Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'na ilişkin gazetecileri açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı. Kalın, 14 Aralık'taki Erdoğan-Trump görüşmesinin bölgede yaşanacaklara ilişkin seyri değiştirdiğini ifade etti..
Abone olCumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın 14 Aralık'taki telefon görüşmesinin Suriye meselesinin seyrini değiştirdiğini söyledi. İkili arasındaki konuşmayı "tarihi" olarak nitelendiren Kalın, Erdoğan'ın Trump'ı Türkiye'ye davet ettiğini, bu konudaki takvimin çalışma sonrası belirlenebileceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, kabine toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. İşte Sözcü Kalın'ın konuşmasından satır başları:
"Fırat Kalkanı harekatında 3 bin DEAŞ'lı etkisiz hale getirilmişti. O günden bugüne kadar Cerablus, El Bab hattında DEAŞ unsurlarına rastlanılmamaktadır. Hem sahada hem masada olmaya devam edeceğiz. Bugün bir eylem hazırlığında olan hücrenin çökertilmesi bunun önemli örneklerinden bir tanesi.
MÜCADELEYE DEVAM
Reina saldırısıyla iltisaklı olduğu tespit edilen hücre çökertildi. Güvenlik güçlerimizi tebrik ediyoruz. Ön alıcı bir şekilde her alanda bu mücadelemiz devam edecektir. Türkiye YPG/PKK terörüyle kararlı bir şekilde mücadeleye devam edecektir.
"O GÖRÜŞME SEYRİ DEĞİŞTİRDİ"
ABD'nin Suriye'den çekilme kararıyla ilgili olarak konuşan İbrahim Kalın, "14 Aralık'ta sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan ile Trump'un görüşmesi meselenin seyrini değiştirdi" diye konuştu.
''AMACIMIZ DOĞU AKDENİZ'İ BARIŞ DENİZİ HALİNE GETİRMEK''
2019'u karşılarken aynı kararlılıkla ekonomi politikalarını sürdürmeye devam edeceğiz. Doğu Akdeniz sürekli hareket halinde olan bir bölge. Kıbrıs'ın kuzey, güney, doğu ve batısında fiili durumun yaratılmasına müsaade etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz. Doğu Akdeniz'i barış denizi haline getirmek bizim amacımızdır.
''İSRAİL PKK'YLA GİZLİ BİR İLİŞKİ İÇERİSİNDE Mİ?''
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik ifadelerini gördük. Bazı hususları kayda geçirmek isterim. Netanyahu'nun Cumhurbaşkanımıza saldırması, TSK'ya dil uzatmaya kalkması dikkati dağıtmak, kendi iç sıkıntılarından ve belalarından kurtulmak için belki onun için geçici bir yol olabilir. Netenyahu'nun Başbakanlığı döneminde 3 binden fazla Filistinli hayatını kaybetmiştir. Öncelikle bunun hesabını vermelidir. Terör eylemlere karşı bizim yaptığımız meşru müdafa harekatları onları rahatsız etmektedir. Acaba PKK'yla gizli ilişkileri mi vardır. Türkiye terörle mücadele en kararlı bir şekilde mücadelesini sürdürecektir.
''MAZLUM İNSAN BAŞINI KALDIRDIĞINDA SAYIN ERDOĞAN'A BAKMAKTA''
Dünyada mağdur ve mazlum insan başını kaldırdığında Türkiye'ye, sayın Cumhurbaşkanımıza bakmaktadır. Netanyahu böyle bir şeyi hayal bile edebilir mi? Bugün erken seçim kararı aldılar. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak TSK olarak alnımız ak bir şekilde mücadeleyi kararlı bir şekilde yürüteceğimizi ifade etmek isterim.
