BIST 9.395
DOLAR 34,62
EURO 36,63
ALTIN 2.909,73
HABER /  GÜNCEL

'İçeri girenlerin tüm gördüğü her taraftaki kandı'

Independent gazetesi, Charlie Hebdo'nun saldırıya uğrayan ofisi ile aynı binada yer alan TV şirketinin müdürünün ağzından, şirket çalışanlarının olayla ilgili tanıklıklarını aktardı.

Abone ol

Independent gazetesi bugün sayfalarında, Charlie Hebdo dergisinin saldırıya uğrayan ofisi ile aynı binada yer alan bir TV şirketinin çalışanlarının olayla ilgili tanıklıklarını aktardı.

Çarşamba günü Fransa'nın başkenti Paris'te gerçekleştirilen saldırıda 12 kişi öldü, 10 kişi yaralandı.

Independent'ın konuştuğu şirket yetkilisi Luc Hermann, kendisine aktarılan tanıklıkları anlattı.

Haberde özetle şu ifadelere yer verildi:

"Luc Hermann, ofisleri Charlie Hebdo ile aynı binada ve aynı katta yer alan bir televizyon şirketi olan Premiere Lignes'in yetkili müdürü. Dün, ofisinde yaklaşık 30 kişi vardı."

'Saldırganları görüntülediler'

"Dün gece Paris merkezinde Independent'a konuşan Hermann şunları söyledi: 'Muhabirlerimiz ağır ateşi duydu. Binanın saldırı altına olduğunu ve hedefin Charlie Hebdo olduğunu hemen anladılar. Ön kapıyı kapattılar."

"Kendileri muhabir. Güvende olduklarını anladıklarında saldırganları görüntülemek ve hikayeyi anlatmak istediler. Saldırganların polis memurlarına ateş açmalarını görüntülemeyi başarabildiler."

Luc Hermann saldırganların kaçmalarından sonra Charlie Hebdo'nun haber odasına ilk girenin ekibi olduğunu söyledi:

"Üç ya da belki de dört muhabirimiz haber odasına girdi. Tüm gördüklerinin her taraftaki kan ve yaralı insanlar olduğunu söylediler."

"Yaralı insanlara yardım etmeye başladılar. Bu, onlar için son derece şoke ediciydi. Onları bina dışına çıkartmaya yardımcı oldular ve güvenlik güçleriyle yolda karşılaştılar."

"Orada 20'den fazla insan yoktu. İş arkadaşlarım için oradaki durumu bana anlatmak zordu."

Hermann, "bunun son derece beklenmedik bir saldırı olduğunu" söyledi.

Şirket yetkilisi, binanın güvenliği konusundaysa şöyle konuştu: "Charlie Hebdo'nun ön kapısının önünde uzun bir süre bir arabada iki polis beklemişti. Polisin görünür bir şekilde varlığı söz konusuydu.

Ama son haftalarda yoklardı. Neden orada olmadıkları büyük bir soru."