Kuvvet komutanları içeride ne yaptı neler yaşadı? Havacı komutan İbrahim Fırtına nezaretteki günlerini anlattı.
Abone olGözaltı sürecini anlatan Fırtına, polislerin kendimlerini iyi davrandığını belirtti. Sabıka kaydı için fotoğraf çekimi sırasında ufak bir gerilim yaşandığını belirten Fırtına, çekime izin vermemiş..
Gözaltına alınanlardan eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına gazeteci Savaş Ay'a konuştu..
Nedir değerlendirmeniz?
İfademde de belirttim. Söz konusu olayın vuku bulduğu tarih itibariyle ben Harp Akademileri Komutanıydım. Dolayısıyla o toplantıda bulunmadım. Harp Akademileri komutanlarının elinde savaş uçağı yoktur. Emrinde savaş pilotu yoktur. Dolayısıyla benim bir plan, bir malzeme teklif ve temin edecek imkânım zaten fizik olarak yoktur. Ayrıca Harp Akademileri doğrudan Genelkurmay Başkanı'na bağlıdır.
Emniyet tarafından alınınca ne hissettiniz?
Eşim telefonla haber verdiğinde ben GATA'ya diş tedavim için gitmiştim. Tedaviyi yarım bırakıp hemen eve döndüm ve buluştum emniyet görevlileriyle. Aslında bizi alma yetkileri yok ama devletin saygın bir kurumudur orası da. Çok kibar, çok saygılı davrandılar. Arada ufak sohbetlerimiz oldu.
Gerilme anları oldu mu hiç?
Olmadı sayılır. Sadece bir ara fotoğraflarımızı çekmek istediler. Sabıka kaydı için yandan önden çekilen fotoğraflar gibi hani. Buna kesinlikle karşı çıktım, çektirmedim. Diğer komutanlar da çektirmedi.
Ne yiyip içtiniz orada?
Normalde diğer gözaltına alınanlar ne yiyip içiyorsa, biz de onu yiyip içtik. Sen bizimle birkaç program yapmıştın. O sıralarda bir F- 16'mız düşmüş, iki pilotumuz şehit olmuştu. Başta ben olmak üzere diğer komutanların ve personelin nasıl derin keder içine düştüğünü, sabahlara kadar uyuyamadığımızı gözlerinle görmüştün. Bu bize defalarca oldu. Benim göğsümü gererek ifade vermemdeki amaç, genelde kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri'ni, özelde kahraman Türk Hava Kuvvetleri'ni her türlü yanlış imajdan sıkıntıdan uzak tutmak içindi.