BIST 8.619
DOLAR 34,28
EURO 37,54
ALTIN 3.023,21

İdam istiyorum!

Ülkeye ve bayrağa sadakat üzerine verdiğimiz sözler ve o sözleri tutmak için ödemeye hazır olduğumuz bedeller vardı, ödedik.

Ülkeye ve bayrağa sadakat üzerine verdiğimiz sözler ve o sözleri tutmak için ödemeye hazır olduğumuz bedeller vardı, ödedik.

"Ya yolu açın, ya ölün" dediler, bir adım geri atmadık. Varolma savaşının sonuncusundan, en büyük çatışmasından çıktık. 

Arkamızda büyük bir karanlık bıraktık!

Belli oldu ki bugün ve gelecek tüm günlerde, hayatını bu ülkeye adamaya hazır milyonlar var.

Bizi dönüştürdüler.

Düne kadar pek çok konuyu umursamayan insanlardık. Şimdi onların ihanetleri sayesinde vatanın bir çakıl taşına bile duyarlıyız.

Birileri, hazırladıkları darbe isimli kanlı gösteriyi izlemek istedi. Onlara beklemedikleri ama haketttikleri cevabı verdik.

Eğer çok istedikleri o darbe girişimi başarılı olsaydı, sabahın ilk ışıkları bizi beyaz bir kefen gibi saracaktı. Belki pek çoğumuz şu anda sessiz, nefessiz kalacaktık. 

Allah'a hamdolsun ki bugüne dek farkında olmadığımız bir kuvvetle istikbalimize tutunduk.

Eli kanlı katillere, "Buraya kadar geldiniz, ama bundan sonrasını göremeyecek, bizi geçemeyeceksiniz" diye haykırdırdık.

Bu hakikat gelecekte bir efsaneye dönüşecek. Gelecek nesiller bu günleri ibret alarak ülkesine sahip çıkacak.

Şunu kabul edelim ki Fethullah Gülen isimli teröristin gücü göründüğünden, amacı açık ettiğinden çok daha fazlaymış. Herkesi ihanet yeteneklerine ve tabi ki ihtiyaçlarına göre dağıtmış....

Darbe karşılığında ganimet vaadinde bulunmuş.

Her bir darbeciye bir bankayı veyahut devletin en çok para getiren kurumunu peşkeş çekmiş peşinen...

Ve şunu da kabul edelim ki henüz ülkenin başına musallat olmaktan vazgeçmiş değil. En küçük bir boşlukta yaşadığımız darbeyi yeni darbeler takip edecek, gecenin gündüzü takip ettiği gibi..

Sadece daha uygun bir zeminin ve fırsatın çıkmasını bekliyor haşhaşi ordusu... Sizi temin ederim ki o zemini ve o fırsatı bulduklarında diyarı boydan boya kana bulamaktan çekinmeyecekler.

Bir kez daha karşımıza oturup dünyanın başımıza yıkılışını keyifle izlemek için bekleşiyorlar.

Böyle bir trajediye bir daha izin verilmemesi adına haftalardır meydanlardayız. Yeni bir kötülük planlayanlara, "Biz ölene kadar, ya da siz bitene kadar burada olacağız ve dövüşeceğiz" diye meydan okuyoruz.

Artık yaşadıklarımızı affetmeyecek ve unutmayacak kadar acı ve keder yüklüyüz. Bu nedenledir ki tüm meydanlardan yılların yankılanan feryadıyla "İdam isteriz" diye haykırıyoruz.

Gürültü selinin aralıksız ve karşı konulamaz bir hal alması boşuna değil.

240 vatan evladı için yaşam denen umudun melodisi sustu. Suçsuz günahsız yere katledildi bu insanlar. 240 tabut sıra sıra dizildi, 240 mezar kazdık hem toprağa, hem yüreklerimize...

Onların kanı yerde kalmasın istiyoruz. 

Bundan böyle ayaklanan her adamın korkmak için geçerli sebepleri olsun istiyoruz. Artık konuşmamız gereken yeni ihanet hikayeleri olmasın istiyoruz.

Bu tip insanlar bin kez ölse yine de hakettiği cezayı almaz kabul ama meselenin bir de ibreti alem boyutu var.

Tarih bize defalarca göstermiştir ki sen ihaneti boğmazsan, ihanet seni eninde sonunda tekrar buluyor ve boğuyor.

Meydanlardaki "İdam isteriz" gürültüsünün nedeni bu endişe! Bir otoriter sesin bu acı dolu gürültüyü bastırması gerekiyor.

O sesin sahibi, Recep Tayyip Erdoğan'dır...

Sayın Cumhurbaşkanı bu isyana, "İdam kararı Meclis'ten geçerse ben onaylarım" sözleriyle karşılık veriyor.

Bütün edebimle ve saygımla kendisine seslenmek istiyorum.

Sayın Cumhurbaşkanım...

Bugüne dek sizin yükünüz millet, milletin yükü siz oldunuz. Girdiğiniz her savaşta size inanarak yanınızda durduk.

Siz "Sokaklara çıkın" dediğiniz andan itibaren mancınıklardan fırlayan birer kaya parçası gibi gibi zalimlerin üzerine yağdık.

"Öleceksek adam gibi ölelim" dediniz diye yüzlerce vatan evladı adam gibi ölüme yürüdü.

Madem bu darbeyi millet önledi, o zaman bu katil sürüsüyle ilgili hükmü vermek de millete ve milletin Reis'ine düşer!

Devlet 14 yıldır sizin iki dudağınızın arasından çıkan sözlerle şekil aldı. Çözüm sürecini siz başlattınız, gördüğünüz ihanet üzerine siz sonlandırdınız. "Dokunulmazlıklar kaldırılsın" dediniz, Meclis kaldırdı. 

Hayati bütün yasalarda sizin iziniz var. 

Ben kendi payıma idam meselesinin Meclis'in kararına bırakılması yönündeki sözlerinize "Hayır efendim! Bir dünya dolusu hayır!" diyorum. 

Sokaklarda çığlık çığlığa bağıran milyonlar adına size ricaya geldim. Darbeci katillere affedilmez suçlarını ve bunun cezasını hatırlatmak size düşer.

Siz, millete rağmen siyaset yapanlardan olmadınız. Millet neyi istiyorsa onu yaparak bugünlere geldiniz.

İdam kararının çıkarılması için Meclis'e milyonların beklediği talimatı verin Allah rızası için...

Allah rızası için yapın bunu Sayın Cumhurbaşkanım!

Kendi adıma ve beni günlerdir mesaj bombardımanına tutan insanlar adına haykırıyorum.

Kendi vatandaşına kurşun sıkan, kendi ülkesinin Meclis'ini bombalayan, kendi ülkesinin polisini şehit eden darbecilerin dinlenme tesislerini andıran cezaevlerinde benim paramla göbek büyütmesini istemiyorum, istemiyoruz.

İdam istiyorum, idam istiyoruz!