''AMERİKAN ASKERİ HEYETİ TÜRKİYE'YE GELECEK''
Bu hafta bir Amerikan heyeti Türkiye'ye gelecek, konunun koordinasyonunu konuşacaka. Sayın Cumhurbaşkanımızla sayın Trump'ın mutabık kaldığı konu koordinasyonun üzerineydi. Münbiç'le ilgili mutabık kalınan bir yol haritası vardır. Buna mugayir bir durum sözkonusu değil. Bunun nasıl şekilleneceği yapılacak koordinasyon toplantılarında ele alınacak.
''KOORDİNASYON ÇALIŞMASI BAŞLATILACAK''
DEAŞ'la mücadelede herhangi bir geri adım, zaafiyet, duraklama, yavaşlama asla sözkonusu değildir. Biz aynı kararlılıkla bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Koalisyonun desteği ve yerel unsurları devreye katarak bu çalışmalar sürdürülecek. Bu koordinasyonu yaparken tabii ki Rusya Federasyonu ile yakın bir çalışma içerisine gireceğiz. Bu yeni dinamikler ışığında Rusya Federasyonu ile koordinasyon çalışması da başlatılacak.
''KÜRTLERİN HUKUKUNU CUMHURBAŞKANIMIZ SAVUNMUŞTUR''
Türküyle, Kürdüyle, Müslümanıyla, Hristiyanıyla Suriye'ye özgürlük götürmeye gidiyoruz. Kürtlerin terör örgütüyle birlikte anılmasını Kürt halkına bir saygısızlık addederiz. Bizim yaklaşımız, özellikle sayın Cumhurbaşkanımızın Kürt vatandaşlarımıza ve özellikle bölge Kürtlerine dönük olarak, Suriye Kürtlerinin temel hak ve hukukunun tanınmasıydı. Kimse Kobani kelimesini duymadan, YPG/PKK palazlanmadan söylemişti bunu.
''DÜNYAYI BAŞLARINA DAR EDERİZ''
Biz bu mutabakatı İdlib anlaşması çerçevesinde daha önce İran ve Rusya ile yapmıştık. Bizim askerlerimiz orada, 12 askeri gözlem noktası orada. Askerlerimiz her türlü ihtiyaçları karşılanıyor. Şu ana kadar hamdolsun bir saldırı, sıkıntı sözkonusu olmadı. Bunun böyle devam etmesi için her türlü tedbiri almış durumdayız. Orada askerlerimize herhangi bir saldırı halinde dünyayı başlarına dar ederiz.
''SAYIN TRUMP'LA YÜZYÜZE GÖRÜŞME TÜRKİYE ZİYARETİNDE OLABİLİR''
8 Ocak'ta bizden bir heyet Washington'a gelecek. Oradan buraya ziyaretler olacak. Sayın Trump ile sayın Cumhurbaşkanımızın yüzyüze görüşmesi önümüzdeki aylar içerisinde planlanmıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız sayın Trump'ı davet etti. Kendisi 2019'da Türkiye'ye ziyaret yapabileceğini söyledi. Mart ayının sonunda bir seçim takvimimiz var. Biz daha çok Türkiye merkezli bir program üzerinde çalışıyoruz. Yunanistan, Hırvatistan, Pakistan'dan Türkiye'ye ziyaretler planlanıyor. Trump'la yüzyüze görüşme Türkiye ziyaretinde gerçekleşebilir.
''SEÇİMLERİN DÜZEN İÇERİSİNDE YAPILMASI''
Anayasa'nın 79. maddesinde amir hüküm var. Seçimlerin düzen içinde yapılmasıyla ilgili. Seçimlerin düzenli ve güven içinde yapılmasına olumsuz etki yapma ihtimaline binaen YSK üyelerinin sürelerinin uzatılması öngörülebiliyor. Geçmişte bunun örnekleri de var. 1990-2000 seçimlerinde benzer uygulamalar yapılmış. Bunu seçimlere gölge düşürecek, şüphe yaratacak bir konu gibi takdim etmek doğru bir yaklaşım olmaz. Nihai takdir Meclisindir."
Cumhurbaşkanlığı'ndan Metin Akpınar ve Müjdat Gezen açıklaması