı kesimlerinden teşvikte aldım” ifadelerini kullandı.
Sosyal medyada tehditler aldığını da ifade eden Bal, “Fiili olarak sosyal anlamda bir linç kampanyası başlattılar, ağır ithamlar kullanıldı. Küfür, tehdit içeren mesajlar aldım. Bu baskılar, tacizler devam ediyor. Bu kişilerin parti ile bağlarının olduğunu düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
(İHA)