İcralık vatandaşlardan kaçış yolu

İcra dairelerinin gönderdiği tebligatları almak istemeyen vatandaşlar çeşitli yollar deniyor.

İcra dairelerinin gönderdiği tebligatları almak istemeyen vatandaşların çeşitli yollar denediği, tebligatları ulaştırmakla görevli polislerin de buna karşın çeşitli yöntemler geliştirdiği kaydedildi. AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, son günlerde, postacıların dağıttığı gönderiler arasında çoğunluğu oluşturan ödeme emirleri, icra tebligatları ve banka ihbarnameleri vatandaşlar tarafından alınmak istenmiyor.

İcra yazısının kendisine tebliğ edilmesini istemeyen vatandaşların, kapıyı açmayarak ya da gerçek kimliğini saklayarak, postacılardan kurtulmaya çalıştığı belirtiliyor. Gönderiyi sahibine teslim edemeyen postacıların bu tür evrakı muhtarlıklara ve ilgili polis merkezlerine bırakmasıyla, gönderiyi vatandaşa tebliğ etmek, polislere düşüyor. Trabzon'da görev yapan bazı polisler, icra tebliği, ödeme emri gibi evrakı tebliğ etmek için gittikleri ev ya da işyerlerinde, aradıkları kişinin orada olup olmadığını sorduklarını belirterek, şunları anlattılar: ''Biz aradığımız kişinin ismini söylüyoruz. Karşımızdaki kişi de onu neden aradığımızı soruyor. Nedenini söylediğimizde aradığımız kişinin dışarıda olduğunu söylüyor. Daha sonraki karşılaşmalarda ise aradığımız kişinin, daha önce konuştuğumuz kişi olduğunu öğreniyoruz.''

KENDİ YÖNTEMLERİNİ KULLANIYORLAR
Aslında vatandaşlara kimlik sorma yetkilerinin olduğunu, ancak bu tür durumlara karşı daha çok kendilerinin geliştirdikleri yöntemleri kullandıklarını ifade eden polisler, şunları anlattılar: ''Adrese gittiğimizde, aradığımız kişinin değil de herhangi bir isim söylüyoruz ve o kişinin orada olup olmadığını soruyoruz. Konuştuğumuz kişi de tabii olarak o kişiyi tanımadığını ve orada bulunmadığını ifade ediyor. Bunun üzerine nazik bir şekilde kiminle konuştuğumuzu soruyoruz. Kişi adını söylediğinde, 'Sizin de bir tebligatınız var' deyip evrakı teslim ediyoruz. Bu uygulama büyük oranda işe yarıyor.'' Polisler, kullandıkları bir başka yöntemi de şöyle anlattı: ''Bir gün bir işyerine gittik. İşyerinin kapısını açan kişiye, aradığımız kişinin ismini sorduk. O da bize, o kişinin işyerinde olmadığını söyledi. Kendisine iletilmesi için önemsiz bir konuda not yazmaya başladık. Not yazılırken konunun önemli olmadığını anlayan kişi, bize, aradıkları kişinin kendi olduğunu söyledi. Biz de gülümsedik.''

''BU DURUM BİZİ DE ÜZÜYOR''
Polisler, tebligatları çoğu zaman kişiye, arkadaşlarının yanında veya iş ortamında değil de yalnız bir ortamda vermeyi tercih ettiklerini söylediler. Yaşanan bu olaylarda artniyet aramadıklarını belirten Polisler, genelde insanların kendilerine çok iyi davrandığını ama konu icra olduğu zaman bazı sorunlar yaşadıklarını vurguladılar.