Huysuz Virjin; ablası yüzünden sorunlu geçen çocukluğunu ve cinseliğini anlattı.
Abone olYaptığı en sıra dışı esprilerle bile kabul gören Seyfi Dursunoğlu, nam-ı diğer Huysuz Virjin; ablası yüzünden sorunlu geçen çocukluğunu ve cinseliğini anlattı.
Çocukluğunda ilgi alanları nedeniyle çok dayak yediğini söyleyen Huysuz, cinsel tercihi içinse, "Benim için aseksüel tabirini kullanabilirsiniz" diyor... '.
* Kendimi tahlil ettiğim zaman çocukluğumdan beri yapmak istediğim şeylerin önüne geçildi hep. Karşılaştığım itirazlar benim ebeveynlerimden uzaklaşmama sebep oldu. 'Uzak kaldığım taktirde ikazlardan da uzak kalıp kendimi kurtarırım' diye düşündüm. Ben hep sanatçı olmak istedim, konservatuvara gitmek sitedim. Bütün isteklerim reddedildi. Bir küskünlük oldu, bu küskünlüğü de onlardan zak kalarak yaşadım.
'ABLAM BENİ DÖVERDİ'
* Beylerbeyi'nde dört katlı çok büyük bir evde yaşıyorduk. Herkesin bir odası vardı. Ben de en üst kata odama çekilerek kendi kendimle meşgul olma yoluna gittim. O yüzden de çok becerikli bir insan oldum, el becerisi yüksek bir insan... Buna rağmen çok dayak yiyerek büyüdüm. Ağabeylerim babamdan çok dayak yemiştir, ben de ablamdan. Ağabeylerimin halini görüp babam ne derse onu yaptım ama gündüz yaptığım şeyler ablamı çok rahatsız etti. Bir radyoyu açıp hiç kurcalamadım içini; bozup dayak yerim diye. El becerisi yüzünden de çok dayak yedim.
* Bir işi faaliyete geçiriyorsanız o'sunuzdur. Faaliyete geçiriyorsanız! Ama yaradılış olarak kendinizi eşcinsel görüyorsanız ve bir faaliyetiniz yoksa, eşcinsel değilsinizdir. Bana göre değilsinizdir yani... Benim için aseksüel tabirini kullanabilirsiniz.
* Hiç hayatımı yaşamadım. Çocukluğumda her şeyime itiraz edildi. Kendimi bildiğim andan itibarense evden ayrıldım. Para kazanıp, yaşlılığımı garantiye almam lazımdı. Memuriyetten ayrıldığım zaman inatla bu işte başarılı olmasaydım, sürünebilirdim de. Hasar görebilir, şahsiyetim dağılabilir, eşsiz olamazdım.
'AŞK MIYDI BİLMİYORUM'
* Aşkı hiç tattım mı? Aşk mıydı, alışkanlık mıydı tam olarak ayırt edemiyorum. 32 yaşındaydım. Şu an yaşamıyor ama boş kaldığım zamanlarda, onsuz olduğum zamanlarda düşündüğüm tek insandır. Onun dışında bir şeyim olmadı. Bir müddet aynı çatı altında yaşadık.
* Akıllı, siyasi, çok temiz, steril ve becerikli bir kadın iyi çocuk da yetiştirebilir, çok iyi eş de olabilir. Yani evliliği güzel geçebilir ve de mutlu olmak için her şeye karşı toleranslı olması gerekir. Erkekte ise fedakarlık beklerim. Zaaflarını kontrol alabilecek, fedakarlık yapabilecekse evlenmeli. Yoksa bekar hayatındaki gibi yaşayacaksa evlenmeyecek.
