İsrail Parlamentosu'nun kabul ettiği "Yahudi ulus devlet" yasasına Türkiye sert tepki gösterdi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın "En sert biçimde kınıyoruz' derken, Dışişleri Bakanlığı, 'evrensel hukuk ilkelerini ayaklar altına alındı' diye tepki gösterdi.
Abone olİSRAİL Meclisi'nin kendi cumhurbaşkanları Reuven Rivlin'in bile itiraz ettiği "Yahudi ulus devlet" yasasını kabul etmesine Türkiye'den sert tepki geldi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Filistin halkını kendi anavatanlarından yasal olarak da silme çabasını ifade eden bu ırkçı adımın kabul edilmesi kesinlikle mümkün değildir" derken, Dışişleri Bakanlığı "Yahudi Ulus Devleti yasası evrensel hukuk ilkelerini ayaklar altına almakta, Filistinlilerin haklarını hiçe saymaktadır" açıklaması yaptı.
55'E KARŞI 62 OYLA KABUL EDİLDİ... İsrail'de kendi muhalefetlerinin bile karşı çıktığı "Yahudi ulus devlet" tasarısı sabah erken saatlerde oylandı. Tasarı, 55 "hayır" oyuna karşılık 62 "evet" oyuyla meclisten geçti. Sert tartışmalara neden olan yasanın kabul edilmesinin ardından Filistin asıllı İsrail milletvekilleri tasarının yazılı olduğu kopyaları yırtarak yasayı protesto etti. Protesto nedeniyle mecliste tansiyon artarken, görevliler Filistin asıllı milletvekillerini meclis salonundan dışarı çıkardı. Yasaya destek veren Yahudi milletvekilleri, meclisin tasarıyı onaylamasının ardından Başbakan Binyamin Netanyahu ile hatıra fotoğrafı çektirdi.
KALIN: EN SERT BİÇİMDE KINIYORUZ... Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İsrail Parlamentosu'nda kabul edilen "Yahudi ulus devleti" yasasına tepki gösterdi. Kalın, "İsrail Parlamentosunda kabul edilen 'Yahudi ulus devleti' kanununu en sert biçimde kınıyoruz. Filistin halkını kendi anavatanlarından yasal olarak da silme çabasını ifade eden bu ırkçı adımın kabul edilmesi kesinlikle mümkün değildir. Uluslararası toplumu, tüm dünyanın gözlerinin önünde yaşanan bu adaletsizliğe tepki vermeye çağırıyoruz" dedi.
EVRENSEL HUKUK AYAKLAR ALTINDA... Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamayla İsrail kınandı. Açıklamada, "İsrail Parlamentosunda bugün kabul edilen Yahudi Ulus Devleti yasası evrensel hukuk ilkelerini ayaklar altına almakta ve İsrail vatandaşı Filistinlilerin haklarını hiçe saymaktadır." ifadesine yer verildi. Yasada İsrail’in işgal altında tuttuğu Kudüs’ün başkent olarak ilan edilmesinin uluslararası toplum bakımından "yok hükmünde" olduğuna işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
ÇAĞDIŞI VE AYRIMCI BİR ZİHNİYETİN ÜRÜNÜ... "Aynı yasada BM kararlarıyla hukuk dışılığı defaten tescillenmiş yerleşimlerin teşvik edilmesi ise asla kabul edilemez. Yasada kendi kaderini tayin hakkının sadece Yahudilere yönelik bir hak olarak tanımlanması ise çağ dışı ve ayrımcı bir zihniyetin ürünüdür. İsrail hükümeti tarafından Filistin’de sürdürülen işgale ve hukuk dışı uygulamalara kılıf bulunmasını ve iki devletli çözüm vizyonunun ortadan kaldırılmasını amaçlayan söz konusu yasaya uluslararası toplum tarafından da gerekli tepki gösterilmelidir."
İSRAİL CUMHURBAŞKANI RİVLİN KARŞI ÇIKMIŞTI... Başta İsrail vatandaşı 2 milyona yakın Filistinlinin haklarının yok sayıldığı olmak üzere birçok eleştiriye maruz kalan yasa tasarısına daha önce de Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin'den itiraz gelmişti. Rivlin geçen günlerde milletvekillerine gönderdiği mektupta, söz konusu yasanın dünyanın diğer bölgelerinde yaşayan Yahudileri "incitebileceğini", kabul edilmesi halinde İsrail'in bu tasarı nedeniyle ayrımcılık eleştirilerine maruz kalabileceğine dikkati çekmiş ve yasa tasarısında değişikliğe gidilmesi gerektiğini dile getirmişti. Ancak bu öneri milletvekilleri ve yasaya destek veren siyasi partiler tarafından kabul görmemişti.
YAHUDİ ULUSAL DEVLET TASARISI'NDA NELER VAR?...
İsrail'in bir anayasası olmadığı için devletin anayasası mesabesindeki "temel kanunlarının" içine girecek olan yasayla İsrail devleti, tüm dünya Yahudilerinin temsilcisi etnik-dini bir devlet olarak tanımlanıyor.
Halihazırda uygulamada var olduğu belirtilen ayrımcı politikaları yasayla hükme bağlayacak tasarıyla, Arapça resmi dil olmaktan çıkacak ve ülkenin tek resmi dili İbranice olacak. Bununla birlikte tasarının en çok tepki çeken diğer maddeleri arasında şu hükümler yer alıyor:
"Ülkede kendi kaderini tayin etme hakkı sadece Yahudilere aittir, İsrail bir Yahudi devletidir, İsrail dünyadaki tüm Yahudilerin tarihi anavatanıdır, hukukta bir boşluk olduğunda Yahudi şeriatı referans alınacaktır, dünyadaki tüm Yahudilerin İsrail'e dönme hakkı vardır, Yahudilerin dini günleri resmi tatil sayılacaktır ve İsrail'in başkenti Kudüs'tür."
Yasa tasarısında yer alan bir diğer madde olan "Tüm İsrail vatandaşları eşit haklara sahiptir." hükmünün ise diğer maddelerle çeliştiği, göstermelik olduğu belirtiliyor ve uygulamada bir anlam ifade etmeyeceği kaydediliyor.
Tasarıda "İsrail tüm dünyadaki Yahudilerin tarihi anavatanıdır" denilerek Filistinlilerin bu topraklar üzerindeki tarihi varlığı ve hakları da görmezden gelinmiş oluyor.
İsrail dünyanın değişik bölgelerinde bulunan Yahudileri İsrail'e gelip yerleşmeye teşvik ederken, 1948'de vatanlarından sürdüğü Filistinlilere geri dönme hakkını tanımayı ise reddediyor.